Türkiye Cumhuriyeti’nde ekonomi yönetiminin kur artışını önlemeye yönelik çabalarıyla, hacmi 1,5 trilyon TL’ye dayanan KKM’nin cazibesi kalmadı. Tasarruf sahipleri alternatif arayışında
KUR FARKINDAN GELİR ELDE EDİLEMEDİ
Doların bir süredir 18,60 lira seviyelerinde stabil bir seyir izlemesi, Türkiye’de Kur Korumalı Mevduat (KKM) sahiplerini olumsuz etkiledi. Hacmi 1,5 trilyon TL’ye yaklaşan KKM, son birkaç aya kadar TL’nin döviz karşısında değer kaybı fazla olduğu için yatırımcılara belirli bir düzeyde getiri sağlıyordu. Ancak, kamu kontrolü ile son birkaç aydır gelişmelere tepkisiz kalan döviz kurları bu durumu değiştirdi. Temmuzda tasarrufunu KKM’ye geçiren yatırımcılar kur farkı geliri elde edemedi. Enflasyona karşı koruyan bir enstrüman olmaktan uzaklaşan KKM’de vadesi gelen yatırımcılar hesaplarını yenilemeleri halinde 3 ay sonra kurda gözetecekleri seviye 19.25 lira olarak hesaplanıyor.
BANKALAR YARIŞA GİRDİ
Dolar en az 19,88 lira seviyesine yükselirse kur farkı elde edilebilecek. Aksi durumda şirketlerin elde edeceği mevduat faizi oranı yüzde 6,75’te kalacak. Adeta yarışa giren bankalar mevduata çok daha yüksek faiz veriyor. Kamu bankaları TL mevduata yüzde 26 faiz vermeye başladı. Özel bankalarda ise yüzde 27-28 oranları söz konusu. Bu faiz oranları da her ne kadar enflasyonun çok altında olsa da kur farkı olmadığı takdirde KKM’den elde edilen faize göre düşünüldüğünde daha cazip gözüküyor.
TASARRUFA DEĞİL HARCAMAYA TEŞVİK
Yatırımcının kur artışlarının düşük olması nedeniyle dövize dönme olasılığının düşük olduğunu, bir miktar tasarrufun borsaya gidebileceğini dile getiren uzmanlar, yeterli kaynağa sahip olanların gayrimenkul ve otomobile, daha düşük tasarruf sahiplerinin ise yüksek enflasyon beklentisi devam ettiği düşünüldüğünde harcamaya yönelmelerinin mümkün olduğunu belirtti.