İster camii ister kilise olsun…

Güneyde kundaklanan caminin faili Müslüman Suriyeli bir göçmen çıktı!

Başbakan Faiz Sucuoğlu : “1963 yılından başlayarak Türk ve Müslüman halka yönelik Güney Kıbrıs kökenli yapılan bu gibi tehditkar saldırılar,  Rum tarafında egemen olan faşist ve saldırgan zihniyetin  geçmişteki uzantılarının hala Rum toplumu içinde var olduğunun ve her daim var olacağının en bariz göstergesidir.“

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: “Bu operasyon karşılıksız kalmayacak, mabetlerimiz üzerinde bu tür sabotajlara gitmeyiniz. Bu tür sabotajlara gitmenizin bedelini çok ağır ödersiniz”

Demek ki anlık refleksler ve anlık tepkiler yerine konunun önce belli bir noktaya gelmesini beklemek gerekiyor.

Tıpkı burada olduğu gibi.

Velhasıl Larnaka’da yapılan camii saldırısının Suriyeli evsiz biri tarafından yapıldığı ortaya çıktı. Cami imamı evsiz Suriyeliye “burada kalamazsın, buradan git” deyince kızan bu zat camiyi yakmaya çalışmış. Bu arada Suriyeli bu kişinin KKTC’den kaçak yollarla Güney Kıbrıs’a geçtiği iddiaları da var. En azından polisine verdiği ifade bu yönde.

Yani ortada Rum-Türk gerginliği yok.

Provokasyon yok.

Maksatlı olarak camiye zarar vermek isteyen ise Suriyeli bir Müslüman.

Camii ve Müslümanların ibadet alanı olduğu için de birileri zarar vermek istememiş, yani bu anlamda bir kasıt yok.

En azından Müslüman Suriyeli göçmenin Rum polisine verdiği ifadeden bunu anlıyoruz.

Peki şimdi ne olacak?

Bilmeden, anlamadan diplomasiden uzak siyasetle bağdaşmayan tehditvari yapılan onca açıklamayı nereye koyalım?

Elbette hiç bir yere.

Kıbrıs’ın bütününde, ister güneyde olsun ister kuzeyde. İster kilise olsun, ister camii..

Hiç fark etmez hepsi de bizim kültürümüzün mirasıdır. Hepsi de insanlığın ortak ve evrensel değerleridir, ve bizler bu gibi yerlere çok çok iyi bakıp korumalıyız ki, gelecek nesillere bunu devredelim.