KıbrısManşetSpor

Moso ve Mehmet Çıldır

Moso nasıl ki, 30 metreye ulaşan bir büyümeyi ayakta tutabilmek ve devrilmemek için tüm gücünü alt yapıya, köklerinin gelişimine veriyorsa, bizim de futbolumuzda beklediğimiz niteliksel sıçramayı sağlayabilmek, sportif, iktisadi ve mali gelişime ulaşabilmek için Moso gibi alt yapımıza (köklerimize) yatırım yapmamız gerekiyor

Uzakdoğu’da bataklıklarda çok zor yetişen, ancak çok değerli bir bambu ağacı var. Adı da Moso. Dikildikten sonra ilk beş yıllık süre içinde, en ideal şartlar altında bile gözle görülür hiçbir gelişim göstermez. Başlangıçta yaklaşık 75 cm’lik bir fidan olarak toprağa dikilen bu ağaç, 5 yılık bir süreden sonra sihirli bir el dokunmuş gibi, birden bire günde 40-45 cm kadar büyümeye başlar. Nihayet 6 hafta içinde yaklaşık 27 metrelik boyuna ulaşır. Boyu 30 metreyi de geçen Moso ağaçları da varmış. Moso ağacının duruyormuş gibi yapıp birden bire hızla büyümesinin sebebi, toprağa sabırla saldığı yüzlerce metrelik kökleriymiş.

Moso’nun beş yıllık süre içinde hiçbir gelişim göstermeden varlığını devam ettirmesinin temel sorunu, gelişim için gereksinim duyduğu gerekli minerali yeteri kadar sağlayabileceği toprağı bulamamasıdır. Bataklık denebilecek derece sulak topraklarda ve çok yoğun yağış alan bölgelerde yetişen Moso, akan suların beraberinde götürdüğü minerallerin eksikliğini tamamlamak üzere uzun süre sadece kök salar. Saldığı yüz metrelerce uzunluğundaki kökleri sayesinde eksikliklerini tutunduğu toprak görünen zeminden tamamlar ve yılların kaybını dengeleyecek şekilde çok hızlı gelişir. Gerekli gelişim için geçirdiği evrimsel ve birikimsel süreç 5 yılın sonunda onda bir patlama yaratır ve günlük 40-45 santime kadarlık bir büyüme gerçekleştirir. Ve altı hafta içinde bu büyüme otuz metreye kadar çıkabilir.

Burdan çıkan ders mi? En zor koşullar altında bile mutlaka her canlı organizma, her örgüt, her kurum, her birey varlığını devam ettirebilmek için tüm gücüyle yaşama tutunma mücadelesi verir. Kendisini içinde bulunduğu zor koşullara hazırlar. İçinde bulunduğu ortamı yaşam alanına dönüştürür. Bulduğu zor koşulları kendi gelişimi için hazırlar ve gerekli hazırlıklarını yaptıktan sonra niteliksel gelişime yani patlamaya, devrime geçer ve tüm gücüyle toprakta, doğada, toplumda, piyasada ve örgütlerde kendi gelişimi için uygun ortamı yarattıktan sonra tam gaz yoluna devam eder.

Kısacası, Moso kendi gelişimini sabırla uzunca bir süreç içinde en iyi şekilde hazırlayarak sağlar. Bu gelişimi kaydedebilmek için uzun süre alt yapısına ağırlık verir. Hızlı büyümesini ve gelişim sonunda sağlayacağı 30 metrelik boyu ayakta tutabileceği yüz metrelerce kökü yerin altına salar ki, bir rüzgarda, bir krizde devrilmesin, ayakta kalsın.

Moso nasıl ki, 30 metreye ulaşan bir büyümeyi ayakta tutabilmek ve devrilmemek için tüm gücünü alt yapıya, köklerinin gelişimine veriyorsa, bizim de futbolumuzda beklediğimiz niteliksel sıçramayı sağlayabilmek, sportif, iktisadi ve mali gelişime ulaşabilmek için Moso gibi alt yapımıza (köklerimize) yatırım yapmamız gerekiyor. Bu iş için sabır ve zaman gerekiyor. Ama her şeyden önemlisi de alt yapıya bütçeden pay ayırmak gerekiyor.

İşte tam da bu süreçte Moso’nun hikâyesini okurken Gönyeli Başkanı Sayın Mehmet Çıldır ve Yönetimi’nin hafta içi Akademi’ye ilişkin performans yönetimi, eğitim, öğretim ve tesisleşme merkezli müthiş bir proje lansmanına şahit olduk. Kutlarız âziz dostum. Destek vermek lâzım.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu