Gelin bugün bunu hep birlikte anlamaya çalışalım..
Tarih 21.12.2010
O günkü gazetelere yansıyan haber ise şu!
” KKTC Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı, THY ile 10 özel şirket, KKTC’de kurulacak yeni havayolu şirketi için 9 maddelik mutabakat metni imzaladı.
KKTC Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı adına Bakan Hamza Ersan Saner, “Bu KKTC için çok ciddi bir dönüm noktası. Çünkü bizlerin şu anda sahip olduğu avantaja dünyadaki ve ya Avrupa’daki birçok ülke sahip değildir” dedi. Yapılan mutabakata göre, yeni havayolu şirketinin yüzde 60’ı özel sektör, yüzde 30’u KKTC devleti, yüzde 10’u ise THY’ye ait olacak. Yedi üyeden oluşacak havayolu şirketinin yönetiminde, ilk 5 yılda dört THY, iki özel sektör, bir de devlet temsilcisi olacak. Protokole göre, yedi üyeli yönetim kurulunun dört üyesinin yanında Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdür de THY tarafından atanacak.
Yeni havayolu şirketine hissedar olmak için alınmak istenen hissenin karşılığının yüzde 25’inin, iki iş günü içerisinde bakanlık tarafından belirtilecek hesaba yatırılması gerekiyor. Yeni şirketin hisseleri 100 bin dolardan satılıyor.”
Peki sonuç?
Yıl 2021, ortada böyle bir havayolu şirketi yok.
Lakin bu yalanın üstünde günlerce politika yapan kişi bugün ülkenin Başbakanıdır..
Elbette yakışır, ve elbette başbakanımıza güvenimiz tamdır!!
Devam ediyoruz!
Tarih 14 Haziran 2017
O günkü gazetelere yansıyan haber ise şu..
Emrullah Turanlı’dan “rüşvet” iddiası!
” Ercan Havalimanı Sözleşmesi’nin 4 yıl daha uzatılması tartışmaları ile gündeme gelen Ercan Havalimanı’nı işleten iş insanı Emrullah Turanlı, UBP Milletvekili ve Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’nun Ulaştırma Bakanı olduğu dönemle ilgili “benden zorla para istedi” iddiasında bulundu.
KKTC’de yayın yapan Yeni Düzen Gazetesi’ne konuşan Emrullah Turanlı “Ben bu havalimanı ihalesinin aldığımdan beri, Kıbrıs’taki bazı siyasetçiler benimle uğraşma yolunu seçti. Başta Tahsin Ertuğruloğlu olmak üzere bana bunu yaptılar. Ben bu adamların taraftarı olamadım” dedi.
“Ertuğruloğlu, o zaman Ulaştırma Bakanı idi, Sayın Bakan Ertuğruloğlu beni makamına çağırarak tehditle 12 milyon Euro’yu ayda 200 bin Euro taksitle arkadaşı Ömer Elmas’a denetim parası adı altında ödememi istedi” diyen Emrullah Turanlı bakan Ertuğruloğlu’nun kendisini engellemek için elinden geleni yaptığını savundu.”
Ve bir gün sonra dönemin Ulaştırma Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’nun iddialarla ilgili yanıtı geldi.
Tarih 15 Haziran 2017
“Ercan’ın işletmecisi Emrullah Turanlı’nın dünkü YENİDÜZEN’de yer alan iddialarına Dışişleri Bakanı, UBP Milletvekili Tahsin Ertuğruloğlu’ndan yanıt geldi. YENİDÜZEN’den Meltem Sonay ve Mert Özdağ’a konuşan Ertuğruloğlu, “Doğruyu yaptırtmayacaksınız. Çünkü yapılan yanlışta birileri menfaat sağlıyor. Yanlışın devamından nemalanıyorlar” diye konuştu.
“Önemli olan ona bu fırsatı tanıyan bizim kendi içimizdeki mekanizmadır, buna çanak tutan arkadaşlarımız. Bu işin içinde siyasette vardır, iş adamı da vardır, medya da vardır, hukukçu da vardır” “Daha ne oyunlar var! Böyle bir insan burada maalesef kendisine destek olan bir çevre de buluyor. Ne acıdır. Acı olan bu”
“Sanki Tahsin Ertuğruloğlu kendi para istedi, rüşvet istedi gibi bir algı yaratılıyor”
“Şok oldum söz konusu bile değildir, bu tam bir terbiyesizliktir. Asla böyle bir şey yok”
“Emrullah Turanlı’nın stili bu… Bana kaç defa ‘Emret Sayın Bakanım, ne arzu edersen, maddi, manevi’ diye konuşan bir adamdır bu… Eğer o hatayı yapıp beyefendinin söylediğini yapmış olsaydım bugün iyi çocuk olurdum belki…”
Peki ya sonuç?
