ManşetSpor

Kocatepe

Sporumuzun şu andaki gemileri de Dost Kuvvetler tarafından iletişimsizlik nedeniyle ha bire vurulmakta. Hayırlısı bakalım

11 Şubat 1959’da Zürih’te ve müteakiben 19 Şubat 1959’da Londra’da imzalanan İngiltere, Türkiye, Yunanistan ve Kıbrıs’taki Rum ve Türk liderler tarafından imzalanan antlaşmaları eskiler bilir. Sonuçta ne mi oldu? Sonuçta 16 Ağustos 1960’ta kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurumsal zemini ve de anayasa ilkeleri kabul edilmiş oldu.

Arkasından da bildik Kıbrıslı Türklere uygulanmaya başlayan ambargolar ve de getto merkezli türlü türlü aşağılamalar. Neymiş? ‘Akdeniz’de birçok Yunan Adası varmış ve bunlardan da biri Kıbrısmış’ merkezli kaşınan Yunan Cuntası ve de elinde Türk bayrağı ile Kaymaklı’da artistik yapan Nikos!

Öldürülen birçok ulusalcı Rum ve de Türk ile birlikte Karaoğlan’ın o meşhur sözleri; “Adaya sadece Türklere değil, Rumlara da barış ve huz’ru getirmek için gidiyoruz” diye çıkarmayı açıklamıştı rahmetli Bülent Ecevit. E’ee, e’eesi sonuçta 74 Mutlu Barış/Mutsuz Savaş Harekâtı başlamıştı.

Kocatepe, Adatepe ve Mareşal Fevzi Çakmak adlı Türk savaş gemileri Girne açıklarına demirlemişlerdi. “12 gemilik Yunan konvoyu Rodos’tan Baf’a doğru yola çıktı” istihbaratı gelince komutan bölgeye intikâl için emir verdi. Hemen hazırlandılar ve yola çıktılar yavrucaklar. Sonrasında da o bölgeye bi’baktılar ki ortada kimsecikler yok. Bir anda Türk jetleri belirdi semâda.

Türk pilotlarına verilen bilgiye göre Yunan donanması gemilerine Türk bayrağı çekiyor ve telsizden Türkçe konuşarak hile yapıyorlardı. Bu durum için gencecik pilotlara “Sakın ola aldanmayın” emri verilmişti. Hâl böyle olunca Türk gemilerinden “Türküz, sakın ateş etmeyin” çığlıklarını pek de takmadı pilotlar, zira o bölgede “Türk savaş gemileri konuşlanmıştır” bilgisi gelmemişti. Çatır çatır vurdular güzelim savaş gemilerini. İlk darbeyi Kocatepe almıştı. Arkasından da Adatepe ve Mareşal Fevzi Çakmak bombalanmıştı. Bomba yüklü Kocatepe’de çıkan yangın sonucu gemideki komutan; “Gemiyi derhâl terkedin” emrini vermişti. Yavrucaklar hemen suya atladılar. Bu arada boynunda telsiz asılı olan Muhabere (Haberleşme) Subayı Necati Gürkaya üzerindeki ağırlıktan dolayı dibe batmıştı bile, rahmetle. Türk jetleri bu arada ha bire bombalamaya devam ediyordu. Adatepe ve Mareşal Fevzi Çakmak ağır aksak bir şekilde Mersin’e ulaşmayı başarmıştı ama Kocatepe’deki personel için durum çok vahimdi. Bir kısmı denize canlı girdi ama maalesef rahmetle kayboldu.

Bilanço mu? Tam tamına 54 şehit! Haber, “Jetlerimiz Yunan donanmasına ağır kayıplar verdirdi” diye verildi ama beş gün sonra acı gerçek ortaya çıktı. ‘İletişimsizlik veya yanlış haberleşmeden dolayı’ o bölgede herhangi bir Yunan gemisi yoktu. Hâliyle vurulan tek bir Yunan gemisi de olmamıştı. E Konvoy ile ilgili doğru bilgi de sonradan ortaya çıktı. Sadece 12 askeri kamyon Rodos’tan Kıbrıs’a gelmek üzere gemiye yüklenmişti.

Sonuç mu? Sporumuzun şu andaki gemileri de Dost Kuvvetler tarafından iletişimsizlik nedeniyle ha bire vurulmakta. Hayırlısı bakalım.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu