Baba Boransel, aynı acılar tekrarlanmasın diye eyleme gidiyor

Özel Elite Hastanesi’nde gerçekleşen doğum esnasında, Kadın Doğum Uzmanı Doktor Cahit Cenksoy’un hatasından dolayı bebeklerinin kalbinin durması ve nefessiz kalması nedeniyle aylardır hayatları kabusa dönen Boransel ailesi haklarını aramak için harekete geçti.

Konuyla ilgili GIYNIk Gazetesi’ne açıklamalarda bulunan baba Mert Mehmet Boransel, “Benim çocuğum ağlayamıyor bile. Kimi aileler çocukları çok ağladığı için keşke sussa der ya biz çocuğumuz ağlasın, bizi duysun diye her gün dua ediyoruz” dedi.

Eşinin hamilelik sürecinin sağlıklı geçtiğini, doğuma kadar da hiçbir sıkıntı yaşamadıklarını kaydeden baba Mert Mehmet Boransel, “120 gün oldu, benim çocuğum çok zor şartlarda hayata tutundu. Çocuğumun hastalığı Allah tarafından gelseydi biz de bu kadar üzülmezdik ama böyle bir son beklemiyorduk, benim çocuğum günahsız yere doktorun hatası yüzünden bedel ödeyecek” ifadelerine yer verdi.

Haklarını aramak için Sağlık Bakanlığı’na şikayete gittiklerini ve Bakanlık yetkilisi olan hekim ile aralarında geçen konuşmayı GIYNIK’a aktaran Mert Boransel, “Bakanlıktaki yetkili bir doktor bana ‘köpek köpeği ısırmaz’ dedi. Bunu hiç unutamıyorum. Sağlık Bakanlığı’ndaki yetkili de derdimizi anlamazsa beni kim anlayacak? Burada bir can yandı, bir bebeğin hayatı söz konusu” diye konuştu.

11 Eylül’de Domuzcular Burnu Çemberi’nde toplanarak Elite Hastanesi’ne kadar yürüyüş gerçekleştireceklerini belirten baba Mert Boransel, “Eylem sadece evladımız için değil tüm mağdur çocuklar ve aileleri için olacaktır. Bu gibi hataların cezasız kalmamasını istiyoruz. Bizim yaşadıklarımızı başkaları yaşamasın diye, ‘köpek köpeği ısırmaz’ zihniyeti yok olsun diye yetkililer görevini yapsın diye sivil toplum kuruluşu, dernek ve sendikalarımızın da desteğini bekliyoruz” dedi.

“ÇOCUĞUM ÇOK ZOR ŞARTLARDA HAYATA TUTUNDU”

İlk çocuklarının heyecanını yaşayan çiçeği burnunda anne baba, bebeklerinin sağlıklı dünyaya gelmesi için tüm imkânları seferber ederek, özel hastaneyi tercih etti fakat bebeklerinin dünyaya gelmesine sevinemeden yeni doğan bebeklerinin canı için telaşa düştü ve 120 gündür mücadeleyi sürdürüyorlar.

Doğumda yaşananları GIYNIK’a anlatan baba Boransel, “Biz doktorumuza çok güvendik. Hamilelik süreci çok iyi geçti. Hiçbir problem yoktu. Doğumda çocuğumuz doktor hatası yüzünden oksijensiz kaldı.  Özel hastanede kuvöz olmadığı için çocuğumuz ambulansla devlet hastanesine götürüldü. Çocuğumuz çok zor şartlarda hayata tutundu.  15 gün boyunca bize yaşamayacağını söylediler ama şu anda mucizeyi yaşıyoruz. Şu an çok zor durumdayız. Psikolojik, maddi ve manevi her şeyle savaşıyoruz” dedi.

“ÇOCUĞUN YAŞAMAYACAK DEDİLER, DÜNYALAR BAŞIMA YIKILDI”

Çocuğun yaşama ihtimalinin zayıf olduğunu, doktorların 15 gün boyunca yaşamasının mümkün olmadığını söyleyen Boransel, haberi ilk aldığında yaşadıklarını şu sözlerle paylaştı, “O an dünyalar başıma yıkıldı. Ailem ne yapacak ben ne yapacağım? Evlat acısıyla mı sınanacağız, odasını hazırlamıştık normal bir doğum sonrası heyecanı hiç yaşayamadık. Çocuğumuz evine gelemedi.  15 gün yoğun bakım servisinde tedavi gördü. Kimse bu süreçte yanımızda olmadı. Biz sessiz kalacağız zannettiler biz sessiz kaldıkça başka insanların da canı yanacak.

Emme gücü zayıftı, annesinin sütünü ememedi. Eşimin sütü sıkıntıdan bitti. Çocuğumuz 20 gün boyunca burnundan boruyla beslendi. Bize hep bu çocuktan ümidiniz olmasın dediler.  Biz çocuğumuza inandık güvendik. Toparlandı ve inşallah bu savaşta başarılı olacak. Çocuğumuz tam olarak beslenemediği halde kurul raporu ile Adana’ya gittik.  İki ay Türkiye’de tedavi gördü”

“RAPORLAR KONUŞACAK”

Bu sürecin kendileri için maddi ve manevi zorluk olduğunu belirten Boransel, “Eşim işsiz, tüm yük üzerimde. Düzelmesi için, daha iyi bir hayat için yoğun bir fizik tedavi alıyoruz. Eğer benim çocuğum bunların bedelini ömür boyu taşıyacaksa bu insanların da bedelini ödemesi gerekir. Mahkemede raporlar konuşacak. Ama biz bunları başka insanların yaşamasını istemiyoruz” diye konuştu.

“BENİM ÇOCUĞUM AĞLAYAMIYOR”

Diğer yandan Karan bebeğin ağır bir tedaviden geçtiğini ifade eden Baba Boransel, “Çocuğum ağlayamıyor bile” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü, “İnsan ağlar kendini yerden yere vurur. Bazı aileler çocuğu çok ağladığında ne diyor ‘çok ağlıyor biraz sussa’ Biz her şeyi bıraktık çocuğumuz ağlasın diye dua ediyoruz. Bizi duysun diye dua ediyoruz. Ama insanlar hiçbir şey olmamış gibi yüzünüze bakıyorlar.  Sağlık Bakanlığı’nda görüşmeye gittiğimde sanki ben dilenmeye ya da para almaya gitmişim gibi muamele görüyorum. Ben çocuğumun hakları için mücadele ediyorum. Sağlık Bakanlığı doktor ve hastane hatasına rağmen 4 ay önce hiçbir hamle yapmadı. Bize oradaki yetkili ‘köpek köpeği ısırmaz’ dedi. Ben o zaman bıraktım. Bunlar nasıl yemin ediyor? Bunu söyleyen de bir doktor. Sağlık Bakanlığı’ndaki yetkili anlamazsa beni kim anlayacak?  Burada bir can yandı. Bir bebeğin hayatı söz konusu benim çocuğum ömrü boyu bunların yaptığı hatanın bedelini ödeyecek. 4 aylık çocuğumun hiçbir şeyden haberi yok. Daha çocuğum ağlayamadı. Evimde huzur yok.  Biz çok zor şartlardan geçtik. Bizim susacağımızı düşünmesinler.”

“BU DOKTORUN HATALARININ ÇOĞU İHMAL VE YORGUNLUK”

Doğumu gerçekleştiren doktorun hiçbir şey olmamış gibi görevine devam ettiğini aktaran Boransel, “Bu doktorun geçmişine baktığımızda hatalarının yüzde 90’ı ihmal ve yorgunluktan yaşadı. Yurt dışına seminerlere gidip buradaki hastalarını ihmal ediyordu. İhmalden dolayı çocukları ölen insanlar var. Biz sesimizi çıkarınca ulaşmaya başladılar ama keşke önceden konuşsaydı. Bugün bana yarın başkasına, susamam. Bu işin sonu yok. Başka insanlar yanmasın. Başkaları çocuğunu görüp acı çekmesin. Bu adam hala daha işine hiçbir şey olmamış gibi devam ediyor. Ama biz burada her gün ölüyoruz” dedi.

“BU HATA CEZASIZ KALMAMALI”

Oğlu Karan’ın ve diğer çocukların hakları için eylem düzenleyen baba Boransel, “Eylem sadece evladımız için değil tüm mağdur çocuklar ve aileleri için olacaktır. Bu gibi hataların cezasız kalmamasını istiyoruz. Bizim yaşadıklarımızı başka yaşamasın diye köpek köpeği ısırmaz zihniyeti yok olsun diye yetkililer görevini yapsın diye STK, dernek ve sendikalarımızın da desteğini bekliyoruz” diye konuştu.