GenelGüney KıbrısManşet

Haris Yeorgiadis “Kıbrıs’ın NATO’ya üyelik başvurusu derhal yapılmalı”

DİSİ Milletvekili ve Rum Meclisi Dışişleri ve Avrupa Konuları Komitesi Başkanı Haris Yeorgiadis, Kıbrıs sorunundaki gelişmelerin, yeni realizm zamanının geldiği tezini doğruladığını belirtti. Yeorgiadis, “Kıbrıs’ın NATO’ya üyelik başvurusu derhal yapılmalı” dedi.

Yeorgiadis haftalık Kathimerini’ye verdiği röportajda Kıbrıs sorunuyla ilgili sorulara karşılık “Avrupalı bir temsilci atansa ve müzakereler başlasa bile Türk siyaseti değişmedikçe hiçbir yere varılamayacağı” görüşünü ortaya koyarak “Devamlı müzakere etmemiz konusunda bir sorunum yok ancak dikkat edin, neredeyse 50 yıldan beridir müzakere ediyoruz ve Kıbrıs sorunu çözülmedi” dedi.

Yeorgiadis “çözüme evrimsel yaklaşım” olarak nitelediği yaklaşımını şu şekilde izah etti: “Türkiye, Avrupa perspektifinin yeniden aktifleşmesini, Gümrük Birliği’ni mi istiyor, alsın. Ama Kıbrıs denizciliğini dışlamaya, Türk hava sahasını kapalı tutmaya devam ederek olmaz. Bir adım atılsa olurdu. Karşılığı gelmesi halinde güven yaratabilecek ciddi önlemlere devam ederdik.”

Rum tarafının başka ne yapması gerektiği sorulduğunda ise “Güvenlik-NATO başlığını açmamız gerek. İşgal ordusu çekilmez ve garantiler kaldırılmazsa çözüm olmaz” diyen Yeorgiadis “Derhal NATO’ya üyelik başvurusu yapmalıyız. Hareket bu olurdu. Ülkenin siyasi yönelimini vurgulardı. Ve Kıbrıs sorununda güvenlik konusuna erişilebilir tek alternatif öneriyi ithal etmiş olurdu” diye ekledi.

Yeorgiadis hükümette olduğu süre içerisinde bunu neden yapmadığı sorulduğunda da “ben cesaret ederdim, elimde olsa yapardım” ifadesini kullandı.

Daha önce dile getirdiği, Kıbrıs sorununda yeni realizm zamanı geldi tezi hatırlatıldığında “tezim doğrulandı” diyen Yeorgiadis şöyle devam etti:

“Türk politikası son yıllarda Helenizm aleyhine yoğun bir revizyonizmde hareket ediyor. Bu politika çözüm beklentisi yaratmaz, aksine taksimi kalıcılaştırır. Yani Türkiye Ege’nin yarısını isterken Kıbrıs’ı bırakmasını mı bekliyoruz? Taksimi kabul etmeyiz dememiz de yetmez, yani kabul etmezsek olmayacak mı zannediyoruz?

Türk revizyonizminin siyasi, diplomatik, ekonomik ve savunma imkanlarıyla engellenmesi gerekir. Türkiye’ye, Yunanistan ve Kıbrıs aleyhine politikalarını uygulayamayacağı hissettirilmeli. Bunun paralelinde de Avrupa ve Batı güvenliği ve Enerji konularında hareketlilik sağlayacak her fırsatı değerlendirmeliyiz.”

Diğer Haberler

Başa dön tuşu