KıbrısManşetSağlıkSiyaset

Herkes aynı olmak zorunda değil…

İnsanları düşüncelerinden dolayı yargılamak yerine, onların bu düşüncelerine katılmasak bile, onlara saygı duymak bir insanın en büyük meziyetidir

İnsanların elbette kişisel düşünceleri vardır ve hep olmalıdır.

Kimse kimseyle aynı düşünceye de sahip olmayabilir.

Ve elbette herkesin inandıkları, önemsedikleri, değer verdikleri, duruşu, oturuşu, üslubu, aksanı farklıdır.

Kimse kimseye benzemek, benzetilmek zorunda da değil.

Ve kimse kimseyi sevmek zorunda da değil.

Bütün bu farklılıkları zenginliğe dönüştürmenin tek yolu da saygıdır.

Saygının olmadığı  yerde, düşünce zenginliği de olmaz.

Önceki gün çok değer verdiğim bir dostum beni aradı.

Telefonu açar açmaz sitemkâr bir tonla, abi sana filanca yerde selam verdim, selamımı almadın dedi.

Ve küs müyüz diye sordu!

Çok şaşırdım tabii..

Muhakkak görmedim, farkında bile değilim dedim.

Ve niye küs olalım diye sordum!

Aldığım cevap karşısında da kahkahayı patlattım.

Değerli dostum diyor ki, senin sosyal medyada profil fotoğrafında

” UNITED FEDERAL CYPRUS” yazıyor,  benimse “KIBRIS’TA 2 EŞİT HALK 2 EŞİT DEVLET” yazıyor..

E diye sordum?

Normal çünkü bu..

Ben sandım ki ondan bana selam vermedin dedi..

Ne münasebet dedim…

Değerli dostlar, birbirimizle aynı düşünceye sahip olmaya biliriz.

Bu son derece doğaldır.

Ve bu  bizi asla düşman yapmaz.

Dostluklarımızı geriye götürmez.

İlişkilerimizi zedelemez.

Ortak paydalarımızı değiştirmez.

Kimse kimsenin düşüncesini benimsemek zorunda değil.

Kaldı ki aile içerisinde de zaman zaman farklılıklar olabilir.

Hatta her zaman farklı düşüncelere sahip olunabilir.

Lakin bu bir ailede saygıyı, sevgiyi ortadan asla kaldırmaz..

Bilakis farklı düşünceler, farklı duruşlar insana zenginlik katar.

İnsanları düşüncelerinden dolayı yargılamak yerine, onların bu düşüncelerine katılmasak bile, onlara saygı duymak bir insanın en büyük meziyetidir.

Bu insan olmanın bir gereğidir.

İşte tam da bu nedenle düşüncelerimiz farklı da olsa günün sonunda bizi birleştiren ortak paydaları gün yüzüne çıkarmamız gerekiyor.

Aynı evi paylaşmak, aynı mahalleyi, aynı kenti, aynı coğrafyayı paylaşmak gibi..

Kimseyle aynı olmak zorunda değiliz.

Biz insanız..

Tornaya sokulacak ve diğer taraftan çıkarılacak materyal değiliz hiçbirimiz.

Bireysel tercihlerini başka insanları incitmeden, başkalarına zarar vermeden seçebilecek durumdadır her bir birey..

İnsanların elbette  kendilerine has duruşları, düşünceleri, hayata bakış açıları, siyasi tercihleri olacaktır. Kimsenin haddine de değildir bir insanın tercihlerini sorgulamak, ya da sorgulamaya tabi tutmak.

Bu tartışmaya açık bir konu da değildir.

Dolayısıyla nereden gelirse gelsin, sebep ne olursa olsun kimse kendinden farklı düşünen bir başka kimsenin veyahut da kesimin dayatmalarına, hakaretlerine maruz bırakılamaz. Kimse kimseye kendi yaşam tarzını, kendi siyasi duruşunu empoze edemez.

Bir kişi diğerinin düşüncelerine katılmayabilir, hatta o kişiyi  sevmeyebilir, bu kimseye karşısındaki insanı görüşü duruşu, yaşam tarzı ne olursa olsun  aşağılama, ahlak, terbiye ve had sınırlarını aşma hakkını vermez.

Velhasıl ne beni arayan ve sitem eden değerli dostuma,

ne de diğer dost ve tanıdıklarıma ve hatta hiç tanımadıklarıma sırf benden farklı düşünüyorlar diye cephe alacak değilim.

Bilakis bunu kültürel bir zenginlik addederim.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu