ManşetSağlık

Anksiyete Bozukluğu 

Yaygın Anksiyete Bozukluğu (YAB) olan kişilerde ise “sürekli, aşırı ve durumla uygun olmayan bir endişe durumu” söz konusudur. Aşırı endişe, kişinin günlük yaşamını olumsuz yönde etkiler ve hatta olağan yaşam etkinliklerini sürdürmesini engeller

Yaygın Anksiyete Bozukluğu (YAB) olan kişilerde ise “sürekli, aşırı ve durumla uygun olmayan bir endişe durumu” söz konusudur. Aşırı endişe, kişinin günlük yaşamını olumsuz yönde etkiler ve hatta olağan yaşam etkinliklerini sürdürmesini engeller.

Bu kişiler her durumda olası en kötü sonucu düşünürler, her şey kendi denetimlerinin dışındadır, iyi bir olasılık ya da geriye dönüş mümkün değildir. YAB’da aşırı endişe ve kaygı genellikle sağlık, aile, para ya da iş gibi konularla ilgilidir. Denetlenemez nitelikte olan endişe hali en az altı ay boyunca hemen her gün vardır ve gün boyunca sürer.

YAB’nun yaşam boyu görülme sıklığı %5-6’dır. Başka bir deyişle, her 100 kişiden 5-6’sı yaşamlarının herhangi bir zamanın bu rahatsızlığı yaşayabilir. Yaşla birlikte kaygı duyarlılığı artar. YAB yaşlılıkta en sık görülen anksiyete bozukluğudur.  YAB’a sıklıkla sanki fiziksel bir hastalık varmışçasına kendini gösteren bazı bedensel belirtiler eşlik eder. Bu belirtiler: nedensiz yorgunluk, baş ağrısı ve kas ağrıları, yutma güçlüğü, titreme ve seğirmeler, terleme, tahammülsüzlük, bulantı, sersemlik hissi, sıcak basması gibi fiziksel yakınmalardır.

Fiziksel ve psikolojik birçok belirtileri olan yaygın kaygı bozukluğunun belirtileri şöyledir; Nedeni olmayan yoğun ve aşırı kaygı, endişe, kaygılanacak bir şey olduğu bilinmesine rağmen kaygı duygusunun engellenememesi, kaygı duyulmasına neden olan durumlardan kaçınma, konsantrasyon bozukluğu ve dikkat dağınıklığı, yorgunluk, uykusuzluk, titreme, terleme, kas ve baş ağrısı, mide bulantısı, baş dönmesi. Yaygın anksiyete  nedenleri tam olarak bilinmeyen bir kaygı bozukluğudur. Bu konu üzerinde araştırma yapan uzmanlar yaygın kaygı bozukluğunun, genetik aktarım, çevresel faktörler, biyolojik faktörler ve kişilik yapısı etkilidir. Yaygın anksiyete bozukluğuna neden olan faktörlerden biri genetik aktarımdır. Ailesinde özellikle de 1. derece akrabalarında kaygı bozukluğu rahatsızlığı bulunan bireylerde yaygın kaygı bozukluğu görülme riski diğer kişilere göre çok daha fazladır.

Yaygın anksiyete bozukluğu, ilaç tedavisi, psikoterapi, gevşeme terapisi gibi pek çok farklı yöntem ile tedavi edilebilmektedir. Bu rahatsızlığın tedavisinde en sık kullanılan yöntem ise psikoterapidir. Özellikle bilişsel davranışçı terapi, yaygın kaygı bozukluğu tedavisinde en etkili yöntemlerden biridir. Bilişsel davranışçı terapi, kaygı duygusuyla başa çıkmayı ve bu duyguları olumlu duygular ile değiştirmeyi, kaygı duymaya sebep olan durumlar ile başa çıkmaya hedeflemektedir.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu