CTP Milletvekili Asım Akansoy, Kanal T ‘de yayınlanan Paralel Açı programında gündemi değerlendirdi
CTP Milletvekili Akansoy, ülkede büyük bir ekonomik sorun olduğunu belirterek, halkın alım gücünün gittikçe azalmakta olduğunu söyledi. Akansoy, yeni ve güçlü radikal tedbirler alınmadığı sürece aynı problemlerle karşı karşıya kalacağımızı söyledi. Akansoy, şu anda hükümetin tek derdinin protokolden gelecek olan kaynakla birlikte toplumda bir rahatlama olup olmayacağı konusu olduğunu kaydetti. Akansoy, bunun geçici bir tedbir olduğunu söyleyerek, Türk Lirasından kaynaklanan bir enflasyonun söz konusu olduğunu sözlerine ekledi. Akansoy, enflasyonu yaratanın Ankara hükümetinin ekonomik politikası olduğunu belirterek, uygulanan politikalarla Türk Lirasının değer kaybetmekte olduğunu dile getirdi.
“ENFLASYON FARKI KIBRISLI TÜRKLERE ÖDENMELİ”
Akansoy ekonomik krizin en temel konusunu Türk Lirasının değer kaybetmesi olduğunu ifade ederek, bu konunun bizim açımızdan çözülmediği her durumunda Türkiye Merkez Bankasının almış olduğu kararlara bağlı istikrarsızlık yaşayacağımızı kaydetti. Akansoy, enflasyon yaratacağını bile bile Ankara’nın para basarak düşük faizli kredilerle esnafa katkı yapmaya çalıştığını belirterek, “biz de burada diyoruz ki siz enflasyon yaratıyorsunuz, ortaya bir fark çıkıyor. Bu farkın Kıbrıs Türküne karşılanması gerekir. Bu nedenle TC ile KKTC arasında para birliği bakımından özel bir anlaşmanın yapılması lazım” diye konuştu.
“YA TÜRKİYE İLE PARA POLİTİKASINDA BİR ANLAŞMA OLACAK YA DA İSTİKRARLI MUHASEBE BİRİMİNE GEÇECEĞIZ”
Asım Akansoy, seçimden önce istikrarlı muhasebe birimi olarak Euro’nun kullanılmasının ortaya koyduklarını belirtirken, Kıbrıs Lirası kullanılan döneme dair sorulan bir soru üzerine “biz o süreçte Kıbrıs Lirasını kullanmayı sürdürseydik AB süreci ile birlikte Euro’ya geçişte kuzeyde de Euro tartışması doğacak ve o eksenin içine girecektik” dedi. Akansoy, para kullanımında kaynaklı bir kaybın olduğunu belirterek, “ya Türkiye ile para politikasında bir anlaşma olacak ya da istikrarlı muhasebe birimine geçeceğiz, para politikası
açısından başka bir istikrar yolu yok” dedi. Akansoy, “biz CTP olarak istikrarlı muhasebe birimine geçişin daha doğru olacağını düşünüyoruz” diyerek, “elbette bu yeterli değil. Asgari ücretli şu anda 6 bin lira ile 15 gün ya geçinir ya geçinmez” dedi. Akansoy, şöyle devam etti, “asgari ücret, yasaya göre 4 kişilik bir ailenin yaşam standardını bir ay boyunca korumalıdır. Sadece gıda bakımından değil aynı zamanda sosyal faaliyetler bakımından da. Bugün 6 bin liraya bunun yapılabilmesi mümkün değildir. Ekonomi alım gücü hayatın kendi gerçeğidir. Bugün meclis önünde açız diyen insanlar var. Bu işin arkasında ne x parti olur ne de y parti. Aşağı yukarı 8 bin lira açlık sınırıdır. Bu nedenle süratle asgari ücret komisyonu toplantıya çağrılmalıdır. “
“EKONOMİDE KÖKLÜ ÇÖZÜM ŞART”
Asım Akansoy, palyatif değil köklü çözümlerle ekonomik sorunlara yaklaşılması gerektiğini belirterek, bugüne dek yeterince gelecekten çalındığını kaydetti. Akansoy, Ünal Üstel’in dediği gibi sadece tasarruf yapılarak bu sorunların çözülemeyeceğini belirterek, “AB, 2004 yılından sonra 3 tane tüzük hazırladı. Biri Mali Yardım Tüzüğüdür ve aktiftir. Bugün, bir diğeri olan Yeşil Tat Tüzüğünün genişletilmesi yani Kıbrıslı Türklerin ürettiği malların çok daha çeşitlilik içinde güneye ve Avrupa Birliğine gümrüksüz olarak ihraç edilmesi için yoğun bir çalışma var” diye konuştu.
