Çavuşoğlu, Nisan ayı içerisinde hellimin tescilinin yayınlanmış olacağını ifade ederek, “Biri şölen havasında, biri korku havasında, biz ise temkinliyiz… Her şey bitti, her şey tamamdır demek mümkün değildir. Hellimin ticaretinin önünü açacağını beklemekteyiz” dedi.
“Biz arazi tarafında çok fazla çalışmalar yaptık” diyen Çavuşoğlu, tescil noktasına gelinirken mevzuat olarak kendilerini hazırladıklarına vurgu yaptı.
Şu anda Yeşil Hat Tüzüğü’nün nasıl çalışacağıyla ilgili olarak henüz bir bilgi paylaşılmadığına dikkat çeken Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Çavuşoğlu, 12 Nisan’dan sonra bu konuların gündeme geleceğini dile getirdi.
“TİCARETİN NASIL YAPILACAĞI KONUSUNDA TEMKİNLİYİZ”
Nazım Çavuşoğlu, “Memnuniyetimiz yüksek olmakla birlikte, ticaretinin nasıl yapılacağı konusunda temkinliyiz” en fazla 2 yıl içerisinde bütün adayı hastalıktan ari duruma getirilebileceğine dikkat çekti.
“3-4 YILDA TELAFİ EDEBİLİRİZ”
Öte yandan Çavuşoğlu, geçiş sürecinde her konuda kendilerini hazırlayacaklarına işaret ederek, şöyle devam etti:
“Rum tarafında da yüzde 51 oranında küçükbaş hayvan sütü yoktur. Yüzde 51’le ticarete başladığınız gün çıkmanız gerekmiyor. Biz bunu 3-4 yılda telafi edebilecek durumdayız. Yeter ki ürettiğimizin karşılığını alalım. Yüzde 20’dir süt miktarı. Hastalıktan ari işletmelerden sağlayabiliriz.
Avrupa’ya satacağımız hellimle ilgili yüzde 20 ile telafi edebiliriz. Geçiş süreci olmasa, hellimlerin hepsini sat yine de standartlara uygun olmanız gerekir. Bir anda hayvan popülasyonunu arttırıp, doğum zamanlarını teşvikle düzenleyip bu sorunu ortadan kaldıracağız.”
“ÇOK KOLAY BİR YOLCULUK OLMAYACAK”
“Devlet olarak bu konuyla ilgili açıklamayı sevinmediğimiz için değil birçok soru olduğu için temkinli yaklaşarak açıklama yapmaya uygun bulduk” diye konuşan Çavuşoğlu, şunları söyledi:
“AB’yle birlikte Kerman yola çıktıktan sonra düzülecektir. Çok kolay bir yolculuk olmayacak.
Küçükbaş hayvan sütümüzün eksiği, hastalıktan ari olmasından değildir. Bunlar parayla çözülür. Hastalıklar ilgili mücadeleyi tamamlayabiliriz. Irkları da ithal ederiz. O sütü de tamamlayabiliriz. Uygulamadaki bakış açıları, çözümü burada konuştuğumuz gibi 10 dakikada yarım saatte olmaz. Karşılaşacaklarımızı tahmin edebiliyoruz.
DOĞABİLECEK SIKINTILAR SEVİNCİMİZİ KURSAĞIMIZDA BIRAKABİLİR
Denetimlerin bağımsız bir şirket tarafından yapılacağı söyleniyor. Yasalarda bu şekilde emrediyor. Rum tarafının ne kadar samimi olacağı, ufak tefek şeylerle bize ne kadar takoz olacak? Bu şirket üzerinden siyaset yapmaya çalışırsa büyük sıkıntılar çıkacak.
Doğabilecek herhangi bir sıkıntının olabileceğini öngörüyoruz. Doğabilecek sıkıntılar, sevincimizi kursağımızda bırakabilir. Endişelerim var tabi ki. Bizim üzerimize düşen işleri tamamlamakla ilgili değil, uygulamanın şeffaf olmamasıyla ilgilidir.
Eğer ki patates ve baldaki gibi denetim mekanizmasıyla ticaret yapsak kutlama yerindedir. Süt mamullerinde ihracatın nasıl olacağını bilemediğimiz için bu konuda dikkatli olmamız gerekir.
Koyun sütlerini artık aynı kapsama koyacağız ve soğuk zincir de problem olmayacak. Biz artık bu yoldan vazgeçemeyiz. AB yasalarına göre denetim de üye ülke tarafından yapılmaktadır.”
Kaynak: Kıbrıs Postası
