KıbrısManşetToplum

Koopbank 63’üncü yılını kutluyor. “Nesilden nesile hep daha iyiye”

Koopbank 63’üncü kuruluş yıl dönümünü kutluyor. 9 Eylül 1959 tarihinde 196 Türk kooperatifinin ortaklığıyla kurulan banka, bugün ülkemiz bankacılık sektörünün en tepesindeki finansal kuruluş olma özelliğini sürdürüyor

Koopbank 63’üncü kuruluş yıl dönümünü kutluyor. 9 Eylül 1959 tarihinde 196 Türk kooperatifinin ortaklığıyla kurulan banka, bugün ülkemiz bankacılık sektörünün en tepesindeki finansal kuruluş olma özelliğini sürdürüyor.

Koopbank Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Kemal Ataman, Koopbank’ın 63’üncü kuruluş yıl dönümü nedeni ile yaptığı açıklamada, 9 Eylül 1959’da tek şube ile kurulan bankanın ülke geneline yaygın 20 şubesi, gerek mevduat ve kredi hacmi gerekse bilanço büyüklüğü ile Kuzey Kıbrıs bankacılık sektöründe ilk sırada yer aldığını kaydetti.

Koopbank’ın bankacılık sektörünün tek başına beşte birine yakınını temsil ettiğine dikkat çeken Ataman, 19 milyar Türk Lirasına yaklaşan bilanço büyüklüğü, 1.3 milyar Türk Lirası öz kaynakları ile bankanın KKTC ekonomisi içindeki önemi ve toplum nezdindeki yerinin net bir şekilde ortada olduğunu belirtti. 145 bini aşan ve çoğu kooperatif gönüllüsü sadık bir müşteri portföyüne sahip olduklarını belirten Genel Müdür Ataman, bankanın kurulduğu ilk günden itibaren halkıyla birlikte bu topraklara sahip çıkan, geleceği birlikte büyüten bir aileyi temsil ettiği söyledi.

“KOOPBANK’IN VARLIĞI KUZEY KIBRIS İÇİN ELZEM”

Koopbank’ın 63 yılı geride bırakarak emin adımlarla, güçlü ve sağlam bir şekilde ilerlediğini vurgulayan Ataman, “yaşanan ekonomik, sosyal ve kültürel süreçlere, teknolojik değişimlere, dönüşümlerine tanıklık eden bu banka, hep ülkesinin yanında olmuştur. Her dönem kendisine o günün şartlarında önemli bir fonksiyon yüklenmiştir ve yüklenen tüm bu sorumlulukları eksiksiz yerine getirmiştir. Bunun değeri büyüktür. Bu nedenle Koopbank’ın varlığı bu ülke için, ekonomisi için son derece önemlidir.” dedi.

“Bize emanet edilenler Koopbank’a olan güvenin temsiliyetidir”

Koopbank’ın 1959’da kooperatiflerin ortaklığıyla kurulduğunu belirten Ataman, “Bugün KKTC’de faaliyet gösteren her kooperatif bizim üyemizdir, daha doğrusu bankamızın sahipleridir. Bu banka toplumun kalkınmasına kooperatifler aracılığıyla ve onlarla birlikte yön vermek misyonuyla kuruldu ve 63 yıllık süreç içerisinde kendi kültürel değerlerini, iş yapma tarzını, ekonomik misyonunu ve istikrarlı iş anlayışını koruyarak çok ciddi noktalara ulaştı” dedi. Toplum nezdinde Koopbank’ın güven ile özdeşleşen bir marka olduğuna ve bunun bir rastlantı olmadığına da dikkat çeken Ataman, ülkedeki mevduatın en büyük payına karşılık gelen 16 milyar Türk Lirasının Koopbank’a emanet edilmiş olmasının bankaya duyulan güvenin en büyük kanıtı olduğunu sözlerine ekledi.

“Bütün özkaynağını bu ülkeden kazanmış bir banka olarak ülkemize KARŞI sorumluluklarımızı iyi biliyoruz”

Ülkenin son iki buçuk senedir gerek pandemi nedeniyle gerekse ekonomik olarak zorlu bir dönemden geçtiğine dikkat çeken Ataman, “Ne ticari hedeflerimiz, ne de kârlılık isteğimiz ülkemizin ve onun insanının menfaatlerinin üzerinde olamaz, yıllardır içinde yoğrulduğumuz kooperatif kültürü bizlere bunu aşılamıştır” dedi. Koopbank’ın şimdiye kadar tüm imkânlarını, kaynaklarını, tecrübelerini ve birikimlerini hep ülkenin ekonomisinin yararına kullandığı söyleyen Ataman, “Bizim yaklaşımımız toplumun sadece refahını paylaşmak değil, zorluklarını da paylaşmaktır. Bütün öz kaynağını bu ülkeden kazanmış bir banka olarak bu ülkeye olan borcumuzu, sorumluluklarımızı iyi biliyoruz” dedi. Zor dönemlerde sergilenen yaklaşımların kimin bu ülkeye ne kadar bağlılığının olduğunu ortaya çıkardığını belirten Ataman, “ödeme gayreti içinde olduğunu hissettiğimiz, bir başka deyişle iyi niyetli tüm müşterilerimiz bizden ne destek istemişlerse tüm imkânlarımızı seferber ederek yerine getirdik.  Müşterilerimiz bizim hangi durumda, nasıl davrandığımızı, içinde buldukları süreçten banka olarak hiçbir zaman fayda sağlamaya çalışmayacağımızı biliyorlar. Kurulduğumuz günden beri süregelen bu samimi yaklaşımımızın değerini, önemini hissettiklerine inanıyoruz. Bizi olumlu yönde ayrıştıran da budur” dedi.

“Kazancımız ülkemizin kazancınadır”
2021 sonu ve 2022’nin ilk yarısındaki finansal veriler üzerinden değerlendirme yapan Ataman, 2021 yılı için temel bütün kalemlerde, büyüme, kârlılık, aktif kalitesinin korunması ve sermaye yönetimi açısından belirlemiş oldukları hedeflerle tutarlı sonuçlar elde ettiklerini belirtti. Bankanın aktif kalitesi açısından da olumlu yöndeki ilerlemesini sürdürdüğünü ifade eden Ataman, geçmişten gelen bazı sorunlu kredilerin teker teker peşine düşülerek tahsili yönünde büyük yol kat edildiğinin altını çizdi.

2022’nin ilk altı aylık finansal sonuçlarına ilişkin olarak da Koopbank’ın sektör içindeki lider pozisyonunu ve yıllardır süregeldiği şekilde yüzde 20 seviyesinde sağlıklı bir sermaye yeterlilik rasyosunu koruduğunu kaydetti. Ataman, “Öz kaynak büyüklüğümüz ve sermaye yeterliliğimiz toplumdan aldığımızı toplumla paylaşma, bu ülkeye katkı sunma yönündeki yaklaşımımızın devamı açısından bizim için çok önemlidir, değerlidir. Başarılı sonuçlarımızda her alanda benimsediğimiz sağduyulu, dengeli ve kısa dönem getirilere odaklanmak yerine, uzun vadeyi esas alan vizyonumuzun önemli payı olduğuna inanıyorum” dedi.

Kredilerdeki daralmanın bu özel dönemde normal karşılanması gerektiğini ifade eden Ataman, ekonominin çarklarının istenilen şekilde dönmeye başlamasının birçok sektörde belli bir süre daha alacağını ve bu süre zarfında hep beraber bu sıkıntıları paylaşarak aşmak zorunda olduklarını, gerek avantajlı krediler gerekse yapılandırmalarla piyasayı desteklemeyi sürdüreceklerini dile getirdi.

Yıllardır öncelikli hedefleri olan kamunun bankaya olan borçlarının ödenmesi konusunda da somut adımlar atıldığına dikkat çeken Ataman, “Son üç yılda devletimiz 550 milyon Türk Lirası ödeme yaptı, daha da önemlisi ödemeler artık bir rutin çerçevesinde devam etmektedir. Kamu borçlarına yapılacak olan her tahsilat sonuçta bu toplumun daha ileriye doğru gelişmesi için yatırıma dönüşecek, halkımızın ihtiyaçlarını çok daha uygun maliyetli krediler ile sağlamak yönünde önemli bir destek olacaktır.  Kazancımız ülkemizin kazancınadır” şeklinde konuştu.

“Dijitalleşme ve teknolojiyi en doğru şekilde kullanma konusunda sektöre liderlik EDİYORUZ”

Genel Müdür Kemal Ataman, yeni iş modelleri üreterek değişen koşullara adapte olma, teknolojiyi çok etkin şekilde kullanma ve öncülük etme konusunda da geleneksel olarak ayrıcalıklı bir konuma sahip olduklarını; ülkedeki ilk yerel ATM olan KOOP24’lerden başlayarak, telefon bankacılığında, internet bankacılığında neler yapıldıysa, şimdi de en yenilikçi, en hızlı ve en kolayı sunacak şekilde teknolojiye yatırımlarını aralıksız sürdürdüklerini söyledi.

Küresel ekonomideki bilinen tüm değerleri değiştirecek şekilde dünyanın hızla dijitalleştiğine dikkat çeken Ataman, Koopbank’ın sektördeki kılavuz rolünü bu alanda da sürdürdüğünü söyledi.  Genel Müdür Ataman, bu yıl içinde yeniledikleri “KOOP CEP” mobil bankacılık uygulamasının hem görünümü hem de marifetleriyle olağanüstü bir beğeni kazandığını söyledi.  Ödeme sistemleri alanında da sektörde söz sahibi bankalardan biri olduklarını, mobil cüzdan uygulaması ‘HEPi’ ile ülkeye yepyeni bir ödeme yöntemi kazandırdıklarını ifade eden Ataman, “Artık kartsız çözümlere odaklanılan bir dönemdeyiz, birçok bankacılık hizmetinde ıslak imzaların atılmayacağı, iş döngülerinin dijital platformlar üzerinde gerçekleşeceği bir bankacılığı kendimize hedef seçtik ve buna örnek olacak ürün ve hizmetleri müşterilerle buluşturacağız” dedi. Ataman, Millî Eğitim Bakanlığı ile ortaklaşa yürüttükleri “Öğrenci Dostu Ada” projesi kapsamında da yüzlerce öğrenciye ‘HEPi Student’ mobil cüzdan uygulamasını ve öğrenci banka kartı olan ‘Ada Kart’ı sunduklarını belirtti.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu