DünyaGenel

Çin uçak gemisinde elektromanyetik mancınık sistemini test etti

Çin devlet televizyonunun duyurduğu habere göre, J-35 deniz hayalet savaş uçağı, elektromanyetik fırlatıcı (EMALS) kullanılarak Fujian'dan fırlatıldı. J-35 bunu yapan ilk hayalet uçak oldu

Çin’in en yeni ve en gelişmiş uçak gemisi, yeni elektromanyetik mancınık sistemiyle üç farklı tipte uçağı başarıyla havalandırdı.

 

Çin devlet televizyonu CCTV’nin yayımladığı görüntülerde, Çin’in beşinci nesil J-35 hayalet savaş uçağı, 4,5 nesil J-15T savaş uçağı ve KJ-600 erken uyarı ve kontrol uçağının, Fujian uçak gemisinden gelişmiş fırlatma sistemiyle (EMALS) kalkış yaptığı görüldü .J-35 bunu yapan ilk hayalet uçak oldu.

 

CCTV, bu testleri Çin’in uçak gemisi geliştirme sürecinde yeni bir “atılım” ve donanma dönüşümünü ilerletmede bir “kilometre taşı” olarak nitelendirdi.

Dünyada EMALS sistemine sahip olan tek diğer uçak gemisi, ABD Donanması’nın en yeni gemisi USS Gerald R. Ford. Bu gemi, 2022 baharında EMALS sistemiyle uçuş güvertesi operasyonları için sertifikalandırılmıştı.

 

Eski bir ABD Donanması kaptanı olan analist Carl Schuster’a göre, Fujian’da hem mancınıkla kalkış hem de tutucu sistemle inişin başarıyla test edilmesi, geminin resmî olarak Çin Halk Kurtuluş Ordusu Donanması’na (PLAN) katılmasının sadece birkaç hafta uzaklıkta olabileceği anlamına geliyor.

 

Schuster’a göre, önümüzdeki birkaç ay içinde Fujian’ın ek sertifikasyon süreçlerinden geçmesi bekleniyor; nihai denemeler ise gelecek baharda geminin Çin Halk Kurtuluş Ordusu Hava Kuvvetleri ve Roket Kuvvetleri ile entegrasyon kabiliyetine odaklanacak.

 

EMALS sistemi, uçak gemisi uçaklarının daha ağır silah ve yakıt yükleriyle kalkış yapmasına imkân tanıyor. Bu, ski-jump tipi rampalara sahip olan Çin’in diğer iki eski gemisi Shandong ve Liaoning’den farklı olarak, Fujian’daki uçakların düşman hedeflerini daha uzak mesafelerden vurabilmesini sağlıyor.

 

Analistler, Fujian’ın daha büyük savaş uçaklarını daha fazla mühimmat yüküyle daha uzak mesafelere fırlatabilme kapasitesinin, gemiye seleflerine kıyasla çok daha geniş bir harekât menzili kazandıracağını ve Çin donanmasına “mavi su” (blue-water) kabiliyetleri sağlayacağını belirtiyor.

 

Her ne kadar EMALS sistemi Fujian’ı ABD Donanması’nın USS Gerald R. Ford’u ile aynı seviyeye taşısa da, Çin’in yeni gemisi ABD’nin tüm uçak gemilerinden farklı olarak nükleer güçle çalışmıyor. ABD Donanması’nın daha eski 10 Nimitz sınıfı gemisi ise uçakları buharla çalışan mancınıklarla fırlatıyor.

 

Nükleer enerji, ABD uçak gemilerine, mürettebatın erzakları yettiği sürece denizde kalma imkânı veriyor. Buna karşılık Fujian, konvansiyonel yakıtla çalışıyor; bu da yeniden yakıt almak için ya bir limana uğraması ya da denizde bir tankerle buluşması gerektiği anlamına geliyor.

 

Askerî iletişim

Bu gelişme, altı yılın ardından ilk kez Pekin’i ziyaret eden ABD Kongresi heyetinin, askerî ilişkiler de dahil olmak üzere ikili iş birliğini güçlendirmeye yönelik temaslarda bulunduğu bir döneme rastladı.

 

Çin donanma gücünü artırırken, Tayvan Boğazı’ndan Doğu ve Güney Çin Denizi’ne kadar olan bölgelerde daha iddialı bir tutum sergiliyor. Bu durum, ABD’nin yanı sıra Japonya ve Filipinler gibi bölgesel müttefiklerden de sık sık eleştiri alıyor.

 

Salı günü Pekin’de konuşan ABD Temsilciler Meclisi Silahlı Hizmetler Komitesi’nin kıdemli Demokrat üyesi ve heyetin başkanı Adam Smith, ABD ile Çin arasındaki askerî ilişkilerin “özellikle kaygı verici” olduğunu söyledi.

 

Smith gazetecilere yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

 

“Çin, dünyada en hızlı büyüyen orduya ve en hızlı büyüyen nükleer güce sahip ülke. ABD ise dünyanın en büyük ordusuna ve en büyük nükleer cephaneliğine sahip. Kapasitelerimiz ve niyetlerimiz hakkında düzenli iletişim kurmamamız tehlikeli. Birbirimizi anlamalıyız ki yanlış hesaplamalar ve yanlış anlamalar daha büyük sorunlara yol açmasın.”

 

“Bunu gemilerimizle, uçaklarımızla, onların gemi ve uçaklarıyla defalarca gördük; birbirlerine fazlasıyla yaklaşıyorlar. Bu tür durumların çatışmaya dönüşmesini önlemek için daha iyi bir diyalog kurmamız gerekiyor” dedi ve ABD ile Çin’in nükleer silahlar konusunda diyaloğu artırması çağrısında bulundu.

 

Ayrıca yapay zekâ, insansız hava araçları, siber ve uzay kabiliyetlerindeki hızlı gelişmelerin, yanlış anlamalar riskini daha da artırdığını ekledi.

 

İki partili heyet Pazar günü Pekin’e ulaştı ve Çinli yetkililerle bir dizi görüşme gerçekleştirdi. Görüşülen isimler arasında Başbakan Li Qiang, Savunma Bakanı Dong Jun ve ABD ile ticaret görüşmelerine Çin adına başkanlık eden Başbakan Yardımcısı He Lifeng de vardı.

 

Pazartesi günü yapılan görüşmede Smith, Dong’a ABD’nin özellikle askerî konularda Çin ile iletişim kanallarını açmak istediğini söyledi. Çin devlet medyasına göre Dong ise ABD’li milletvekillerine “bozucu ve kısıtlayıcı faktörleri ortadan kaldırma” ve Çin-ABD askerî ilişkilerini geliştirmek için yapıcı ve pragmatik adımlar atma çağrısında bulundu.

 

Ziyaret, ABD Başkanı Donald Trump ile Çin lideri Şi Cinping arasında Cuma günü yapılan telefon görüşmesinin ardından gerçekleşti. Bu görüşme, iki lider arasında yapılması olası bir zirve öncesinde art arda gelen üst düzey temasların sonuncusu oldu.

 

Trump, görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, gelecek ay Güney Kore’deki APEC zirvesinde Şi ile görüşeceğini ve önümüzdeki yılın başlarında Çin’i ziyaret edeceğini söyledi. Ayrıca iki lider, Şi’nin “uygun bir zamanda” ABD’ye geleceği konusunda da mutabık kaldı.

Diğer Haberler

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu