Başkanlık sistemi ve UBP’de değişen dengeler…
Sol cenahta sağ eğilimli seçmenin de destek verdiği, sempati duyduğu CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman'ın bugün dünden çok daha da güçlü bir hale gelmesi bir yana, milliyetçi sağ cenahın çoğunlukla etrafında birleşeceği adayın da Tahsin Ertuğruloğlu olma ihtimali oldukça yüksektir
2018 yılında kurulan ve Türkiye’deki iktidarı pek mutlu etmeyen CTP,HP,TDP ve DP 4’lü koalisyon ortaklığı sonrası HP Başkanı Kudret Özersay’ın Türkiye’deki otoritenin de desteğini alarak UBP ile yürüttüğü ilişkilerde öngörülen 4’lü koalisyonun bir gerekçe ile sonlandırılması sonrası UBP-HP ortaklığında kurulacak hükümetin aynı zamanda Sağ kanatta Kudret Özersay’ın Cumhurbaşkanlığı adaylığını destekleyecek güçlü bir ittifakı ortaya çıkaracağı hedeflenmişti!
Lakin bu gerçekleşmedi..
UBP böyle bir ittifaka sıcak bakmadı.
Türkiye’deki iktidar da Cumhurbaşkanı adayı olarak öngördüğü ilk isim olan Kudret Özersay üzerinde fazla ısrarcı olmadı.
Zira Sayın Özersay tek seçenek değildi.
Nitekim CTP adayı Tufan Erhürman’ı da farklı bir yerde konumlandırmaya özen gösteriyordu Türkiye..
Velhasıl Türkiye’nin Kudret Özersay’dan vazgeçerek, Ersin Tatar’a yönelmesiyle dengeler değişti..
Kudret Bey ekarte edilerek Ersin Bey, Mustafa Akıncı’nın karşısına Türkiye’nin de desteklediği Cumhurbaşkanı adayı olarak çıkarıldı.
Peki Türkiye Kudret Özersay’dan neden vazgeçti?
Sol parti adayı Tufan Erhürman’ı son ana kadar bir alternatif olarak görmeye neden özen gösterdi?
Bütün bu hususlar tamamen ayrı birer yazı konusu olduğu için şimdilik bunları burada bırakıyoruz. İlk fırsatta da elbette değerlendireceğiz..
Ve böylelikle Türkiye’de MHP destekli AKP iktidarının Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Mustafa Akıncı’yı alt etmek için büyük destek verdiği UBP adayı Ersin Tatar’ın seçildikten sonra sembolik bir pozisyon da pasifleşeceği ve UBP içindeki kontrolünü yitireceğinden mütevellit ülke yönetiminde etkili olamayacağı gerçeğinden hareketle seçimden sonra Sayın Ersin Tatar’ın kuvvetle muhtemel talebi ve UBP içinde çok dar bir kadronun bilgisi dahilinde bir vesile yaratılmak suretiyle ikinci bir operasyona gidildi ve bu operasyonla UBP kurultayına müdahale edildi.
Bunun sonucunda kurultayda ikinci tura kalan iki aday ,Faiz Sucuoğlu ve Hasan Taçoy kendi istekleri dışında adaylıktan vazgeçirildi ,lakin bu karar kamuoyuna her iki adayın da kendi arzularıymış gibi lanse edildi.
Ersin Tatar’ın parti içindeki hiyerarşide en yakın çalışma arkadaşı olan Genel Sekreter Hamza Ersan Saner antidemokratik bir şekilde UBP Genel Başkanı ve Başbakan olarak belirlendi, böylelikle Ersin Bey hem UBP içindeki etkisini Hamza Ersan Saner eliyle sürdürecekti, hem de hükümeti kontrolü altında tutabilecekti.
Ve tabi bu arada da başkanlık sistemi, parlamenter sistemin yaşadığı tıkanıklıklar nedeniyle gündeme getirilerek zemin hazırlanacaktı, nitekim o süreç hala işlemeye devam ediyor.
Yarın bir gün başkanlık sistemi yeniden gündeme getirilecek.
Fakat burada Ersin Bey’in hesaba katmadığı bir şey vardı!
Neydi o?
Ersin Tatar’ın Cumhurbaşkanı seçilmesini sağlayanlar, aynı zamanda UBP kurultayını yaptırmayanlar, Hamza Ersan Saner’e UBP genel başkanlığı ve başbakanlık yolunu açanların eski bir hesabın vefasını unutmayarak Dışişleri Bakanı olarak Tahsin Ertuğruloğlu’nu hükümette görmek istemeleriydi..
Bu durum UBP içinde Ersin Tatar kaynaklı yaşanan son hadiselerden (kurultay müdahalesi) sonra rahatsız olan ve gelinen noktadan hoşnut olmayan parti içinde etkili bir kesimin Ersin Tatar’a karşı içten içe oluşan karşı muhalif duruşu harekete geçirirken, UBP dışında kalan milliyetçi kesimi de heyecanlandırmıştır..
Haliyle seçim kaybederek, köşesine çekildiği düşünülen Tahsin Ertuğruloğlu’na bu ayrı bir motivasyon kazandırmıştır.
Şimdi milliyetçi cephede kartlar yeniden dağıtılırken, başkanlık sistemi eğiliminin canlı tutulmaya çalışması ile birlikte Ersin Tatar’ın ilk döneminde buna zamanın yetmeyeceği de kuvvetle muhtemeldir. Dolayısıyla bir dönem daha Ersin Tatar, sağın adayı olarak Cumhurbaşkanlığına talip olmak isteyecektir.
Lakin belli ki bu kez evdeki hesabı çarşıya uydurmak kolay olmayacaktır!
Zira dengeler değişmektedir.
Sol cenahta sağ eğilimli seçmenin de destek verdiği, sempati duyduğu CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman’ın bugün dünden çok daha da güçlü bir hale gelmesi bir yana, milliyetçi sağ cenahın çoğunlukla etrafında birleşeceği adayın da Tahsin Ertuğruloğlu olma ihtimali oldukça yüksektir. Haliyle hesapta kitapta olmayan Tahsin Ertuğruloğlu, Ersin Tatar’ın Cumhurbaşkanı olduktan sonra gerek UBP içindeki etkisini sürdürmek istemesi, gerekse hükümet üzerindeki hakimiyetini kaybetmemek adına attığı yanlış adımlar sayesinde bugün yeniden sahnedeki yerini almış oldu…
