Demokrat Parti (DP) milletvekili adayı Serhan Aktunç, 25 Haziran ara seçimlerine, parti olarak, ülkenin ekonomik şartlarını da dikkate alarak dar bir bütçe ile hazırlandıklarını dile getirerek, “YSK’ya adaylık başvurumu yaptığım ilk günden beridir verdiğimiz sözün arkasında durduk. 30 milyona yakın bir bütçenin harcanacağı ve bir vekilin seçileceği seçimlerde, ülkenin ekonomik durumunu da dikkate alarak hareket ederek, mütevazi bir bütçe ile kampanya yürüteceğimizi söyledik, öyle de yapıyoruz. Bizim sözümüz de özümüz de bir” dedi.
“Ülkenin ekonomik durumu hakkında sürekli muhalefet yapanlar, bu konuda hükümeti en ağır şekilde eleştirenler, bugün bakıyoruz 1 vekil için bolca paralar harcayarak, ülkenin ekonomik durumunu hiçe sayarcasına seçim kampanyası yürütüyorlar. Söyledikleri ile yaptıkları birbirine çelişkili, samimiyetten uzak bir siyasetle bu ülke yönetilemez. Biz sözde değil, özde de halkımızın yanında olduğumuzu, mütevazi seçim kampanyamızla da ortaya koyuyoruz” ifadelerini kullanan Aktunç, “Halkımız bunu çok net görüyor. Kimin samimi kimin samimi olmadığını halkımız ayırt edebiliyor. Bu halkın alın teri ile devlete ödedikleri vergilerin, bu ekonomik ortamda, kimin nasıl harcadığını çok iyi görüyor” dedi.
“AKILCI OLAN, KAMU – ÖZEL AYIRIMI YAPMAK DEĞİL, DENGESİNİ KURABİLMEKTİR”
DP milletvekili adayı Serhan Aktunç, özellikle pandemi döneminde özel sektörün, üretimin ülkenin ekonomik bağımsızlığının ne denli önemli olduğunu herkesin gördüğüne işaret ederek, “Bu ülkede yapılan en büyük hata, kamu ile özel sektör arasındaki ayırımı körüklemektir. Reel olan, akılcı, sürdürülebilir olan, kamu sektörü ile özel sektör arasındaki dengeyi kurabilmektir. Bu dengeyi kurarken de, birinden alıp ötekine vermek ya da birinin haklarını budayarak değil, ikisinin de standartlarını, eşitlemek hatta özel sektörü daha da cazip hale getirmektir” dedi.
“AYIRIŞTIRMAYAN, ADİL VE EŞİTLİKÇİ SİYASET KAZANACAK”
“Kamu – özel ayırımı yapmak, ülkenin hem ekonomik dengelerine hem de sosyal ve psikolojik yapısına zarar veriyorsa, ülkede yaşayan insanlar arasında din, dil, renk, kültürel yaşam, cinsiyet, düşünce ve doğduğu yer konusundaki ayırım da o denli ülkemize her açıdan büyük zararlar vermektedir. İnanıyorum ki, ayırım yapmadan, adil ve eşitlikçi siyaset kazanacak. Yani biz kazanacağız” diyen Aktunç, “kampanya süresince hiçbir ayırım gözetmeksizin, ülkemizin dört bir yanındaki insanlarımızı ziyaret ettim, sohbet ettim, sorunlarını dinledim. Hepsinden de aldığım tepki çok da olumlu oldu. Çünkü halkımız samimi siyaset ve samimi siyasetçi görmeyi istiyor” dedi.