Rum yönetimi hem Türkiyeli hem de Kıbrıslı Türk iş insanlarının peşinde
Alım-satım işleri neredeyse durdu. piyasada yaprak kımıldamıyor
Yap-satçılar, inşaatçılar, emlakçılar, satıcılar hatta alıcılar endişe içinde
Yaşananlar konusunda muhalefet cumhurbaşkanı tatar ve hükümeti suçluyor
YAPRAK KIMILDAMIYOR
Kuzey Kıbrıs’taki, “Rum mallarının izinsiz kullanımı” gerekçesiyle Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin başlattığı “insan avında” yeni boyutlar ortaya çıkarken, KKTC’de de siyasiler arasında tartışmalar başladı. Yıllardır eğitim ve turizmin de önüne konularak ekonominin lokomotif olarak gösterilen gayrimenkul ve inşaat sektörleri, son gelişmelerle iyice zora girdi. Emlak sektörü temsilcileri, özellikle son haftalarda piyasada yaprak kımıldamadığından şikayet ediyor. Şu anda satışa hazır 25 binden fazla konutun akıbeti tahmin edilmezken, inşaatı süren yeni projelerden binlerce konut daha piyasaya düşecek. Haziran 2025 sonuna kadar piyasadaki hazır konut stokunun 30 bine ulaşacağı tahmin ediliyor.
TUTUKLANMA TEHLİKESİ
Rum Yönetimi’nin, “Rum mallarının ‘gaspı’ suçuna ağır cezalar öngören yasa değişikliğiyle, bu tür ‘suçlara’ karışanlara yönelik hapis ve para cezaları artırması” ilk aşamada Kuzey’de pek etki yaratmadı. Ancak, Kıbrıslı Türk avukat Akan Kürsat’ın İtalya’da tutuklanması ve ardından gelen zincirleme tutuklamalar, KKTC’deki yap-satçılar, inşaat şirketleri sahipleri, emlakçılar, satıcılar ve hatta alıcıları endişeye sevk etti. Kuzey’de endişeler giderek artarken, Güney’den de yeni haberler gelmeye devam ediyor. Kıbrıslı Türk ve Türk iş insanlarına yönelik yargı sürecinin derinleştiğinden söz eden Rum basını, polisin malların izinsiz kullanımıyla ilgili 50’den fazla dosya açtığını; 5’ten fazla uluslararası tutuklama emri çıkardığını bildirdi.
TATAR VE HÜKÜMET HEDEFTE
Rum mallarıyla ilgili gelişmeler, adadaki mülkiyet sorununu yeniden gündeme taşırken, KKTC’de muhalefet başta Cumhurbaşkanı Ersin Tatar olmak üzere iktidarı suçluyor. Her şeyin, “Türkiye ile oluşturulan iki devletli çözüm politikasıyla” başladığı fikrinde olan muhalefet, şirketlere “korkmayınız, yapınız, arkanızdayız” diyenlerin tutuklamalar karşısında suskun kaldığını savunuyor. Cumhurbaşkanı Tatar ise dün yaptığı açıklamada sadece; “Güney’deki tutuklamaların, iki devletli siyasetin sonucu olduğunun düşünülmesini yanlış ve samimiyetsiz bulduğunu” söyledi. Tatar ve hükümet yetkilileri, “tutuklamalar veya tutuklama emirleri konusunda nasıl bir girişim yapılacağı” konusundaki suskunluklarını dün de sürdürdü. Tarafsız gözlemcilere göre gelişmeler; mülkiyet meselesinin çözümü için uluslararası hukuk çerçevesinde adımlar atılması gerektiğini bir kez daha ortaya koydu.
