EkonomiGüney KıbrısKıbrısManşetSiyaset

Çok önemli bir kazanım..

Hellimin Kıbrıs'a özgü bir ürün olduğu ve sadece Kıbrıs’ta üretilebileceği kararı paha biçilmez bir öneme sahip

AB Komisyonu’nun “Coğrafi İsim Belirleme Ajansı”  ve “AB Gıda Güvenlik ve Standartlarını Oluşturan Daimi Komitesi” hellimin coğrafi tescilini onayladı.

Buna göre, sadece Kıbrıs’ta üretilen ve belli standartları karşılayan hellim, “hellim ve/veya hallumi” adıyla, ya da her iki isim birden kullanılarak Avrupa Birliği pazarında satılabilecek.

AB tarafından hazırlanan metinde, hellimin ayrı ayrı koyun veya keçi sütünden, koyun ve keçi sütünün karışımından, ya da koyun ve keçi sütüne inek sütü de katılarak yapılabileceği belirtiliyor.

Ancak inek sütünün oranının, daima koyun ve /veya keçi sütünün oranından daha az olması gerektiği vurgulanıyor. KKTC’de üretilen hellimin standartlara uygun olup olmadığını Bureau Veritas adlı, Fransa merkezli özel bir firma denetleyecek.

AB Tarım Bakanlarının da önümüzdeki günlerde bir araya gelerek söz konusu metni onaylamaları bekleniyor.

Dolayısıyla hellimin  coğrafi işaret tescili (PDO) almasıyla birlikte Kıbrıslı Türkler, Ekim 2021’den itibaren Yeşil Hat Tüzüğü çerçevesinde Avrupa’ya hellim ihraç edebilecek.

Bu elbette tarihi bir karar..

Hellimin Kıbrıs’a özgü bir ürün olduğu ve sadece Kıbrıs’ta üretilebileceği kararı paha biçilmez bir öneme sahip.

Şimdi ise esas marifet bu üretim kapsamında üzerimize düşeni yapmak ve  belirlenen üretim kriterlerine göre hellim üretebilmektedir. Bunun için de tabii ki altyapı ve denetim mekanizmasını oluşturacak bir devlet politikasına acilen ihtiyaç vardır. Elbette bunun için bir geçiş dönemi olacaktır, tabiatıyla biz bu süreci iyi değerlendirmek durumundayız. Tesislerimizin AB standartlarına uyumlu olması yanında adamızdaki süt miktarının istenilen kaliteye ve esas alınan çeşitliliğe göre artırılması sağlanmalıdır.

Bunun Kıbrıs  için bir dönüm noktası olduğu çok açıktır, zira AB  tüm Kıbrıslıların ürünü olan hellimin menşeini Kıbrıs  olarak almış ve Avrupa pazarlarına girecek ürün olarak belirlemiştir.

Bu Kıbrıslı Türk veyahut  Rum, tüm Kıbrıslı üreticilerin yararına olacak bir gelişmedir. Böyle bir gelişmeyle birlikte ticari olarak Kıbrıs’ın bütününü kapsayan ürünümüz olan  hellimin ihracatının artması için büyük fırsatlar ortaya çıkmıştır..

Dolayısıyla Kıbrıs ve hellime dair tarihi öneme haiz bir süreç başlamıştır.. Bununla birlikte bugüne kadar muhafaza edilmiş  kültürel ürünümüz olarak, hellim AB ve serbest ticaret anlaşması olan ülke pazarlarına girişinin önü tamamıyla açılmıştır.

Eğer üretim kapasitemizi ve istenilen kalite düzeyini yakalarsak, ki bunu başarabiliriz hatta başaracağımızdan eminim, bu iktisadi faaliyet özelinde  yaklaşık olarak yıllık ülkemize 5 milyon Euro ticaret hacmi sağlayacaktır.

Bu kazanıma ulaşmak için 15 yıldır bir mücadele veriliyor.

Yani bu öyle kolay elde edilmiş bir kazanım değildir. Kıbrıs’ın bütününe hitap eden bu kazanıma şu ana kadar KKTC otoritesinden ilgi duyan olmamıştır. Umarım bundan sonra ilgi duyanlar olur. Lakin şimdi sıra Kıbrıs’ın Kuzey yarısında  iyi organize olup istenilen standartlara uygun hellimi üretmek  ve bu doğrultuda kısa,orta ve uzun vadede planlamalar yapmaktır. Görünen o ki kısa sürede süt gereksinimi ortaya çıkacak. Bu noktada da öncelikle koyun ve keçi sütü artırımı sağlanması gerekecek, ki kısa vadede Türkiye desteği ile bu aşılabilir. Belki  inek sütü potansiyelinin artırımı da gerekebilir, dolayısıyla konunun uzman taraflarıyla süt ve süt ürünleri üretimi ile uğraşan kişilerin, hayvan üreticilerinin, Tarım Bakanlığı bünyesinde oluşturulacak masada paydaşlarla bir araya gelmeleri, akabinde ticaret ve pazarlama uzmanlarının müdahil olduğu  çalışmalarla  neler yapılabileceği konusuna bakılmalıdır.. Ve tabii ki ülkede mevcut  soğuk zincir donanımının ve soğuk hava depolarının kapasitelerinin böyle bir ihtiyaca karşılık verebilecek düzeyde olup olmadığına da bakılması gerekecek..

Velhasıl bu konuyla ilgili yapılması gereken çok iş var.

Lakin bizim duyduğumuz heyecanın dörtte birini maalesef yönetenler duymuyor.. Bugün egemen eşitlik diyenlerin,  böylesi Kıbrıs’ın bütününe hitap eden bir kazanıma sırt dönerek sahip çıkmamaları akıl alır gibi değil diyeceğim bir sırada önüme düşen bir haberde Tarım Bakanı Sayın Nazım Çavuşoğlu’nun sürece her türlü katkıyı koyacaklarına ilişkin açıklaması beni oldukça mutlu etti..

Umarım bu bir devlet politikası bütünlüğünde ele alınır..

Diğer Haberler

Başa dön tuşu