Ekonomik aklın en verimli ve işlevsel olması gereken kurumlardan bir tanesi de kuşkusuz ki DAÜ’dür. Ve fakat maalesef DAÜ yine ekonomik gerekçelerle gündemde. Çok açık ki DAÜ şu veyahut bu nedenlerle ekonomik bir daralma yaşıyor… Zamanında alınmayan önlemler, uygulanmayan iktisadi programlar vs vs. ve daha birçok neden sıralanabilir…
Lakin öyle anlaşılıyor ki DAÜ artık bugün mevcut durumuyla sürdürülebilir ekonomik yapıda değil, o zaman aklın yolu da tedbir almayı gerektirir. Lakin görünen şu ki Hani Titanic batarken orkestra çalmaya devam eder sahnesi var ya, işte tam da öyle bir görüntü veriyor maalesef DAÜ.. Oysa olması gerekenin bu olmadığını herkes biliyor.
Fakat gel gelelim hala hiçbir şey yokmuş gibi davranıp her şeyi oluruna bırakan bir anlayış söz konusu kurumu yönetenlerde.
Bu neyin rahatlığıdır ya da bu değerli yöneticiler ve değerli DAÜ mensupları neyin kafasını yaşıyorlar bilmiyorum, bildiğim ve gördüğüm şey DAÜ toplumun malıdır, yedirmeyiz, etmeyiz, şöyle yaptırmayız, böyle ettirmeyiz beylik laflarıyla DAÜ’nün içinden geçtiği ekonomik darboğazın ortadan kalkmayacağıdır. 2+2=4 gerçekliği kadar DAÜ’nün ciddi mali tedbirler alması kaçınılmazdır. DAÜ’de zor günler kapıdadır.
Orkestra batmak üzere olan gemide çalmaya devam etse de sonuç hepimizin malumudur. Dolayısıyla bu işin görmezden gelecek, hafife alınacak bir yanı kalmamıştır. DAÜ’nün acil olarak alması gereken ekonomik tedbirleri hayata geçirmesi bu vakitten sonra isteğe bağlı olmaktan çıkmış ve bir zorunluluk haline gelmiştir. Kısacası DAÜ bir an önce itibardan ödün verilmez anlayışı ile hareket etmekten vazgeçmeli ve bütçesine mali yük getiren aktivitelere bir son vermelidir.
