CTP: Basın özgürlüğünü hedef alan tehditlerin karşısındayız
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP), ülkemizde son dönemde artan organize suç faaliyetleri, giderek cesaretlenen çete yapılanmaları ve bu tehlikeli gidişatı kamuoyuna aktaran gazetecilere yönelen tehditleri en ağır şekilde kınamaktadır.

Birçok gazeteciden sonra ve son olarak gazeteci Pınar Barut’un hem kendi canı hem de ailesinin güvenliği üzerinden ölüm tehdidi alması, basın mensuplarına dönük saldırıların ne kadar vahim bir boyuta ulaştığını bir kez daha gözler önüne sermiştir.
Ülkemizde iş yerlerinin kurşunlandığı, galerilerin kundaklandığı, suç örgütlerinin adeta gövde gösterisi yaptığı bir dönemden geçilmektedir. Bu karanlık tabloyu görünür kılan, bu örgütlenmenin üzerine giden, halkı doğru şekilde bilgilendiren gazetecilerin sistematik biçimde hedef alınması ise yalnızca bireylere yönelmiş bir saldırı değil; doğrudan demokrasinin özüne, toplumun haber alma hakkına ve kamu güvenliğine yönelmiş bir tehdit niteliğindedir.
Hiç kimse şunu unutmamalıdır:
Basını susturamayacaksınız. Halkın sesini boğamayacaksınız.
Ülkede yaratılan güvenlik zafiyetinin temelinde, uzun süredir devam eden denetimsizlik, sorumsuzluk ve yürütmenin ciddiyetsizliği yatmaktadır. Giriş-çıkış kontrollerinden nüfus politikalarına, silah izinlerinden kriminal yapıların takibine kadar her alanda yaşanan zaaf, suç örgütlerinin cesaret kazanmasına ve çetelerin ülkeyi adım adım kuşatmasına yol açmıştır.
Bugün hedef alınan yalnızca gazeteciler değildir; tehdit edilen, korkutulmak istenen tüm toplumdur. Özellikle son haftalarda kriminal vakalardaki artışa paralel olarak gazetecilere yönelen tehditlerin çoğalması, ülkenin bir güvenlik krizine sürüklendiğinin açık göstergesidir.
CTP olarak net bir şekilde ifade ediyoruz:
Bu ülkede çeteler düzene sahip olamayacak. Korku ile toplumu yönetmeye çalışan suç örgütlerine geçit vermeyeceğiz. Gazetecileri hedef alarak halkın gerçeğe ulaşma hakkını gasp edenlere karşı mücadelemiz sürecektir.
Basın özgürlüğü; demokratik yaşamın, toplumsal vicdanın ve halkın iradesinin ayrılmaz bir parçasıdır. Gazetecilerin güvenliği ise kamu otoritesinin tartışmasız sorumluluğudur. Tehditleri görmezden gelmek, hafife almak ya da politik hesaplarla ertelemek ise suçun ortağı olmaktır.
Bu nedenle hükümeti bir kez daha uyarıyoruz:
Ülkede suç işleyen çete yapılanmalarına karşı derhal etkili ve kararlı bir mücadele başlatılmalıdır. Suç örgütlerinin alan bulmasına neden olan güvenlik zafiyetleri giderilmeli; gazetecilerin can güvenliği başta olmak üzere tüm toplumun huzurunu sağlayacak somut tedbirler hayata geçirilmelidir.
Suç örgütleriyle mücadele, siyasi hesaplara kurban edilemeyecek kadar hayati bir konudur.
Cumhuriyetçi Türk Partisi olarak, özgür basının, onurlu gazeteciliğin ve halkın gerçekleri öğrenme hakkının sonuna kadar savunucusu olmaya devam edeceğiz. Karanlık zihniyetlerin tehditleri karşısında geri adım atılmayacaktır.
Bu ülkeyi karanlığa sürüklemek isteyenlere açıkça söylüyoruz:
Geri çekilmeyeceğiz. Susmayacağız.
Bu memleketi suç örgütlerine teslim etmeyeceğiz.
CTP Basın Bürosu
24.11.2025






































