Meyil Avcan
Ülkemizde artan yerel kovid-19 vakaları nedeniyle bugün olağanüstü toplanan Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda kürsüde konuşan Toplumcu Demokrasi partisi Genel Başkanı Cemal Özyiğit, şunları aktardı:
“Belediyeler birliği görüş ve önerilerini sundu fakat kale alınmadılar. Belediyeler birliği başkanı komiteye katılıp bunları söylediklerini hatta bazı milletvekillerinin bunu gündeme getirme sözü verdiğini söyledi. Belediyeler dışlanıyor. Onlara iş yaptırılıyor ama onlar etkili ve yetkili olmayacak. Onları emir eli gibi kullanıyorsunuz.”
“AÇIKLANAN RAKAMLAR DOĞRU DEĞİL DİYORLAR. KİME İNANIRSINIZ?”
“Neler gizleniyor? Neler saklanıyor? Bu toplumun ve meclisin hakkı. Varsa ikinci rapor birinde çıksın söylesinler ipin ucu kaçtı nerede var nerede yok bilmiyoruz. İlk zaman maske taktık sonra maskeler çıktı ve rahatlamıştık şimdi yine maskeli geliyoruz geçen gün test yapıldı. Meclise katılanlar negatif çıktı ama YDP yetkilileri pozitif çıktı. Açıklanan rakamlar doğru değil diyorlar. Kime inanırsınız? Biz bir pandemi hastanesi sorununu bile çözemeyip TC’ye havale ettik bu kadar işinin içinde. Bir yel bulundu. Uzmanlar uyarıyor burası taşkın yatağı, dere gelir yoğun yağmurda durum zor burası tamam değil diyor. Yok. Biz karar verdik. İstenmeyen kaza oluyor bir işçi kardeşimiz orada ölüyor. Hastane daha hayata geçmeden orada bir can ölüyor. Vaka sayısı hızla artıyor ve maalesef yeniden kapanmadan bahsediliyor. Kapanalım mı? Kapanmayalım mı? Bu kadar fütursuzca kendi kararlarınızın arkasında duramıyorsunuz kapanmaktan başka çare yok.”
“ÖNERİLEN KARARLAR BAKİ VE BAĞLAYICIDIR DİYOR OMBUDSMAN”
“Bulaşıcı Hastalıkları Üst Kurulu’nun aldığı kararlar belirleyecek bunu. İstenilen karar alınamaz. Önerilen kararlar baki ve bağlayıcıdır diyor ombudsman. Ama siz bunlara dikkat etmiyorsunuz doktorlar, sağlık çalışanları örgütler uyarıyor, siz da hastaneyi yapmaya başladık, hastane bölümleri devre dışı kaldı ve her yerde kovidli hasta var. İnsanlar nerede bakınacağını bilmiyor. O kadar kedinizden geçtiniz, uyduruk yer yaptınız. Millet pencereden giriyor. Herkes sizi uyarıyor. Risk altındayız diyor. Bu kadar iş bilmezlik olmaz deniliyor. Siz dönüp onları suçluyorsunuz ve gelinen nokta istifa. Sonra da çağrı yapıp, gönüllü arıyorsunuz. Var olanları bıktırıp, istifa noktasına geliyorsunuz. Herkes senin neyi yapıp yapamadığını biliyor sayın pilli, toplum küçük ve her şey çabuk duyulur. Dolayısıyla öyle bir no0ktaya geliniyor ki bu yandan gündüz şu kadar yataklı pandemi merkezi oluşturduk diyorsunuz, gecesinde başbakan hastaları Türkiye’ye sevk ediyor. Türkiye’de her yer dolu! Ama siz onlara yük olmaya devam ediyorsunuz.”
“YA EĞİTİM? 6 AY UYUDUNUZ VE GELİNEN NOKTADA PATLADINIZ”
“Ya eğitim? 6 ay uyudunuz ve gelinen noktada patladınız. İyi senaryoya göre düşündük, sıfır vakamız olacak dedik ama vakalar arttıkça arttı. 10 Mart’tan bu yana çocuklar gerek internet gerek televizyondan eğitimlerine devam etti. Buna bir senaryo hazırladık mı? Hazırlamadık. Okulların açılacağı günleri erteledik. Sürekli karar değiştirdik. Bu arada etüt ve dershaneler doldu taştı. Yasaklamalar sonrası onlar da kapandı. Eğitimde gelinen noktada online sistem devam ediyor. İnşallah beklenen verim alınır. Herhangi bir çocuğun bunu takip edememesi bile büyük bir kayıptır. Geriye dönük eksikliklerin de giderilmesi gerekir. 1 Temmuz sonrası kapıları dışarıya açarken kategorileri doğru sıralasaydık Türkiye da dahil. Böyle olmayacaktı. Hükümet ortakları bile biz önerdik ama reddedildi dedi. Böyle bir noktada malesef önemli bir durum. Bu yıl geçmiş yıllara oranla bizi tercih eden öğrenci sayısı arttı ama kaçı bizim ülkemize gelebilecek veya kayıt yapabilecek? Bu ekonomi nasıl ayakta kalsın?”
“EVİNE AŞ GÖTÜREMEYEN İŞSİZ İNSAN SAYISI BİNLERE ULAŞIYOR”
“Ekonomi içler acısı. Kapanan işyeri sayısı, işten çıkarılanların sayısı oldukça fazla. Maalesef evine ekmek, aş götüremeyen insan sayımız neredeyse binlere ulaşıyor. Bu cidden üzüntü verici. Devletin eğer gelirleri azaldıysa bir yerden bunu nasıl artırabileceğini düşünmesi gerek. İşsiz kalanlara nasıl katkı sağlayabilir? Bunun üzerinde çalışılması lazım. Kredi paketi yapsanız da ödeme almıyorlarsa bunu nasıl yapsınlar? Nasıl borç alsınlar? İşverenler sendikası başkanı bile eylül ayı kritik, işimiz zor diyor. Herkes sizin beceriksizliklerinizi söylüyor.”
