KıbrısManşetSiyasetToplum

Ahlak gidince toplumsal yozlaşma kaçınılmaz olur

Her biri bu çürümüşlüğün getirdiği kokuşma halidir, toplumsal yozlaşmışlığın su yüzüne çıkma durumudur. İşte böylesi bir düzende üniversitelerin bakkal dükkanı gibi çoğalması zaten başlı başına sıkıntılı bir durumdu

Mevzu, bir üniversitedeki öğrenci işleri çalışanının para karşılığı sahte diploma vermesi meselesi değildir.

İnternette önümüze düşen haberde yolsuzluklarla anılan X bakanın atadığı eski müsteşar, yeni kooperatif mukayyidi Y tutuklandı. Sebep? İddia o ki diploması sahteymiş! Ahlakın ortadan kaybolduğu bir coğrafyada ne dürüstlük bekleyebilirsiniz, ne haktan, ne de hukuktan bahsedebilirsiniz. Tuz koktu, çürümüşlük kamunun her alanını sardı. Rüşvet iddiaları ile anılan bakanların yakınları üzerinden edindikleri aşırı malın mülkün hesabını veremedikleri bir ülkede halkın onları defalarca seçip devlet yönetiminde söz sahibi yaptığı bir ülkede çarpık bir düzenin kurulması yozlaşmışlığı getirdi. Bu yozlaşmışlığın çürümüşlük hali kaçınılmazken buna çanak tutanın aslında  halk olduğunu unutmamak gerekir.

Şaibe ile anılan yolsuzluk ve rüşvet iddiaları arasında adları geçen milletvekilleri ve bakanların yanı sıra üniversiteleri denetleme kurumu olarak bilinen YÖDAK Başkanının hala mahkemede diplomasının gerçek olup olmadığı araştırılırken, öncesinde yine bir YÖDAK üyesinin sahte diplomadan yargı sürecinde olması ve bugün akabinde yaşananlar elbette ki tesadüf değildir. Her biri bu çürümüşlüğün getirdiği kokuşma halidir, toplumsal yozlaşmışlığın su yüzüne çıkma durumudur. İşte böylesi bir düzende üniversitelerin bakkal dükkanı gibi çoğalması zaten başlı başına sıkıntılı bir durumdu. Kalitenin sorgulanmadığı kadroların itina ile oluşturulmadığı, kurumsallaşma ayrımı yapmadan altı boş özgüven hali ile hepsine “KKTC üniversiteleri” diyen sığ bakış açısının üniversiteleri getirdiği nokta işte tam da budur… Bu anlayışın hüküm sürdüğü ülkemizde “KKTC üniversiteleri sahte diploma veriyor, parayla diploma satıyor” imajı maalesef Yüksek Öğretim Kurumlarına çok büyük bir zararlar verecek.

Dolayısıyla bu vakitten sonra kim, hangi otorite veya kurum bu sorumluluğu üzerine  alacaksa bir an önce almalı ve ehli kişilerin görev alacağı donanımlı kadrolar oluşturup üniversiteleri itibarsızlaştıran ne varsa başta akademik kadrolar olmak üzere her şeyi teker teker gözden geçirecek çalışmaları başlatmalıdırlar.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu