GIYNIK WEB TV’nin konuğu olan Bayraktar, kağıt üzerinde son derece iyi bir açılım yapılırken denetleme noktasına yetersiz olunduğunu söyledi.
Afrika kökenli öğrencilerde koronavirüse rastlanması sonucu Afrika mutasyonunun ülkemize geldiği endişeleri üzerine açıklamalarda bulunan Bayraktar, “Üniversite bünyesinde olan çocuklarda çıkan virüs hali hazırda ülkemizde bulunan öğrencilerdi. Yani dışarıdan ithal edilmiş bir virüs söz konusu değil” dedi ve Afrika’dan gelen öğrencilerin tamamının karantinada olduğunu ifade etti. Bayraktar sözlerinin devamında şu ifadelere yer verdi: “Afrika’dan gelen öğrencilerimiz yurt dışı karantinasındalar, hali hazırda öğrenim görmekte olan kişiler değil. Evet, onlarda da virüs saptanan öğrencilerimiz var. Afrika virüsü üzerinde çalışılması konusunda da kit getirtilmesi konusunda çaba harcanıyor. Yakın zamanda da Afrika varyantını saptayacak kit ülkeye gelecek.”
Diğer yandan Afrika bölgelerinde yeniden Ebola salgının görülmeye başlamasıyla birlikte ülkemize gelenlere yönelik bir ebola testi yapılıp yapılmadığı sorusuna da yanıt veren Bayraktar, “Ebola yönelik bir test yapmıyoruz. Afrika’dan gelen bireylere semptom taraması yapıyoruz. Ateşi veya herhangi bir semptom varsa direkt hastaneye getiriyoruz. Hem ebola açısından hem de korona açısından bir klinik muayene söz konusu ama ebola ile ilgili bir test yapmıyoruz. 2014’te de buna benzer salgın görülmüştü ve aşı geliştirilmişti. Bu anlamda ebolaya yönelik bir testimiz ülkede yok. Ebola vakalarında semptomuz seyretmesi mümkün değil, covid diye düşünmeyelim. Bu yüzden ülkeye girişlerde ateşli tüm vakalara test yapılıyor, ebola ülkeye girerse haberdar olacağımız aşikar” diye konuştu.
“SONSUZA KADAR KAPALI KALAMAZDIK”
Önlemler devam etmezse daha önce karşılaştığımız gibi ağır bir durumla karşı karşıya kalabileceğimizi de aktaran Bayraktar, “Sağlık kapasitesini ciddi anlamda zorlayan bir süreçten geçtik. Kademeli bir açılma gündeme gelmeliydi. Sonsuza kadar kapalı kalamazdık. Ancak ekonomik kaygılar, halkın korunma motivasyonu ve hastalıkla birlikte yaşamamız gerekiyor motivasyonunu ortadan kaldırdı. Kapalıyız ama bir yerler kaçak çalıştı, denetimler yetersiz kaldı. Halkın motivasyonunu ciddi bir ekonomik kaygı nedeniyle kaybetmiş durumdayız. Kağıt üzerinde gerçekten son derce iyi bir açılım ancak denetim ve uyum basamağının olmadığı bir açılma sürecinin ebetteki sonuçları tıpkı daha önce olduğu gibi daha ağır olacaktır. Bu yüzden durmadan çağrıda bulunmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
