Korkarım ki savaş kaçınılmaz…
Erçakıca, GIYNIK'a yaptığı değerlendirmelerde Kıbrıs’ta 'Kıbrıs Türk halkı' diye bir halkın yaşadığının dikkate bile alınmadığını vurguladı.
GALİBA DÜNYA GERÇEKTEN DEĞİŞİYOR… Erçakıca, “Galiba o aşamaları geçtik. Ve galiba dünya gerçekten değişiyor. Belki de NATO’nun sonu geldi. Belki de artık NATO üyeleri de kendi aralarında çatışacak; sonuçta bu ittifak işe yaramaz hale gelecek, yeni ittifaklarla birlikte yeni bir dünya düzeni kurulacak” dedi.
KIBRIS SORUNU İÇİN HARCANAN ÇABA SANKİ SAHTEYDİ… Kıbrıs sorununun çözümü için harcadıkları çabaların da sahte olduğunu düşünen Erçakıca, “Bu destek, Türkiye’ye ve bize karşı bir düşmanlığı içeriyor. Bu durumda yapacak ne var? Onlara Kıbrıs’ta bizim gibi bir halkın yaşadığını anlatmaya çalışmak neye yarar?” dedi.
Meyil Avcan
Gazeteci Hasan Erçakıca, Amerika Birleşik Devletleri’nin bir yıl süreyle de olsa Güney Kıbrıs’a silah ambargosunu kaldırmasının ülkemiz ve Doğu Akdeniz üzerinde ne gibi etkiler bırakacağını GIYNIK’a değerlendirdi.
“Ne yazık ki, Doğu Akdeniz’i paylaşma kavgası çok tehlikeli bir duruma geldi” diyen Erçakıca, özellikle bölge dışı Amerika Birleşik Devletleri ve Fransa gibi güçlerin bölgeye müdahale etmelerinin tehlikeyi oldukça artırdığını vurguladı.
Erçakıca, sorunun bölgesel çapta kalmış olsaydı, yüzyıllar boyunca birlikte yaşamış ve yaşayacak olan devletlerin kamuoyu baskısı ile de sıcak çatışmalardan uzak durmaya çalışacakları düşüncesinde olabileceğimizi kaydetti.
Gerginliğin tırmanmaya başladığı ilk zamanlarda, Yunanistan ve Türkiye gibi iki NATO üyesinin sıcak bir çatışmaya girmemiş olacağını söyleyen Erçakıca, NATO’nun ‘Ağababası’ ABD’nin bunu önleyeceğini düşünüyor olacağımızı kaydetti.
“BELKİ DE NATO’NUN SONU GELDİ”
Erçakıca çarpıcı açıklamalarda bulunarak, “Galiba o aşamaları geçtik. Ve galiba dünya gerçekten değişiyor. Belki de NATO’nun sonu geldi. Belki de artık NATO üyeleri de kendi aralarında çatışacak; sonuçta bu ittifak işe yaramaz hale gelecek, yeni ittifaklarla birlikte yeni bir dünya düzeni kurulacak” dedi.
Doğu Akdeniz’deki gelişmelerin kendisinde ilk anda bu düşünceleri aklına getirdiğini söyleyen Erçakıca, diğer yandan da ABD ve Fransa gibi devletlerin Yunanistan’a ve Kıbrıs Rum tarafına verdikleri desteğin gerçekten ürkütücü olduğuna dikkat çekti.
Erçakıca, bu desteğin hiçbir uluslararası kural ile bağdaşmadığına vurgu yaparak, Kıbrıs’ta Kıbrıs Türk halkı diye bir halkın yaşadığını dikkate bile almadıklarının göstergesi olduğunu dile getirdi.
“KIBRIS SORUNU İÇİN HARCANAN ÇABA SANKİ SAHTEYDİ”
Bunca zaman Kıbrıs sorununun çözümü için harcadıkları çabaların da sahte olduğunu düşünen Erçakıca, sözlerine şöyle devam etti:
“Bu destek, Türkiye’ye ve bize karşı bir düşmanlığı içeriyor. Bu durumda yapacak ne var? Onlara Kıbrıs’ta bizim gibi bir halkın yaşadığını anlatmaya çalışmak neye yarar? Yunanistan’ın Doğu Akdeniz için hazırladığı haritayı savaşarak hayata geçirmeye karar vermişlerse Türkiye ne yapabilir? Balıkçılarına, “artık açık denizde avlanamazsınız” mı diyecek?”
Erçakıca son olarak Amerika ve Fransa’nın tavırlarının, kendilerine uzak denizlerde bir savaşı göze aldıklarını hissettirdiğini belirterek, Türkiye’nin bu savaştan kaçınabilmek için yapacak bir şeyi olmadığını ve bu durumda savaşın kaçınılmaz olduğunu üzülerek ifade etti.
