EkonomiKıbrısManşet

Dalgalı seyirdeki TL’de negatif ayrışma yaşanıyor

Dün kazançlar ve kayıplar arasında dalgalanmasının ardından günü yükselişle kapatan Türk Lirası bugüne yatay seyirle başladı, ardından hafif yükselişler kaydetti

GIYNIK ÖZEL

Türk Lirası dün kazançlar ve kayıplar arasında dalgalanmasının ardından günü hafif yükselişlerle kapatırken, yine dalgalı başladığı günü küçük kazançlarla sürdürüyor. Ancak, TL’de Kasım ayı başından beri görülen pozitif ayrışma son iki günde negatif ayrışma öne çıkmaya başladı.

Gelişmekte olan para birimleri dün dolar karşısında sert değer kaybı ile başladığı günü %2-%3 civarında kazançla tamamladı. TL ise gelişmekte olan ülke para birimlerine göre oldukça sınırlı bir yükselme gösterdi.

 

TL’NİN BUGÜNKÜ HAREKETLERİ

 

Dolar/TL dün ABD tahvil getirilerinin yükselişi ve bununla birlikte gelen doların güçlü seyri ile geçen hafta gerilediği 7.3’lü seviyelerden yeniden 7.5’e doğru yükselirken, günü hafif kayıplarla kapatmıştı.

Türkiye piyasasında sabah 7.4435/7.4600 bandında hareket eden dolar/TL saat 10.35 itibarıyla dünkü kapanışa kıyasla %0.22 kayıpla 7.4315 seviyesinde saptandı. Aynı dakikalarda Euro/TL %0.27 kayıpla 9.0610, sterlin/TL de %0.12 kayıpla 10.1666 seviyesinde işlem görüyordu.

KKTC serbest piyasasında ise saat 10.30 itibarıyla dolar 7.47 TL’den, Euro 9.10 TL’den, sterlin ise 10.20 TL’den satılıyordu.

Bankacılar, kurlardaki dalgalanmanın gün boyu sürmesi ve TL’nin iki yönlü hareket edeceği beklentisinde olduklarını vurguluyor.

 

YABANCI GİRİŞİ YETERSİZ

 

Türkiye’de bir bankanın Hazine işlemcisi, “TL için hala beklentiler iyimser ancak sadece faiz artışı bunun için yeterli olmayacağını son birkaç gündeki işlemlerdeki iyimserliğin sınırlı kalmasında da görebiliyoruz. Yabancı girişleri belirgin ancak oldukça kısa vadeli ve sıcak para ağırlıklı. Son 2 yılda milyarlarca dolarlık portföy çıkışı yaşanırken girişler son 2 ayda 5 milyar doların altında” dedi.

Aynı yetkili, “Petrol fiyatları da yeniden 60 dolara doğru ilerliyor. Bu risklerden en önemlisi ise ABD faizlerindeki yükseliş. Tüm bunlar bu yıl 200 milyar dolar civarında finansman sağlaması gereken Türkiye ekonomisi için risk. Bu riskin son günlerde belirginleşmesi TL’deki negatif ayrışma olarak yansıyor” şeklinde konuştu.

Kasım ayı başında ekonomi yönetimindeki değişimden bugüne bakıldığında TL’nin hala en çok değer kazanan para birimi olduğuna da dikkat çeken bankacı yorumunu, “Zaman zaman satış baskısı normal. Genel beklentimiz TL’deki iyimserliğin süreceği yönünde. Ancak yerli yatırımcıların dövizden TL’ye geri dönme isteksizliği de çözülmesi gereken önemli bir risk görünüyor” sözleriyle tamamladı.

Lokallerin Altın Vadeli İşlemleri ve döviz mevduatlarında ekonomi yönetimindeki değişimle 12 milyar dolarlık artış olduğuna dikkat çeken Ekonomist Cevdet Akçay geçen haftaki bir konuşmasında ekonomide ilk yapılması gerekenin “de-dolarizasyon” olduğunu söyledi.

 

CDS 331 PUANA ÇIKTI

 

Bu arada, Türkiye iki yıl vadeli Hazine tahvillerinin faizi 10 baz puan düşüşle %14.7 oldu. 10 yıl vadeli dolar cinsinden Hazine tahvillerinin faizi 12 baz puan artarak %5.82’ye yükseldi. Türkiye’nin 5 yıllık kredi temerrüt takas (CDS) primi 12 baz puan artışla 331 baz puana çıktı.

Öte yandan, küresel piyasalarda, aşıların dağıtımına başlanması ve ABD’de mali teşviklerin artırılacağına ilişkin beklentilere karşın hisse senedi piyasalarında spekülatif bir aşırılık olabileceğine dair endişeler devam ediyor.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu