DünyaGenelManşet

ABD’den Avrupalı politikacılara vize ambargosu

ABD Dışişleri Bakanlığı aralarında eski bir Avrupa Birliği (AB) Komiseri'nin de bulunduğu beş Avrupalı isme vize yasağı getirdi. Bu hamle, ABD'nin Avrupa'daki teknoloji düzenleyicilerine ve dezenformasyonla mücadele eden isimlere yönelik sert bir müdahalesi olarak değerlendiriliyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı aralarında eski bir Avrupa Birliği (AB) Komiseri’nin de bulunduğu beş Avrupalı isme vize yasağı getirdi. Bu hamle, ABD’nin Avrupa’daki teknoloji düzenleyicilerine ve dezenformasyonla mücadele eden isimlere yönelik sert bir müdahalesi olarak değerlendiriliyor.

The Guardian’ın haberine göre, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, aralarında eski AB İç Pazardan Sorumlu Komiseri Thierry Breton’un da bulunduğu beş kişiyi, Amerikalı teknoloji platformlarına baskı yaparak “Amerikan bakış açılarını sansürlemek, bastırmak ve gelir elde etmelerini engellemekle” suçladı. Rubio, bu isimlerin ve bazı sivil toplum kuruluşlarının (STK), yabancı devletler aracılığıyla Amerikalı şirketlere ve konuşmacılara yönelik “silahlandırılmış” bir sansür mekanizması yürüttüğünü savundu.

Hedefteki Beş İsim

Vize yasağı getirilen isimler şöyle:

Thierry Breton: Eski AB Komiseri ve Avrupa’nın katı teknoloji yasası olan Dijital Hizmetler Yasası’nın (DSA) mimarlarından biri.

Imran Ahmed: Dijital Nefretle Mücadele Merkezi (CCDH) CEO’su.

Josephine Ballon ve Anna-Lena von Hodenberg: Alman yardım kuruluşu HateAid’in liderleri.
Clare Melford: Küresel Dezenformasyon Endeksi (GDI) yöneticisi.

“McCarty Dönemi Cadı Avı mı?”

Thierry Breton, kararın ardından sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “McCarthy dönemi cadı avı geri mi döndü?” diyerek ABD’nin bu adımını sert bir dille eleştirdi. Küresel Dezenformasyon Endeksi (GDI) sözcüsü ise ABD’nin bu eylemini “ahlak dışı, hukuksuz ve Amerikan değerlerine aykırı bir otoriter saldırı” olarak nitelendirdi.

Arka Plan: İfade Özgürlüğü Tartışması

Trump yönetimi yetkilileri, Avrupa Birliği’nin nefret söylemi ve dezenformasyonla mücadele amacıyla hayata geçirdiği Dijital Hizmetler Yasası’na (DSA) karşı bir süredir cephe almış durumdaydı. Washington, bu yasaların ifade özgürlüğünü kısıtladığını ve ABD merkezli teknoloji devlerine (X, Meta, Google vb.) haksız maliyetler yüklediğini savunuyor. Bu vize yasağı, ABD’nin göçmenlik yasalarını kullanarak platform düzenlemeleri üzerinden dış politikada baskı kurma stratejisinin bir parçası olarak görülüyor.

Haberde ayrıca, bu adımın ABD’nin Ulusal Güvenlik Stratejisi’ndeki “Avrupalı liderlerin ifade özgürlüğünü sansürlediği” yönündeki yeni yaklaşımla uyumlu olduğu belirtiliyor.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu