KıbrısManşetSiyaset

Politikacıların Söylediklerinin Yüzde 80’i Yalan

Renk seçimi ve vücut dili ile izleyeni adeta hipnotize edecek ve söyleyeceği her şeye inanmanızı sağlayacaktır

Bir gün bir fast food restoranını ziyaret edin.

Yapmanızı istediğim şey  restoranın sandalye, masa, duvar, menü ve eleman üniformalarındaki renklere odaklanmanız.

Çok yüksek ihtimalle kırmızı, turuncu ve sarı renkleri ağır basacak şekilde bir tasarıma sahip bu unsurlar.

O an açlığınızı nasıl doyuracağınızı düşünüp, olabildiğince çok yemek sipariş etmek isteyeceksinizdir.

Bunun nedeni kırmızı ve turuncu tonlarının iştah açıcı özelliğinde enerji verip, enerji sağlamasıdır.

******

Başka bir senaryo kurgulayalım şimdi.

İş başvurusuna gidecek olan birisini hayal edelim.

Çoğunuzun aklına gri takım giymiş beyaz gömlekli bir kişi gelecektir.

Bunun nedeni grinin oldukça ağır ve diplomatik bir renk olmasıdır.

Gri ciddiyetin rengidir.

Ve bu tonlarla iş başvurusuna giden birisinin, diğer renkleri giyenlere göre şansı daha fazladır.

Elbette renk algılarımız bilinç altımızda çözümlenmektedir ve bunu bilinçli bir şekilde yapmıyoruz.

******

Örneğin, bugüne kadar medyaya açıklama yapan bir politikacının beyaz takım giydiğini asla göremeyiz.

Genellikle lacivert, kahve ve gri tercih edilir.

Bunun nedeni de, lacivertin huzur vermesi, kahverenginin ise doğallığı temsil etmesidir.

Amaç, izleyene resmi birinin konuştuğunu vurgulamak ve güven vermektir.

Renk seçimi ve vücut dili ile izleyeni adeta hipnotize edecek ve söyleyeceği her şeye inanmanızı sağlayacaktır.

Unutmayın ki, iletişimde kullandığımız renkler ve vücut dilimiz, iletişimin %60’ını sağlamaktadır.

Geriye kalan %40 ise kullanılan kelimelerdir.

Kelimelerin ise sadece %20’si gerçektir.

Çünkü kullandığı %40lık kelime dağarcığının da yarısı insan beynini etkileme stratejisidir.

Yani geriye %20 kalıyor.

******

Bu yüzden politik bir konuşmada, gerçeklik oranını aramak mı istiyorsunuz?

Önce renkleri ve vücüt dilini göz ardı ediniz.

Anlatılanlardan yarısını aklınızda tutunuz.

Bunları yaptıktan sonra gerçekliğe uygunluk, 10 kelimenin sadece 2’sine  denk gelecektir.

Yani bir başka deyiş ile bir politikacının konuştuklarının sadece %20’si doğru.

Farklı bir izah ile, konuşulanların %80’i yalan.

Ve artık bizim de bunları farkına varmamız ve pembe rüyalardan uyanmamız gerek.

Çünkü pembe rengi mutluluk veren, gerçeklikten uzaklaştıran nadide bir renktir.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu