TCMB, para politikası duruşunun deprem sonrası gerekli toparlanmayı desteklemek için yeterli olduğunu bildirdi
Ekonomi ve finans çevreleri, karar metnine dayanarak, indirimin daha çok deprem kaynaklandığına işaret etti
TC Merkez’in faiz kararının ardından döviz kurlarında yukarı yönlü sınırlı bir değişim olduğu görüldü
FAİZ %8.5’E İNDİ…
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), yılın ikinci faiz kararını dün açıkladı. Politika faizi, 50 baz puan indirilerek %8.5’e düşürüldü. Karar metninde TCMB bu indirim sonrası para politikası duruşunun fiyat istikrarı ve finansal istikrarı koruyarak deprem sonrası gerekli toparlanmayı desteklemek için yeterli olduğu görüşünde olduğunu belirtti. Metinde ayrıca depreme vurgu yapılarak, “Depremin yakın vadede ekonomik aktiviteyi etkilemesi beklenmekle birlikte orta vadede Türkiye ekonomisinin performansı üzerinde kalıcı bir etkide bulunmayacağı öngörülmektedir” denildi.
FAİZ İNDİRİMİNE ARA MESAJI…
“Depremin üretim, tüketim, istihdam ve beklentiler üzerindeki etkilerinin kapsamlı bir şekilde değerlendirildiği belirtilen karar metninde uzmanlara göre “faiz indirimine ara verilecek mesajı” da verildi. TCMB Aralık ve Ocak aylarında politika faizini %9’da sabit tutmuştu. Daha önce ise Kasım ayında tamamlanan bir süreçle politika faizi 500 baz puan indirilmişti. AA’nın finans anketinde 100, Reuters’in anketinde ise 50 baz puanlık indirim bekleniyordu.
DÖVİZDE SINIRLI DEĞİŞİM OLDU…
TC Merkez’in faiz kararının ardından döviz kurlarında sınırlı bir değişim olduğu görüldü. Dış piyasalarda Dolar/TL, güne yatay bir seyirle (18.86) başlamasının ardından 18.87 seviyelerine çıktı. 20 seviyesine kadar inen Euro/TL sınırlı bir yükselişle 20.03 seviyesine yükselirken, sterlin/TL de değerini 22.73’den 22.73’e taşıdı.
EKONOMİ VE FİNANS DÜNYASI…
Faiz kararını değerlendiren ekonomistler ve finans çevreleri, karar metnine dayanarak, indirimin daha çok deprem kaynaklı olduğuna işaret etti. Bu çevrelere göre, “Deprem nedeniyle kaynak ihtiyacı arttı. Bu nedenle tasarruf daha önemli hale geldi. Merkez Bankası, bir yandan indirim beklentilerine cevap verirken; diğer yandan tasarruf birikimi konusundaki hassasiyetini ortaya koydu.”
