Erhürman: “Kapılar konusunda çelişkiler var. Cumhurbaşkanlığı ile istişare halinde olmak zorundasınız”

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, Meclis kürsüsünde açıklanan 2. Ekonomik Dayanışma Paketi’ni eleştirerek, açıklanan ekonomik paketin çok karmaşık ve anlaşılmaz olduğunu ifade ederek, paketin çoğu işçi ve esnafı kapsam dışında bıraktığını vurguladı.

Kapılar konusunda da çelişkiler yaşandığına değinen Erhürman, hükümetin Cumhurbaşkanlığı ile istişare halinde olarak Güney ile anlaşmalı olarak hareket etmeleri gerektiğini ve aksi takdirde alınan kararların ekonomiyi kötü yönde etkileyeceğini açıkladı.

Erhürman, sözlerinde şunlara yer verdi:

“Bu işin başından beri elimizde sınırlı kaynak var. Mali kaynak sınırlıdır. Bunu doğru yerlere harcamayı başarmamız gerek. Eğer harcamazsak, bunu da tüketeceğiz ve elimizde hiçbir şey kalmayacak ve ne ekonomide ne de sağlıkta yapmamız gerekenleri yapamayacağız dedik. TC’den kaynak geldi. 1 milyar 150 milyon kısmı cari açığa katkıdır. 400 milyon da iç borçlanmaya gideceksiniz. Bu kaynak iyi görünebilir ama sınırlıdır. Harcama planını görmek istiyoruz dedik ve Sayın Başbakan’dan açıklanmadan önce rica ediyoruz. Başbakan da dedi ki şeffaf olacağız ve birlikte yapacağız dedi. Biz de bu taahhüt üzerine bekledik bu taslağın muhalefet partilerine ulaştırılmasını ancak ulaştırılmadı. Pakete bakıyoruz ama anlamadığımız şeyler var. Keşke önceden paylaşsaydınız bizimle de biz de anlasaydık veya yanlış varsa düzeltseydik. Hep beraber toplumun ihtiyaçlarını karşılayalım demeyin kürsüye çıkıp.”

“BU MEBLAĞLARIN KAYNAKLARI NEREDE? BÖYLE PAKET Mİ OLUR?”

“Bu pakette 1 ay içerisinde 385 milyon TL piyasaya olan borçları ödeyeceksiniz diyorsunuz. 500 milyon TL’ye okul, yol, hastane yapacağız diyorsunuz. Bunlar toplamda etti 885 milyon TL. Esnaf ve istihdamı desteklemek için de 400 milyon üzerinde bir harcama öngörünüz var. Elektrikte de %10’dan %25’e çıkarıyorsunuz bu teşviki, bir kere bu rakamları toplayınca 1 milyar 144 milyon değil 400 kusur milyon eder. Bu meblağların kaynakları nerede? Bu dönemde sanki elinizdeki sınırlı kaynakla vereceğiniz bilgi bu düzeyde. Böyle paket mi olur? Siz bu şekilde güven sorunu yaratıyorsunuz. Piyasa ve ekonominin bu şartlarda size güvenmesi mümkün değildir.

“BU YAPTIĞINIZ DA BİNLERCE ÇALIŞAN VE ESNAFI DIŞINDA BIRAKIYOR”

“Borç ertelemek gibi bir madde yok bütün kesimin gailesi buyken. Yapmanız gereken taahhüt ettiğiniz bin 500 TL’leri sigorta primlerine vereceğiniz destekle idame ettirmeye kalktınız ama sigorta primlerinin bu olmadığını siz de biliyorsunuz. Yani 800 kusur destek vermeye geliyorsunuz. Dönüp diyorsunuz ki işçiyi destekleyebilmem için işverenin Ocak ayına kadar olan borçlarını ödeme koşulu koyuyorsunuz. İşveren yapmasa bile işçiyi destekleyecekseniz desteklemek zorundasınız. Bu yaptığınız da binlerce çalışan ve esnafı dışında bırakıyor. Bunlar anlaşma kabul edilebilir bir durum değil. Bu yaptığınız işsizlik oranını artıracak. Bir de bu kaynak meblağları ile reklam yapıyorsunuz. Ne yaptığınız ben anlamıyorum, umarım siz farkındasınızdır. Ekonominin ihtiyacı Kasım ayında değil, şu anda bu krizi yönetebilmenizdir. Hala daha aynı şeyleri döndürüp, Kasım’a havale ediyorsunuz.”

“KAPILAR KONUSUNDA ÇELİŞKİLER VAR. CUMHURBAŞKANLIĞI İLE İSTİŞARE HALİNDE OLMAK ZORUNDASINIZ”

“Güney kapıları ekonomik bir meseledir. Bunu doğru yönetebilmeniz gerekir ki ekonomiyi biraz artırabilesiniz. Kapılar konusunda çelişkiler var. Güney her 72 saatte PCR test isterken, siz bir defaya mahsus 72 saatlik PCR test istiyorsunuz. Kapıların hangileri açık hangiler kapalı belli değil. Cumhurbaşkanlığı ile istişare halinde olmak zorundasınız. Bu kararları neye göre alıyorsunuz? Derinya kapısını kapalı tutmanız Mağusa ekonomisini kötü etkiliyor. Bize açıklama yapmak zorundasınız gerekçelerini. Hep beraber yapalım diyorsunuz, kendi başınıza yapıyorsunuz bizim alkışlamamızı bekliyorsunuz. Havalimanında da PCR yapacaksanız, Pandemi Merkezi kurmak zorundasınız. 1 Temmuz’da açacaksınız ‘Allah ile canımız’ diyeceğiz. Toplum size diyor ki hazır değilsek, açılmayalım.”