“İŞLENMİŞ ÜRÜNLERİN İHRACI İÇİN KONULAN ENGELLER AŞILMALI”
“Bugün zeytin ihraç edilirken zeytin yağı ihraç edilemiyor” diyen Akansoy, “işlenmiş ürünlerin ihracı için konulan engellerin aşılması gerekir” dedi. Bu yönde çalışan örgütler olduğunun da altını çizdi. Akansoy, üçüncüsü olup askıda kalan Doğrudan Ticaret Tüzüğü ile ilgili bir adım atılmadığını, baskı yapılmadığını ifade ederek, 2004 referandumu sonunda doğan bu hakkın kendi limanlarımızdan ürünlerimizi ihraç edebilmek bakımından çok önemli bir değer olduğunu söyledi.
“DİJİTAL OLSA NE YAZAR, KAĞIT PARA OLSA NE YAZAR”
Akansoy, Sunat Atun’un dijital paraya geçme konusundaki açıklamalarını ise çok fantastik bulduğunu söyleyerek, bizim şu andaki gerçekliğimiz ile uyuşmayan bir öneri olduğunu kaydetti. Asım Akansoy, insanların gelir düzeyine vurgu yaparak, “asgari ücretli 6 bin lira alıyor ve bitiyor. Olmamış para dijital olsa ne yazar, kağıt olsa ne yazar” diye konuştu.
“İSTİKRAR, GÜVEN VE İTİBAR KONUSU ÖNEMLİ”
Akansoy, Mali İşbirliği Protokolüne de değinerek burada amacın Kıbrıslı Türklerin ekonomik olarak gelirlerine katkı koymak, kalkınmak ve ekonomik yapısal sorunları gidermek olması gerektiğini söyledi. Akansoy, dolayısıyla böyle bir protokolden beklentinin topluma her şeyden önce istikrar ve güven sunmasının beklendiğini belirtti. Akansoy, istikrar, güven ve itibar konusunun önemli olduğunu ifade ederek, bunun sağlanması için tüm partiler, sivil toplum örgütlerinin gözetilerek ortak akılla bir yol haritasının belirlenmesi gerektiğini kaydetti. Akansoy, 2000’li yıllardan bu zamana kadar protokol düzeninde sıkıntılar olduğunun görülmekte olduğunu belirterek, “dayatmalar, yapmazsanız para yok” gibi dayatma ve ilişkilerin protokol düzeni kaynaklı da ciddi sıkıntıları beraberinde getirdiğini kaydetti. Asım Akansoy, protokol düzeninin dönüştürülmesine ihtiyaç olduğunu söyleyerek, “eski başbakan Sucuoğlu’na defalarca bizim de görüşümüzü alın tartışalım, bir sıkıntı olmasın dememize rağmen bu böyle olamadı” dedi. Akansoy, Sucuoğlu’nun aniden Türkiye’ye giderek protokolü imzaladığını belirterek, “hade bizimle tartışmadınız, sormadınız o zaman verin bir okuyalım dedik, yarın sabah vereceğiz” dediler. 40 gün bekledik vermediler ve sonunda resmi gazetede yayımlandı” diye konuştu. Asım Akansoy, imzalanan metnin iktisadi ve mali işbirliği anlaşması olmadığını belirterek, iktisadi ve mali düzenin dışına çıkıldığını söyledi.
“KIBRISLI TÜRKLERİ HİÇLEŞTİREN BİR PROTOKOLÜ BİZİM KABUL ETMEMİZ MÜMKÜN DEĞİLDİR”
Akansoy, şunları belirtti, “Protokol bize belli yaptırımlar getiriyor. Meclisten, siyasal rejime kadar. Laikliğe kadar müdahale içeren bir protokolle karşı karşıyayız. Biz bunu görür görmez tepki gösterdik. Kıbrıslı Türkleri hiçleştiren bir protokolü bizim kabul etmemiz mümkün değildir. Protokolün başında bir çerçeve belgesi var, bunu herhalde Ankaradaki bazı bürokratlar yazdı. Sanki bize bundan sonra bu çerçeveden hareket edeceksiniz gibi bizi hiçleştirmeye çalışılan bir durum söz konusudur.”
“HAYATIN HER ALANINA DÖNÜK CİDDİ SORUN VAR”
Akansoy, protokolde hayatın her alanına dönük ciddi yaptırımların görülmekte olduğunu belirterek, protokolde Başkanlık sistemine de ışık tutulduğunu kaydetti. Asım Akansoy, sendikaların sosyal hayattan ve siyasetten uzaklaşmaları ifade edildiğini belirterek, “insanlar açken, alım gücü her gün düşerken nasıl olur da böyle bir düşünceye sahip olursunuz?” diye sordu.
