KıbrısManşetSağlıkSiyaset

Her şey el yordamı..

Gelir adaletinden yoksun olan ve eşitsizlik yaratan sistem bir yana insanların mevcut gelirinin süratle düşmesi ile birlikte ilgili kurum tarafından ortaya çıkarılan bu rakam ne kadar gerçekçi olabilir?

Her yer açıldı mı?

Evet.

Kapalı bir sektör ve alan kaldı mı?

Hayır.

Yüz yüze eğitime başlanıyor mu?

Evet.

Başta Cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar ve diğer siyasiler kalabalık ortamlarda üstelik maske, mesafe kurallarına uymadan boy gösteriyorlar mı?

Evet.

Halk pandemiye rağmen kalabalık ortamlarda bulunmayı tercih ediyor mu?

Evet.

Düğün, dernek, tombala, tekno partiler derken ipin ucu kaçırıldı.

Devlet denetleyemiyor, halk kurallara uymuyor.

Peki bütün bunlar yapılırken, 00:00 – 05:00 arası sokağa çıkma yasağının manası nedir?

Bunun kime ne yararı vardır?

Bilimsel dayanağı nedir?

Bunu biri lütfen bize izah etsin.

Zira ben bir türlü buna anlam veremiyorum.

Eminim birçok insanda böyle bir uygulamanın hala devam etmesine bir anlam veremiyordur.

Ya bizim bilmediğimiz iktidarın duygusal yaklaşımlarla burada birilerine sağladığı avantajlar var bu uygulamanın devam etmesinde..

Ya da iktidar keyfi şekilde bu uygulamayı sürdürüyor.

Bu ilk absürt konumuz.

İkinci absürt konumuza gelince;

Geçenlerde açıklandı, KKTC’de  kişi başına düşen milli gelir 10,055 dolarmış.

Matematiksel olarak bu rakamın, elde edilebilmesi için nüfus sayısının da haliyle bilinmesi gerekiyor.

Peki bizim nüfusumuz kaç diye sorsam cevap gelir mi?

Hayır.

Oldukça kalabalığız yaklaşımı rağbet görür.

Zira ülkenin nüfusu bilinmiyor.

Peki bilinmeyen bir nüfus varken ülkemizde

böyle bir rakam nasıl ortaya çıkıyor?

Bunu izah etmek isteyen var mı?

Buyursun etsin bizler de anlayalım nasıl oluyormuş bu hesaplamalar!

Ülkemizde gelir adaleti yok.

Sanırım bunu fark etmeyen de yok.

Dolayısıyla gelir adaletinden yoksun olan ve eşitsizlik yaratan sistem bir yana insanların mevcut gelirinin süratle düşmesi ile birlikte ilgili kurum tarafından ortaya çıkarılan bu rakam ne kadar gerçekçi olabilir?

Bana göre hiç.

Hoş aklı mantığı, vicdanı ve objektif bakışı olan hiç kimse tarafından bu doğru kabul edilemez.

Dolayısıyla gerçek nüfus üzerinden yapılmamıştır bu hesaplamalar.

Eğer gerçek bir nüfus oranı olmuş olsa bu rakamın çok daha düşük olduğunu öngörmek de sanırım yanlış olmaz..

Nitekim de bundan zerre kadar kuşkum yoktur. Bu ülkede nüfus bilinmiyor.

Kimse bana 380 bin martavalını da okumasın. Zira hissedilen sayının bu olmadığını herkes biliyor.

Dolayısıyla bilinmeyen bir nüfus üzerinden de hangi alan olursa olsun yapılan istatistiki bir çalışma  gerçek verilere dayandırılmıyor.

El yordamı ile ortaya bir şeyler konsa da bu gerçeklerle bağdaşmıyor ki sanırım bunu hepimiz çok iyi biliyoruz..

Diğer Haberler

Başa dön tuşu