Kıbrıslı Türklerin kırmızı çizgisidir laiklik.
Bu Kıbrıs’ın kuzey yarısında hiçbir koşulda tartışma konusu olmadı. Ve fakat üzülerek görüyoruz ki özellikle son yıllarda birileri bu hassasiyetimiz üzerinden toplum mühendisliğine soyunarak laiklik kavramını sulandırmaya yelteniyor..
Bu toplumsal varlığımız, benliğimiz için çok sıkıntılı bir durum.
Mart 2021 tarihinde TC KKTC işbirliği çerçevesinde imzalanan ve uzun bir süre halkı bilgilendirmekten kaçınan hükümetin burada sadece yasalarımızda değişiklik öngörmeyen ekonomik, sosyal, sendikal hakların tamamen geriye götürülmesi ile bilhassa da laiklik ilkesinin değiştirilmesini öngören ve din hizmetlerinin devletin merkezine alınacağı bir düzenin tesis edilmesinin önünü açmaya yönelik olduğunu sanırım aklı başında sağduyu sahibi herkes görebilir. Dolayısıyla bu büyük tehlikenin kapımıza gelip dayandığını sanırım görmek için gözlüğe gerek yok..
Eğitim Bakanlığının denetimi dışında küçücük çocuklara camilerde kur’an kursları düzenlenmesi gerçek niyetin ne olduğunun da açık bir göstergesidir, kimse kalkıp da bunu eğitime bağlamasın.
Takdir edersiniz ki eğitim ve denetim pedagojik formasyondan uzaklaştıkça çocuklar her türlü istismara açık olur.
Bugün ülkemizin değerli uzmanlarının bilim ve ilim üzerinden hazırladıkları müfredata ilgili bakanlık eliyle müdahaleye yeltenmenin izahını laikliği özümsemiş bir topluma kimse yapamaz.