EkonomiKıbrısManşetSağlıkSiyaset

Çağıner: Haftalık maksimum 1000 turist gelecek

Kıbrıs Türk Otelciler Birliği Başkanı Dimağ Çağıner, kapalı devre turizm modelinden beklentilerini aktardı. Yarın düzenlenecek ilk charter seferle 100-150 turistin geleceğini kaydeden Çağıner, kapalı devre turizmle haftalık yolcu sayısının maksimum 700 ile 1000 kişi arasında olacağını vurguladı


12 Nisan’da başlaması hedeflenen Kapalı Devre Turizm sistemi 15 Nisan’da (yarın) ilk seferiyle başlıyor. Charter seferlerle ülkemize, çift PCR ve otellerinden çıkmamak şartıyla 3 günlüğüne gelecek turistler için ilk sefer yarın gerçekleştiriliyor. Konuyla ilgili GIYNIK Gazetesi’ne açıklamalarda bulunan Kıbrıs Türk Otelciler Birliği Başkanı Dimağ Çağıner, kapalı devre turizm modelinden beklentilerini aktardı. Yarın düzenlenecek ilk charter seferle 100-150 turistin geleceğini kaydeden Çağıner, kapalı devre turizmle haftalık yolcu sayısının maksimum 700 ile 1000 kişi arasında olacağını vurguladı.

Diğer yandan çift aşılı, çift PCR’lı turistlerin gelebilmesini de ümit eden Çağıner, Haziran ayına kadar bu noktada bir çalışma olmazsa turizmde yalnızca bu yılı değil önümüzdeki 3 yılı da kaybedeceğimizi savundu

“HAFTALIK MAKSİMUM 1000 TURİST GELECEK”

Türkiye’de yeni alınan kısıtlama kararlarının seyahat engelleyici olmadığını aktaran Çağıner, Türkiye’nin iç turizme yönelmesiyle KKTC’nin etkilenip etkilenmediği sorusuna şu yanıtı verdi, “Büyük bir nüfustan bahsediyoruz. Zaten buraya gelecek olanlar Kıbrıs’ta daha önce gelip kalmış özlemle bekleyen turistlerdir. Beklediğimiz rakam on binlerce kişi değil. Haftalık beklenen maksimum rakam 700-1000 yolcu arasında gelmesi ki ilk etapta bu kadar da olmayacak. Türkiye’nin iç turizmin etkileyecek bir arzımız olmadığı gibi uçak arzımızda limitli. İstediğimiz kadar kişi de getiremiyoruz. Elimizdeki bileklik sayısıyla orantılı getirebiliyoruz. Bu anlamda oradaki rakam kimseyi etkilemez.   Sayı olarak ilk hafta gelebilecek turist sayısı 500-600 civarlarında olur” dedi.

“YOĞUN TALEP OLMAYACAK”

Diğer yandan daha önce uygulanmamış Kapalı Devre Turizm modelinin, ülkeye gelişlerde cazibeyi azalttığına dikkat çeken Çağıner, “Belirli taahhütler vererek bu insanları getiriyoruz. Otelden çıkmayacaklar, bu bir anlamda cazibeyi daha da azaltıyor. Bileklik takmak istemeyenler olabilir, böyle bir turizm şekli daha önce denenmiş değil. Birçok kısıtlamamız var gelecek turist serbest şeklide tatilini yapabilecek de değil. Kalabileceği maksimum günü belirledik. 3 gece 4 günü geçmeyecek şeklide kalmak zorunda. Şu anki sağlık koşullarıyla bunları yapmak zorunda olduğumuzun farkındayız” dedi ve yoğun bir turizm akış ön görmediğini belirtti.

“MAYIS İÇİN BEKLEMEDEYİZ”

Diğer yandan Kapalı Devre Turizm’in bir başlangıç olduğunun altını çizen Çağıner, Mayıs ayında çift PCR’lı çift aşılı gelişlerle ilgili bir gelişme olmadığını söyledi. ‘Mayıs ayı bir proje olarak orada duruyor’ diyen Çağıner, Kapalı devre Turizm Modeli’ne göre Mayıs ayı sonlarında bir açılım olabileceğinin sinyalini verdi. Çağıner, “Çift aşılı, çift PCR’lı turist getirmek, daha kolay bir tatil yöntemi. Turisti adaya çekmek için bir fırsat ama bunun kararını verecek Sağlık Üst Kurulu’dur. Bunun risklerini belirleyip riske göre kabul edip etmeyecekleri belli olacak. Bunun için bir hazırlık değil öneri var. Bu öneriyi de sırası geldiğinde değerlendireceklerdir. Onlarda kapalı devreyi takip edeceklerdir. Ülkedeki vaka sayılarını takip edeceklerdir. Benim beklentim bunun Mayıs sonuna kadar ancak devreye konabilmesidir. Sağlık Üst Kurulu bu yönde bir karar alabilir bizde beklemedeyiz” ifadelerine yer verdi.

“BU MODEL TÜM SEKTÖRÜ KUCAKLAMIYOR”

Kapalı Devre Turizm modelinin sektörün tümünü kucaklayıcı bir model olmadığını savunan Çağıner,  “Kapalı Devre sistem turizmin tümünü kucaklayıcı bir çalışma değil. Sadece belli bir orandaki otelle yapılabilecek. O otellerde çok rahat değiller birçok önlem alıyorlar birçok taahhüt veriyorlar. Herkes sorumluluğun farkında dikkat maksimum seviyede olacak denetlemeler yapılacak. Bu anlamda tek bir sıkıntı yaşanmayacağını ön görüyoruz. Ülkenin tümünü turizme açmak için de canla başla çalışmamız gerektiği inancındayım. Turizm gelirleri bütün toplumun paylaşabileceği bir sektör bunun olabilmesi için de en azından aşılı olanların gelmesinin önünü açabilecek bir sistem oluşturmak ivedi bir arzumuz. Ülkenin belli bir nüfusunun aşılanmasının ivedilikle tamamlanması ve ülkeye aşısız olanlarında ülkeye gelebilmesi. Toplumda korunmuş bir halde aşısızlarında gelebileceği modele hızla geçmek istiyoruz çünkü ne işletmelerin ne emekçilerin dayanacak gücü kalmadı. Bu sektör bugüne kadar zor şartlar altında buralara tırnaklarıyla geldi.  Bir anda tüm turizm potansiyelimizi kaybetmekle karşı karşıya kalacağız. Bunu da Haziran sonu gibi çok rahat hissedeceğiz. Akdeniz ülkelerindeki tümü Haziran ayında başlayacak gibi görünüyor rakip ülkeler bunu yaparken bizim turizmi açacak pozisyonda olmamamız sadece 2021 yılını değil ilerleyen yıllara da büyük bir darbe vuracağını öngörmekteyiz” dedi.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu