Ada Martısı bir kez daha nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya.
Akdeniz’e özgü olan bu türün 1970’lerde sadece 1000 çift kaldığı tespit edilmiş ve koruma çalışmaları hızla başlamıştı. İspanya öncülüğündeki çabalar sayesinde 2007’de sayı 25 bine kadar yükseldi. Ancak son 20 yılda populasyon yeniden %15 azaldı ve bu düşüşün 2030’a kadar %30’a ulaşabileceği öngörülüyor. Ada Martısı’nın dünyanın en doğusundaki üreme alanı Kıbrıs olup, adadaki tek daimi üreme bölgesi ise Karpaz Yarımadası açıklarındaki Kleides Adaları
Kuzey Kıbrıs Kuşları Koruma Derneği(Kuşkor)’dan yapılan paylaşımlara göre Akdeniz’e özgü olan bu türün 1970’lerde sadece 1000 çift kaldığı tespit edilmiş ve koruma çalışmaları hızla başlamıştı. İspanya öncülüğündeki çabalar sayesinde 2007’de sayı 25 bine kadar yükseldi. Kuşkor 2007’den bu yana ada martılarını gözlemliyor. Ancak son 20 yılda populasyon yeniden %15 azaldı ve bu düşüşün 2030’a kadar %30’a ulaşabileceği öngörülüyor
Bu azalmanın temel nedenleri:
• Üreme alanlarında artan yırtıcı baskısı
• Balıkçılıkta ıskarta balık miktarının azalması
Bu nedenle tür, 2021’de IUCN tarafından “Hassas (Vulnerable)” olarak sınıflandırıldı
Ada Martısı’nın dünyanın en doğusundaki üreme alanı Kıbrıs olup, adadaki tek daimi üreme bölgesi ise Karpaz Yarımadası açıklarındaki Kleides Adalarıdır
Bu adalar, aynı zamanda ülkenin uluslararası tanınan tek deniz kuşu koruma alanı
Kuşkor 2025 Yılında 22 tane Ada Martısı Yuvası Tespit Etti.
Ada Martısı yavrularının hayatta kalma durumunu anlamak için halkalama ve verici çalışmalarına devam ediliyor. 2017’de 9 yavruyla başlayan halkalama çalışmaları, yıllar içinde artarak sürdü
Bu yıl iki yavruya verici takıldı ve beklenmedik bir göç hikâyesi ortaya çıktı:
• Bir yavru 29 Temmuz’da yola çıkarak 2 saat içinde Türkiye’ye ulaştı
• Diğeri 8 Ağustos’ta Baf üzerinden ayrıldı
•Her ikisi de 17 Ağustos’ta Mısır’ın İskenderiye kentinde yeniden bir araya geldi
Ne yazık ki, her iki yavrunun da sinyalleri birkaç gün sonra Mısır’dayken kesildi. Bir tanesinin akıbetı belirsizken, diğerinin yasadışı avcılar tarafından öldürülme ihtimali üzerinde duruluyor