Yıl olmuş 2021 adı bu iddialara karışan Tahsin Ertuğruloğlu, 2018’de yapılan genel seçimleri kaybetti,lakin buna rağmen 9 Aralık 2020′ de kurulan Ersan Saner hükümetinin Dışişleri Bakanı oldu. Bizzat tarafların kendilerinin ifşa ettiği bu iddialar öylece havada asılı kaldı. Meclis bunları görmezden geldi, polis bu iddiaları araştırdı mı?Bilmiyorum, lakin eğer araştırmışsa ne gibi bulgulara ulaşılmıştır? Başsavcılık konuya müdahil olmuş mudur?
Bütün bu sorular izaha muhtaç iken bugün Tahsin Ertuğruloğlu ülkemin Dışişleri Bakanıdır!
Devam ediyoruz
Tarih 29.11.2012
“Bir günde vatandaşlık” başlığı ile o günkü gazetelere yansıyan haber şu..
“Görenler “Kurtlar Vadisi dizisinin çekimleri var” sandı… Ama öyle değildi… Türk televizyonlarının en ünlü dizilerinden “Kurtlar Vadisi”nin çekimi falan yoktu.
Bu dizinin başrol oyuncusu Polat Alemdar ya da gerçek adıyla Necati Şaşmaz dün Başkent Lefkoşa’da KKTC vatandaşlığı işlemlerini yaptırdı.
Bakanlar kurulu kararı ile daha önce KKTC Kültür Ateşesi unvanı verilen Necati Şaşmaz, günübirlik bir ziyaret için ülkemize geldi.
KKTC vatandaşlığı için gerekli sağlık ve bürokratik işlemleri halletmek amacıyla sabah ülkemize gelen Necati Şaşmaz, Turizm Çevre ve Kültür Bakanı Ünal Üstel’e ait özel araçla devlet dairelerine gitti. Şaşmaz’ın bir günlük mesai bitiminde KKTC vatandaşlığını alarak akşam saatlerinde KKTC’den ayrıldığı öğrenildi. Şaşmaz KKTC’den ayrılmadan önce Cratos Otel’de Bakan Üstel ile birlikte akşam yemeği yedi.”
Buna bir bilgi de ben ekleyim, vatandaşlık belgelerine Necati Şaşmaz’ın ikamet adresi olarak Bakan Üstel’in eski kliniği gösterildi.
Peki sonuç?
Bu vatandaşlık kamu vicdanında büyük rahatsızlık yarattı, Ünal Bey ise bunu kimseye izah edemedi lakin Ünal Bey UBP’de her dönem bir bakanlık kapmaya devam etti!
Devam ediyoruz..
Tarih 09 Temmuz 2020
O günkü gazetelere yansıyan haber ise şu
‘Özel jet krizi tırmanıyor..
“Turizm Bakanlığı görevinden alınan Ünal Üstel ile Lapta Belediye Başkanı Mustafa Aktuğ arasındaki özel jet krizine yönelik tartışmalar yeniden alevlendi
Anex Tour Yönetim Kurulu Başkanı Neşet Koçkar ile yönetici kadrosunun bir süre önce özel jet ile adaya gerçekleştirdikleri ziyaret sırasında yaşananlar yine gündemin ilk sırasına yerleşti. Dünya çapında ün yapan turizmci Neşet Koçkar, Lapta Marina ve otel projesinden vazgeçtiğini açıklarken, Belediye Başkanı Mustafa Aktuğ yeniden ihaleye çıkılacağını bildirdi.
Özel jet krizi yüzünden görevden alınan eski Turizm Bakanı Ünal Üstel, yaşananlar konusunda Lapta Belediye Başkanı Mustafa Aktuğ’u suçlarken “ Benim veremeyecek hesabım yoktur” dedi. Başkan Aktuğ da kendisini karaladığı gerekçesiyle Ünal Üstel’le yüz yüze tartışmaya hazır olduğunu bildirdi.”
Peki sonuç?
Kimse bu jet olayının hesabını vermedi.
Zaten hesap soran da olmadı..
Polisin konuyla ilgili hazırladığı söylenilen rapor bugün hala ortaya çıkmış değil,Yani rapor yayınlanmadı, hasıraltı edildi, Meclis yine sessiz.. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın anlayışı ile birbirlerini idare etmeye devam ediyorlar! Jet krizi ise öylece durmaya devam ediyor. Bu olaydan sonra görevden alınan Bakan Üstel, üç,beş ay sonra yeni kabineye dahil edildi, önce ulaştırma, sonra sağlık bakanı olarak görevinin başında..
Ve bu liste daha da uzayıp gider. Fakat maalesef benim yazacak yerim kalmadı..
Zaten daha da söze gerek var mı?
Sanmıyorum!!
