Öncelikle baştan belirteyim ben bir eczacı olarak aşı karşıtı değilim. Aşılar çok önemlidir, eğer güvenilir ise. Ancak bir yıldır devam eden bu Covid-19 sahtekârlığı için bu kadar kısa zamanda aşı üretilmesine, piyasaya sürülmesine ve denek olarak da insanların seçilmesine şiddetle karşıyım. Aşıyı yaptıranlara karşı değilim herkes özgür, ama selfie çekip ‘bilime inanıyorum’ diye mesaj verilmesine de çok şaşırıyorum. Çünkü hangi bilime inanıyorsunuz acaba? diye sormak lazım değil mi! Kary Mullis’in dediği gibi, “İnsanlar kim gerçekte iyi bilim adamı kim değil ayırt edemiyor, bu yüzyılın en temel sorunu bu, çünkü bilimden anlamayan insanlar bilime hükmediyor ve finanse ediyor” İşte size bilimin ikiye ayrıldığını söyleyen Nobel ödüllü PCR testinin mucidinin sözü, siz karar verin hangi bilim doğru… Bu işi planlayanları tanıyınız artık; Bunlar savaştırır silah satar, hastalandırır ilaç satar. Bu kadar basit…
DSÖ’ne ve onu finanse edenlere inanan bilim adamları, her gün TV’lere çıkan doktorlar ve profesörlere soruyorum; Covid-19’un bir RNA virüsü olduğunu ki influenza (grip virüsü) de bu türdendir çok çabuk ve çok sayıda mutasyona uğradığını bilmenize rağmen ve en önemlisi bu tür virüslere karşı aşı geliştirilmesinin mutasyonlar nedeni ile çok uzun zaman gerektiğini (en az 5 yıl ki grip aşısı 14 yılda bulundu) bilmenize rağmen ve de piyasaya sürülen aşıların kısa, orta ve uzun vadedeki yan etkilerinin ne olduğunu bilmememize rağmen, bu aşıların bulaşıcılığı engellemeyeceğini bilmenize rağmen neden gerçekleri saklıyorsunuz neden doğruları insanlara söylemiyorsunuz. Her yıl herkes grip aşısı mı oluyor? Hayır, olmuyor. Peki, grip aşısı olanlar yine grip oluyor mu? Evet, oluyor kimisi hafif kimisi ise ağır grip de geçirebiliyor ve hatta bazen zatürreye de sebebiyet veriyor. Sevgili arkadaşlarım kış aylarındayız şu an ve hepimiz biliyoruz ki yıllardır bu dönemlerde grip olur hastalanırız hatta bazen iki üç kez bile grip oluruz, bazen öksürük oluruz, burnumuz tıkanır, ateşimiz çıkar, kemiklerimiz ağrır hatta bazılarımızda koku duyusu ve tat alma duyusu bile kaybolur, bir düşünün birçoğumuz bu semptomları yaşamıyor muyuz? Peki, o zaman son bir yıldır grip virüsüne ne oldu, domuz gribi virüsüne ne oldu, nereye gitti bu virüsler acaba. Birileri bizlerin aklı ile oynuyor. Bize diyorlar ki bu virüs sizi öldürür bu virüs grip gibi değil. Ancak daha önceki yıllardaki grip vaka ve ölüm sayılarına baktığımız zaman ve nüfusa göre oranladığımız zaman hiçbir fark göremiyoruz, matematik yalan söylemez arkadaşlar…
Covid-19 virüsü ve aşıları için bilim ikiye ayrılmış durumda önce bunda bir anlaşalım. Eğer tüm bilim insanları bu konuda tam fikir birliğinde olsa idi o zaman derdim ki bu virüs evet çok tehlikeli evet bu çıkan aşılar bu virüsten bizi kurtaracak.
Ama maalesef ki bu Covid-19 süreci en başından beridir söylediğim gibi şaibeli bir olaydır… Neden mi şaibeli bir olaydır çünkü hiçbir olağanüstü bir durum panik ve korku ile üzerine gidilerek yatıştırılamaz veya yönlendirilemez. Daha Covid-19 olayının en başından itibaren birbiri ile çelişkili açıklamaların en az birkaç ay boyunca yetkili ağızlardan sürekli olarak dile getiriliyor olması bu olaya ilişkin kafa karışıklıklarının çok fazla olduğunu hepiniz görmüşsünüzdür. Bunun dışında da kullanılan PCR testlerine ilişkin sorgulayıcı adımların atılmıyor olmasına ben çok şaşırıyorum siz hiç mi şaşırmıyor musunuz? Daha önce bu testin işe yaramadığını söyleyen bilim insanların çıkıp da birkaç yıl geçtikten sonra PCR testlerini böyle bir salgında kullanalım bize kesin sonuç verir demeleri gerçek anlamda uzmanlığa aykırı olan bir durum değil mi sizce… Peki, Covid-19 virüsünün öldürücülüğünün çok düşük olduğunu hatta ilk zamanlarda söylenen rakamlardan yaklaşık 100 kat daha düşük olduğunu hem Amerika’nın CDC merkezi, hem de birçok bilim insanları söylüyor zaten ve bunu biliyoruz artık o yüzden bana göre ortada bir pandemi süreci falan yok.
Sevgili arkadaşlarım global anlamda çok büyük yanlışlıklar yapıldı ve yapılmaya devam ediliyor aklı başında kurumlar, devletler ve yapılar, sağlık sistemleri bu tür yanlışları yapamazlar, böyle bir yanlışın yapılmış olması bunun bilerek kasti olarak yapıldığını gösterir, bunun ayarlanmış planlanmış ve sonraki adımları da düşünülmüş bir olay olduğunu ortaya koymuyor mu, gerçekten göremiyor musunuz bunu. Bu PCR testleri yeniden gözden geçirilmeli ve hatta bu testlerin yanlış olduğunu büyük bir aldatmaca olduğunu DSÖ tarafında da kabul edilip tüm insanlığa bunu açıklaması gerekmektedir çünkü gerçeklerden kaçamayacaklar.2009 domuz gribi salgınını hatırlayınız ki o zaman da 8 ay gibi bir sürede aşıları çıkardılar, önce sağlık çalışanlarına yapmaya başladılar ama daha sonra aşıların çok büyük yan etkilerinden dolayı bu aşıları 2-3 ay içerisinde geri çekmek zorunda kaldılar ve hala bu aşılar ile ilgili davalar AB ve İngiltere mahkemelerinde devam etmekte, ama biz insanlar bunları hep unutuyoruz, zaten o dönemlerde bu kadar sanal medya ve Facebook da kullanılmıyordu, o yüzden de unutulmuştur…
Sevgili arkadaşlarım ortada gerçekten çok büyük yanlışlıklar var ve bunlar önümüzdeki aylarda tek tek ortaya çıkacaktır. Aşı mevzusuna bakacak olursak RNA virüslerine karşı, bu kadar mutasyon geçiren bir virüse karşı geliştirilen bu aşılar; en iyisinden etkisizdir, en kötü sonuçlarını düşünmek bile istemiyorum, zaten aşıların yapılmaya başladığı günden beridir ciddi ciddi sinyaller gelmeye başladı bile, deneklerde ölüm oranlarının artmaya başladığına yönelik bir takım sinyaller var veya çeşitli semptomlar görülmeye başlandı zaten ki bunlar otoimmün rahatsızlıkları ki sağlık çalışanlarında yüz felci de dâhil olmak üzere hareket ve koordinasyon bozuklukları ortaya çıkmaya başlamış durumda, bu daha kısa dönemde daha bir ay bile geçmeden ortaya çıkan yan etkiler, eee 3-6 ay sonrasında neler ortaya çıkacak acaba, eğer milyonlarca insan bu aşıları yapacak olursa dehşet bir şey ortaya çıkacağını ben şimdiden görüyorum ve bunları da sizlere paylaşıyorum ve eminim ki aramızda benim gibi bunları gören doktorlar ve tıp insanları vardır lütfen çıkın ve sizde bunları söylerin çünkü bilim gerçekliğe dayanır. Yılda 25bin kişi açlıktan,7,6 milyon kişi kanserden ölüyor siz bunlara aşı geliştirin…
Sonuca gelecek olursak;
RNA virüsleri mutasyonları çok sık geçiren virüslerdir. O yüzden de bunların aşıları böyle kısa zamanda bulunamaz, bulunsa dahi etkisizdir, en kötü ihtimalle de ölümcül hale gelebilir özellikle de bu m RNA aşıları olan Biontech/Pfizer ve Moderna gibi şirketlerin ürettiği RNA aşıları ki arkalarında Bill Gates’in bulunduğu bu aşılar insan vücudu hücrelerinde ve organlarında çok ciddi komplikasyonlar ortaya çıkarabilir, bunlarla ilgili en az 5 yıllık çalışmalar insan denekleri üzerinde yapılmamıştır ve ilk defa dünyada kitlesel olarak dünya toplumları üzerinde deneniyor bunlar o bakımdan da in aktif aşılar yani Çin Aşısı olan Sinovac (coronavac)aşıları daha iyimser gibi gözüküyor olsa bile onların bile etkinliği gösterilemedi. Yani koruyuculuk ve ayni zamanda da bulaştırmama yönünde etkinlikleri gösterilemedi, yayınlanmış doğru dürüst çalışmaları yok, o yüzden de ben diyorum ki bu aşı programlarını insanların üzerine zorbalıkla getiren devletler ve hükümetler çok büyük yanlışlıklar yapıyorlar ve kendilerine karşı kurulmuş tuzağın içerisine düşecekler ve göreceksiniz 5-6 ay sonra Mayıs –Haziran gibi bizler artık ne COVİD19 virüsünü ne de bu aşıları konuşuyor olacağız. Unutmayın biz insanlar binlerce yıldır virüslerle ve hastalıklarla beraber yaşamadık mı, bu zamana kadar insanlık maske takarak, sosyal mesafe koyarak, evlere kapanarak ve ekonomileri kapatarak mı bu günlere geldi.
Her zaman dediğim gibi bağışıklık sisteminizi güçlü tutun, bol bol güneşlenin, gerekirse takviye D vitamini ve C vitamini alın, iyi beslenin, spor yapın ve iyi uyuyun ve her zaman gülümsemeye devam edin…
