Avrupa Parlamentosu Üyesi Prof. Dr. Niyazi Kızılyürek, Kıbrıs sorununun geleceğiyle ilgili Kıbrıslı Türklerin Avrupa Birliği ile ilgili ilişkileri ve karma evlilikten oluşan kimliksiz grubuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
“TÜRKİYE VE YUNANİSTAN İLİŞKİLERİ DEPREMDEN SONRA DOSTLUK DÖNEMİNE İLERLİYOR”
Prof. Dr. Niyazi Kızılyürek, “Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 25 Mart Yunanların Milli Bağımsızlık Günü’nü kulayacak kadar bu dostluk ileriye gitti” dedi.
Niyazi Kızılyürek, Uluslararası Denizcilik Kuruluşu’nun başına bir türkün gelmesi gerektiğini öneren Yunanistan ile Türkiye ilişkisinin bu noktaya kadar yeni açılımlar geldiğini söyledi.
“NİKOS HRİSTODULİDİS, CUMHURBAŞKANI SEÇİLDİĞİNDEN İTİBAREN AVRUPA BİRLİĞİ DAHA AKTİF”
Türk ve Yunan ilişkilerindeki yumuşama döneminin önemli olduğuna değinen Kızılyürek, “Sayın Hristodulidis’in Avrupa Birliği daha aktif devreye girsin dediği nokta inandırıcı gelmiyor” dedi.
Avrupa Birliği, Türkiye ilişkilerinden yaralanarak Kıbrıs sorununun çözümüne AB’yi yandaş edebileceği söyleyen Hristodulidis’e karşın Kızılyürek, seçimlerden sonra Türkiye, batı ile daha iyi ilişki kurmak zorunda olacağını belirtti.
“AMERİKA İLE İLİŞKİLER KURMAK KIBRIS SORUNUNUN ÇÖZÜMÜNE KATKI SAĞLAYAMAZ”
Türkiye’nin Avrupa Birliği’nden tam üyelik talebi istemediğine işaret eden Kızılyürek, “İstediğimiz şey bellidir, Gümrük Birliği’nin yenilenmesi ve vize serbestisi gibi talepler var. Bu talepler üzerine Hristodulidis AB’nin Kıbrıs sorununun çözümünü koyamaz” ifadelerine yer verdi.
“KALICI BİR ÇÖZÜME YÖNELMENİN ŞU ANDA KOŞULLARI OLDUĞUNU DÜŞÜNMÜYORUM”
‘Güven Artırıcı Önlemler’in gündeme gelmesini beklediklerini kaydeden Kızılyürek, “Türkiye’nin Avrupa Birliği’nden talepleri karşılanabilir. Gümrük Birliği, vize ve buna karşılık Kıbrıs’ta doğal gaz alanında iş birliği çok önemlidir” dedi.
“KKTC’NİN TANINMASINI HİÇBİR ŞEKİLDE İMKAN DAHİLİNDE GÖRMÜYORUM”
Çözüme doğru giderken, eski Kıbrıs Rum lideri Nikos Anastasiadis’in cesaret edemediğini belirten Kızılyürek, “Anastasiadis korkarak geri döndü, bu bir tepki politikasıdır. Ama kimse kalıcı bir politika olacağını bilemezdi” ifadelerini kullandı.
(Kıbrıs Postası)
