UBP-DP-YDP koalisyon üçlüsü devletin var olan milyarlarca liralık borcu yetmezmiş gibi Kıb-Tek’in borcunu da üstlendi. Ortaklar böylece, halkın sırtına bir kalemde 1 milyar TL’den fazla borç daha ekledi. “Ballı” fiyattan alım garantili elektrik üretimi yapan AKSA’nın alacaklarını Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’ndan (Kıb-Tek) tahsil edememesi üzerine devreye hatırlı güçler girdi. Kabine başı olan Başbakan’ın istifasını sunduğu ve Cumhurbaşkanı’nın da bunu kabul ettiği dönemde, “yenisi gelene kadar görevde kalması uygun görülen” ve bu tür tartışmalı kararlar almaması gereken hükümet, “kaşla göz arasında” Kıb-Tek’in milyarı aşan borcunu halkın sırtına yıktı. Siyasi çevreler, koalisyon üçlüsünün bu kararı istifadan önce aldığını iddia ederken, kararın Resmi Gazete’de yayımlanıp, uygulamaya konulmasının neden yeni kurulacak hükümete bırakılmadığını soruyor.
YASA GÜCÜNDE KARARNAME ÇIKARILDI… Koalisyon hükümeti konuyla ilgili olarak, yasa gücündeki kararname hazırladı, Kıb-Tek’in AKSA’ya olan toplam 1 milyar 46 milyon 125 bin TL’lik borcu da ‘devlet borcu’ olarak bu kararnameyle devralındı. Kararname özetle şöyle: “Bakanlar Kurulu Anayasa’nın 112’nci maddesinin verdiği yetkiye dayanarak, Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nun Aksa Enerji Anonim Şirketine olan borçlarının devlet borcu olarak devralınması hakkında yasa gücünde kararnameyi onayladı.” Resmi Gazete’de yayımlanarak, yürürlüğe giren kararnamede, “31 Mart itibariyle AKSA’ya olan elektrik alım borcu ile gecikme zamları yanında, bu tarihten itibaren borca tahakkuk ettirilecek faizleri ve/veya gecikme zamlarının ödenmesinin amaçlandığı” belirtildi. Kıb-Tek’in AKSA’ya 989 milyon 313 bin 841 TL’lik borcuna, kararın alındığı gün itibarıyla 56 milyon 812 bin TL gecikme zammı uygulanmıştı.
KAMU BORÇ STOKU 9 MİLYAR… Görevden alınmak istenmesi siyasi krize yol açan Sunat Atun kısa bir süre önce devletin kamu borç stokunun 9 milyar TL olduğunu açıklamıştı. Yeni yükümlülükle devletin borç stoku 11 milyar TL’ye doğru yola çıktı. Bilindiği gibi Atun, yakın geçmişte Kıb-Tek’in 2 milyar TL borcu olduğunu belirtirken, AKSA’nın yüklü miktarda alacağını Maliye Bakanlığı’nın üstlenmesi için girişimlerde bulunduğu kamuoyuna yansımıştı. Görevden alınmak istenen bir bakanının bu isteğini kabineye nasıl kabul ettirdiği ise siyasi bir bilmece olarak kalacak.
