KıbrısManşetSiyaset

Halk size neden güvenmiyor?

Sayın Başbakan'ı defalarca  Bakanlar Kurulu toplantılarından sonra dinleme fırsatım oldu. Her seferinde umutlarımı koruyarak ekonomiye dair kapsamlı bir çalışma yaptıklarını duymayı arzu ettim

Oturup bunu hiç düşündünüz mü?

Sanmıyorum!

Zaten umurunuzda olduğunu da hiç düşünmüyorum!

Aşı gibi son derece hayati bir konuda bile gerekli hassasiyeti göstermeyip  düzgün bir planlama yapılamadı. Aşıya öncelikle yaş ve kronik rahatsızlıkları nedeniyle ihtiyacı olanlar ulaşamazken, torpil anlayışı içinde gereksizce birilerine aşılar yapıldı.

Böylesi küresel bir salgın döneminde ortaya çıkan ve hayatın her alanına sirayet eden kriz ortamı keyfi ve tamamen belli bir kesime sağlanacak kıyak ve veyahut iltimasla geriye kalanları yok sayıp zor koşullara terk ederken, sağlık gibi, eğitim gibi, maaş gibi, ekmek gibi, aşı gibi son derece yaşamsal öneme haiz insan hakkı ihtiyaçlarından kesip size hiç gerekmeyen, hayati öneme haiz olmayan, acil bir ihtiyaç haline gelmeyen  bir  harcamanız için belli bir meblağın  gönderileceği taahhüt edilse de, siz bu ülkeyi yöneten erk olarak bu icraatın toplumsal fayda sağlamayacağı gerekçesi ile önünüze konanı nazikçe reddedip bu kaynağı ihtiyacı elzem olan başka yatırımlara yönlendirme çabası içine girersiniz..

Fakat öyle bir çaba, uğraş, niyet maalesef sizde hasıl olmadı..

Sayın Başbakan’ı defalarca  Bakanlar Kurulu toplantılarından sonra dinleme fırsatım oldu. Her seferinde umutlarımı koruyarak ekonomiye dair kapsamlı bir çalışma yaptıklarını duymayı arzu ettim.

Lakin ne mümkün!

Ekonomiye dair gerçekçi bir cümlesini dahi duymadım.

Banka kredileri, çekler, döviz kiralar, okul taksitleri, mazbatalar, maaşlar….

Allaha emanet..

Herhangi bir planlama yok.

Maliye Bakanı Dursun Oğuz’un dediği gibi 980 milyon TL bütçe açığı var ve kaynak bekleniyor.

Ya o kaynak gelmezse ne olacak?

Böyle bir kurgu içinde ayakları yere basan, kendi kendine yeten, ekonomik çarklarını döndürebilen bir yapının tesis edilmesi elbette kolay değil..

Konunun en üzücü ve düşündürücü yanı ise ülkemizde bu kadar zengin insan kaynağına sahipken, ve kendi kendine yetecek ekonomik dinamikleri yaratabilecek potansiyelde iş hacmine rahatlıkla ulaşabilecekken ve dahi birçok alanda iddialı bir konuma gelebilecek durumdayken, bütün  bunları planlamaktan yoksun bir anlayış içinde olmamız kabul edilebilir bir durum değildir!

Diğer Haberler

Başa dön tuşu