Duyan gören da zanneder KKTC Meclisinde 49 milletvekilinin aylardır, yıllardır ortaya koyamadığı verimliliği artı 1 milletvekili değiştirecek ve yeni bir dönem başlayacak.
Halkı alenen aptal yerine koyuyorlar.
İktidarında muhalefetinde zerre kadar utanma duygusu kalmamış.
O kadar şeyden sonra ciddi ciddi kendilerini milletin vekili olarak görüyorlar hala.
Talimatla gündem belirleyen bir meclis.
Talimatla yasa çıkaran bir meclis.
Ortak çıkarları için uzlaşı sağlayan ve parmak kaldıran bir meclis.
Amma Velakin orada bulunanlar halkı temsil ediyor. Öyle mi? Hade ordan diyeceğim hiç tereddüt bile etmeden.
Ve maalesef bu meclise girmeye çalışan birbirinden kıymetli insanlar.
Peki ne uğruna?
Bunu samimi olarak soruyorum.
Halkı gerçek anlamda temsil etmeyen bu güven vermeyen yapının bir parçası olmayı neden bu kadar çok istiyorsunuz?
Hükümetin topluma zerre kadar fayda sağlamayan yasalara engel olabilecek misiniz? Meclis’in talimatlarla yönetildiği gerçeğini değiştirebilecek misiniz?
Kısacası 49 vekilin verim sağlamadığı bu meclise nasıl bir katkı sağlayacaksınız?
Doğru olmayanların önüne nasıl geçeceksiniz böyle bir yapıda!
Gerçekçi olalım.
Demokrasinin ayaklar altına alındığı, hükümetlerim talimatla bozulup, talimatla kurulduğu, parti başkanlarının talimatla belirlendiği, başbakanların talimatla atandığı bir ülkede oluşturulan meclisin bir ehemmiyeti olabilir mi?
Elinizi vicdanınıza koyun ve deyin bakalım.
Seçimleri zamanıyla boykot edenler, Kudret Özersay’ın bu meclis meşruiyetini kaybetti gerekçesiyle istifası sonrası onu takdir edip alkış tutanlar, şimdi nasıl olur da Kudret Özersay’dan boşalan koltuğa talip olabiliyorsunuz?
