Hazır irade demişken…

Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu yaptığı basın açıklamasında AB yetkililerinin iki devletli çözümü kabul etmeyiz açıklamalarıyla Kıbrıs Türk halkının iradesini hiçe saydığını belirtti.

Var mı ki böyle bir irade?

İddia ile yazıyorum yok.

Kıbrıslı Türklerde çoğunluğun böyle bir iradesi yoktur..Bunu en az benim kadar Tahsin Bey de çok iyi bilmektedir.

Mesela  Türkiye iradeye müdahale etmeseydi ve doğrudan cumhurbaşkanlığı seçimine müdahil olmasaydı Sayın Tatar seçim kazanır mıydı?

Çok net ve tereddütsüz söylüyorum ki hayır..

Mesela Sayın Ertuğruloğu’nun  dışişleri bakanı yapılması hangi iradenin sonucudur?

Öyle ya seçilmiş biri değil.

Ortada böyle bir irade var mı Tahsin Beyin bakanlığını onaylayan.

Yine tereddütsüz söylüyorum ki hayır..

Mesela Ersan Saner  UBP genel başkanı yapılırken ve akabinde başbakan atanırken bu kimin iradesiyle oldu?

UBP’li üyelerin Ersan Bey parti genel başkanı olsun diye böyle  bir irade ortaya koyduklarını hatırlamıyorum, Ersan Beyin partisinin lideri olarak girdiği ve hükümet kuracak kadar başarı sağladığı bir seçim de hatırlamıyorum

başbakanlığa hakkı ile geldiği..

O halde Ersan Beye bu kadar avantaj sağlayan irade kimin iradesi idi?

Bu iradenin partili, partisiz Kıbrıslı Türklerin iradesi olmadığını tereddütsüz söyleyebilirim.

Mesela kurulan azınlık hükümeti kimin iradesini temsil ediyor?

Bunu da tereddütsüz Kıbrıslı Türklerin iradesini temsil etmediğini söyleyebilirim.

Ve daha birçok örnek sayabilirim.

Bu nedenle bari konuşmayın.

Ha konuşmanız illa ki şart ise onlarca kez düşünün ve öyle konuşun.

Az biraz yüzünüz kızarsın.

Elinizi vicdanınıza koyun.

İnsanları vatan,millet,bayrak üzerinden kandırmayı da bırakın artık.

Zira siz ve sizin gibilerin sözde milliyetçiliği kişisel çıkarlarınıza dokunan o ince  çizgiye kadardır.

Yaratılan bu bozuk düzenin siz ve sizin gibilere sağladığı rantın bitmesinden ödünüz kopuyor.

Dolayısıyla kavgalarınızın toplumsal varoluş için değil, kişisel menfaatleriniz ve istikbaliniz  için olduğunu biliyoruz.

Derdiniz kurduğunuz ve nemalandığınız bu düzene halel gelmesin.

Bütün mücadeleniz budur..

Kaldı ki AB’nin sonuç bildirgesini kınayan kişi 2003 yılında referandum öncesi konferansta kendisini otel odasına kapatarak bir halkın geleceğini yok eden dışişleri bakanıydı..

Hal böyle iken siz neyi anlatıyorsunuz hala..

Bu düzenin yarattığı çürümüşlük umurlarında bile olmadı bunca yıldır.. Bu ülke için yıllarca mücadele veren insanların evlatları,torunları kurduğunuz bu bozuk düzenden kurtulmak için doğup büyüdükleri bu toprakları terk edip gitmek zorunda kalırken Tahsin Bey ve onun gibilerin yine umrunda olmadı bu!

Hepimiz biliyoruz ki sizler için varsa yoksa iyi bir sırada aday olmak, kazanınca bakan olmayı beklemek, olmayınca küsmek, yetmedi  parti başkanı olmayı istemek , o da  olmayınca yine küsüp kaçmak ve  başka parti kurarak aynı ranta ulaşmayı hedeflemek hoş  o da olmayınca  ayrıldığınız yere geri dönerek kaldığınız yerden devam edebileceğiniz ortamı bulmak.

Etikmiş, ahlakiymiş umrunuzda bile değil.

ve daha  siz ve sizin gibi sözde milliyetçiler için verebileceğim onlarca emsal var önümde..

İradeymiş!

Hangi irade Tahsin Bey?

Ersin Beyi Cumhurbaşkanı yapan, Ersan Beyi parti genel başkanı ve başbakan yapan, sizi seçilmediğiniz halde bakan yapan irade mi bahsettiğiniz o irade?

Eğer bahsettiğiniz oysa bu iradenin Kıbrıslı Türklere ait olmadığını siz de çok iyi biliyorsunuz..