Yapılan açıklamada ilk olarak bu zamana kadar söz konusu cinayetin aydınlatılması için gerekli adımların atılmamasının ‘hukuksuzluğun bir kanıtı’ olarak değerlendirilirken, AİHM kararında bulunan ‘yetersiz araştırma’ ifadesine de işaret edildi.
Yapılan açıklamada, son dönemde söz konusu cinayetin yeniden gündeme gelmesi ile ilgili sorumluluk makamında yer alan kişilere seslenilerek, “bu kirli ve alçakça yapılan suikastın faillerinin bulunması doğrultusunda soruşturmanın Polis Genel Müdürlüğünce tekrar açılması için ivedilikle göreve davet ediyoruz” denildi.
Vakıf tarafından yapılan açıklama şu şekilde:
“Barış insanı, gerçek yurtsever Sevgili Kutlu Adalı’yı katlederek, canımızı alan, yaşamımızı mahveden ve acı çekmemize neden olan suç odaklarının bugüne kadar verdiğimiz mücadelelerde ortaya çıkarılmaması hukuksuzluğun bir kanıtıdır. Siyasi cinayete kurban verdiğimiz biricik değerimizin öldürülmesi sonrası birçok bilgi ve kanıt yok edilmesine rağmen 1997 yılında AİHM’ye açtığımız davada, tüm kanıt ve bulguların ortaya çıkarılması doğrultusunda yaklaşık 8 yıl aktif çaba ve olağanüstü mücadelemizle geçmiştir. AİHM 31/Mart/2005 yılında verdiği kararda cinayet sonrası yapılan soruşturmaların yetersiz olduğu ve ölümü etkin bir şekilde araştırılmadığını ortaya koyarak lehimizde karar vermiştir. Buna rağmen gerekli kurumlar görevlerini ifa etmemişlerdir. Sorumluluk ve ilgi duyanlar AİHM dosyalarını, tutanaklarını ve verilerini internetten inceleyebilirler.
Son dönemde ortaya sürülen iddiaları, demokrat, dürüst ve cesur hukukçuların, milletvekillerin, gazetecilerin, sivil toplum kuruluşlarının da araştırmasını ve konunun takipçisi olmalarını can-ı gönülden diliyoruz. Özellikle sorumluluk makamında yer alan Sayın Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Başsavcıyı bu kirli ve alçakça yapılan suikastın faillerinin bulunması doğrultusunda soruşturmanın Polis Genel Müdürlüğünce tekrar açılması için ivedilikle göreve davet ediyoruz. Bu her şeyden önce onurlu bir yaklaşım ve insan olma mücadelesidir.
Kamuoyunun dikkatine saygıyla sunarız.”
