KTGB: Haber takibi bir gazeteci için en kutsal alandır

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın KKTC ziyaretini takip etmek üzere Cumhurbaşkanlığı sarayına giden sürekli basın kartı olmasına rağmen ve ziyareti izlemesine akreditasyon aracılığı ile izin verilen Gazeteci Serhat İncirli, “Cumhurbaşkanlığına girme izni olmadığı” gerekçesiyle içeriden çıkarıldı.

Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği (KTGB) konuyla ilgili yaptığı açıklamada “Muhalif gazeteci olsa bile haber takibi bir gazeteci için en kutsal alandır. Son derece kaba, nobran ve etik dışı adımı şiddetle kınıyoruz” ifadelerini kullandı.

KTGB’nin konuyla ilgili yapmış olduğu açıklamanın tamamı şu şekildedir:

“Demokrasi ve çok seslilik, ülkemizde asla vazgeçemeyeceğimiz unsurdur.

Cumhurbaşkanlığı’nca duyuru yapılarak, ziyarete akredite olmak isteyen gazetecilere çağrı yapıldı.

Serhat İncirli de bu çağrı üzerine akreditasyon prosedürünü tamamlayarak Cumhurbaşkanlığı’ndaki işlemlerini gerçekleştirdi.

Sarı basın kartı sahibi İncirli, aynı zamanda sürekli basın kartına da sahiptir. Fikirleri bilinmekte, Cumhurbaşkanlığına muhalif duruşu ise gizli değildir.

Tüm bunlar bilinmesine rağmen, haber takibi bir gazeteci için en kutsal alandır.
Ziyareti izlemesine akreditasyon aracılığı ile izin verilen Serhat İncirli, hiçbir etiğe uygun olmayacak bir şekilde Cumhurbaşkanlığı avlusundan dışarıya atılmıştır.

Polislerin “dışarıya çıkın” ikazı üzerine hiçbir itirazda bulunmayan arkadaşımız İncirli, haber yerini terk etti.

Bu son derece kaba, nobran ve etik dışı adımı şiddetle kınıyoruz.
Sürekli basın kartı sahibi bir gazeteci, maaşlı Cumhurbaşkanlığı bürokratlarının oyuncağı değildir.

İncirli’nin ziyareti izleme izni, bizzat Cumhurbaşkanlığı basın ekibi tarafından verilmiştir. Bunun ötesinde bu tavır, kabadır, etik dışıdır, kişi hak ve özgürlüklerinin ihlâlidir.

Sarı basın kartı sahibi olmayan, KKTC vatandaşı olmayan, hatta kamuda memur olup gazetecilik mesleğinin arkasına sığınanların izlemesine izin verilirken, İncirli’nin önce izin verilip, sonra kapı dışarı edilmesi hepimizi derinden üzmüştür.

Her türlü etik değeri ayaklar altına alan ve adeta tek adam zihniyeti ile hareket eden sayın Ersin Tatar ve ekibini bu aciz, kaba ve etik dışı davranışından dolayı şiddetle kınıyoruz”