Ahmet Vamık
Ülkemizde artan yerel kovid-19 vakaları nedeniyle bugün olağanüstü toplanan Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda kürsüde konuşan CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, şunları aktardı:
“İŞ İŞTEN GEÇTİKTEN SONRA HAREKETE GEÇİYORSUNUZ”
“Altı ayı aşkındır pandemi mücadelesinin içindeyiz. 6 aydır hükümetteki arkadaşlar bugün mü farkediyor bu yasa değişikliğine ihtiyaç olduğunu. 1 Temmuz günü taahhütname ile girişler başladığında, daha o gün taahhütname ihlallerine yasal işlem başlatılamayacağını çünkü uygulanacak yasal yaptırım olmadığını söyledik.
Bu yere vaka patlamaları yaşanmadan önce, clublardaki kalabalık görüntüleri ortaya çıkmadan önce bu değişiklik gündeme geldi ama hep ‘islim arkadan gelsin’ mantığıyla hareket ediyorsunuz. Ne zaman ki iş işten geçiyor o zaman ‘hadi yaptırım gelsin’ diye harekete geçiyorsunuz. Bugün gerçekleştirdiğimiz genel kurul bile bu süreci nasıl yönettiğinizin göstergesidir.”
“GECİKMİŞ BİRİNCİ DALGAYI YAŞIYORUZ”
“Bu pandemi birkaç ay içerisinde bitecek değil bunu herkes biliyor. Bizim şu an yaşadığımız ikinci dalga değildir, gecikmiş birinci dalgadır. Sonbaharda esas ikinci dalganın yaşanması bekleniyor. ‘Ekonomide, sağlıkta, eğitimde ciddi sarsıntılara hazırlıklı olmalıyız’ dedik, ‘sadece bir senaryo çalışmayın, orta ve kötü senaryoyu da hazırlayın’ dedik. ‘Biz de destek olalım, gerekli hazırlıkları birlikte yapalım’ dedik ama bunları da dinletemedik. Bugün yaşadıklarımızı hükümet hariç herkes öngörmüştü. Hükümet hep en iyi senaryo gerçekleşecek şekilde hareket etti. ‘Bu salgın yaygınlaşırsa hastanedeki hekimler ve hemşireler de ciddi sorunlar yaşayacak’ dedik, ‘doktor ve hemşire istihdamlarına destek olacağız’ dedik ama yine dinletemedik.”
“HİÇBİR HAZIRLIK YAPMADINIZ”
“Gönüllü hekimlere çağrı yapılıyor ama bu hekimleri nasıl çalıştıracağımıza dair hiçbir hazırlık yok. 6.5 ayda hiçbir hazırlık yapmadığınız da bilmiyor muydunuz ki karşılaştığınız sorunların boyutu çok büyük olacak. Eğitim konusuna gelecek olursak, hiçbir hazırlık yapmadığınız zaman eğitim dönemi başlayınca sorun yaşayacağınızı bilmiyor muydunuz? O beklenen tarihe geldiğimiz zaman gördük ki yaratılan sorunlar fırsat eşitliğine göbekten darbe vurdu. Ulaşabildiğimiz çocuklara tablet sağlamaya çalışıyoruz. Küçük yaştaki çocukların uzaktan eğitimden yararlanamayacağını, yüz yüze eğitim olmadığı zaman çalışan annelerin çok ciddi sıkıntı yaşayacağını, işlerini kaybedebileceğini bilmiyor muydunuz? Bunlar 6,5 ay sonra pandeminin beklenmeyen sonuçları mı?”
“DUVARA DOĞRU GİTTİĞİMİZ BELLİYDİ”
“8 bin iş yeri çalışmaya ara verdi 2 bin KKTC vatandaşı işsiz kaldı, on binlerce insan evinde oturmuş akıbetinin ne olacağını bilmiyor. 6,5 aydır duvara doğru ısrarla toplumu yürüttünüz. Kimseyi dinlemediğiniz gibi bir de rahata vardığınız sıfır vakalı süreçte birbirinizle didişerek adeta eğlenceyle geçirdiniz. Nereye doğru gittiğimiz belliydi ama bunu da takmadınız.”
“HASTANE YAPILMASI İÇİN TALİMAT BEKLEDİNİZ”
“6 ay boyunca bu muhalefet size gerekirse iç borçlanmaya gidin, gerekirse Türkiye’den gelen kaynağı kullanıp pandemi hastanesini inşa edin dedi. Yok, oraya yapacağız, yok buraya yapacağız, yok 45 günde olacak, yok paramız var deyip oyalandıktan sonra uçağa binip Türkiye’ye gideceksiniz ve Başbakan’ın söylemiyle Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla pandemi hastanesi yapılıyor diyeceksiniz. Siz hastane yapmak için başka bir devlet başkanından talimat mı bekliyorsunuz?”
“VİRÜS; MİLLETVEKİLLERİNE, SAĞLIK ÇALIŞANLARINA KADAR ULAŞTI”
“Bu süreç bundan daha kötü yönetilemezdi. Saldım çayıra mevlam kayıra şeklinde, inşallah bu virüs bize gelmez diye dua ederek bekleyeceksiniz. Sonuç olarak yerel bulaş başladı, milletvekillerine kadar bulaştı, sağlık çalışanlarına kadar ulaştı. Hükümet bunların olacağını hiç mi öngöremedi. Böyle bir şey mümkün değil. Kimsenin bu halka bunu yaşatmaya hakkı yok.
Sürecin başında kimse size istifa çağrısı yapmadı. Sağlıkta, eğitimde kriz var, kriz yönetimine ihtiyaç var dedik, bu güveni kaybetmeyin dedik. Siz her konuda karar değiştirdiniz. İnsanlar uçakta gelirken kararlar değişti, insanlar uçaktan indi hazırlık olmadığı için havalimanında yerlerde sabahladı. Halkı, süreci yönetemeyen, krizi yönetemeyen bir hükümetle karşı karşıya bıraktınız.”
“PANİKTE OLAN HALK DEĞİL SİZSİNİZ”
“Sizin yapamadıklarınız, hem sağlığa, hem ekonomiye, hem da eğitime zarar verdi. Bunların sebebi pandemi değil sizin zamanında alamadığınız doğru kararlardan dolayıdır. Hükümet karar alamaz duruma geldi, paniğe kapılan halk değil sizsiniz. Halk sizin panikte olduğunuzu hissettiği için artık hükümete güveni kalmadı. Yani ortada yönetim falan yok. Sizde zerre öngörü olsa o üzerinde şov yaptığınız rakamların şu an tersine döneceğini bilirdiniz.”
“DUVARA KONUŞSAK ANLARDI”
1Cumhurbaşkanlığı seçimi bittiği zaman sorunlar bitmeyecek, pandemi devam ediyor, ekonomideki sıkıntılar devam ediyor, sağlıktaki sıkıntılar devam ediyor, eğitimdeki sıkıntılar devam ediyor ve Doğu Akdeniz’deki sıkıntılar devam ediyor olacak.
Biz size Cumhurbaşkanlığı seçimini bir kenara bırakın ya da o koltuktan kalkın Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgilenin dedik. Duvara konuşsak, duvara söyledik duvar anlardı. Siz kötü yönetmiyorsunuz, siz yönetemiyorsunuz.”
“İLK KEZ BU KADAR YOK SAYILDIK”
“Kıbrıslı Türkler’in bu kadar yok sayıldığı bir dönem daha yaşamadık. Biz içerde aktif değiliz, dışarda aktif değiliz, Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmelerde söz sahibi değiliz. Lavrov geliyor Kıbrıslı Türkler’i yok sayıyor, Pompeo geliyor Kıbrıslı Türkler’i yok sayıyor. Biz çıkıp da sadece hak sahibi değil, söz sahibiyiz bile diyemiyoruz.”
“TOPLUMUN VARLIĞI İÇNİ TEHLİKESİNİZ”
“Ben artık size öneri yapmaktan da vazgeçtim. Bu halk bu noktaya getirildi. Bu saatten sonra bu halkın kurtuluşu sizin gitmeniz. ‘Siz gidin biz gelelim’ de demiyoruz. Ortak mutabakata ihtiyaç olduğunu söylüyoruz. Kıbrıs Türk halkının varlığını ileriye taşımak için ihtiyaç olan tek şey budur. Siz Kıbrıs Türk halkının varlığı için bir tehlikesiniz.”
