GenelKıbrısManşet

Prof. Dr. Mehmet Çağlar: Veliler başka söylüyor!

Prof. Dr. Mehmet Çağlar, "Kapılardan geçişlerin, kuzeydeki yetkililer tarafından güneydeki vakaların çokluğu ileri sürülerek ve üst düzeyde yüksek vakaları olduğu açıklanıp güneyin kırmızı bölge olduğu belirtilerek hala daha açılmaması oldukça manidardır" dedi.

Prof. Dr. Mehmet Çağlar sosyal medya hesabından sitem etti. Çağlar paylaşımında, “Kapılardan geçişlerin, kuzeydeki yetkililer tarafından güneydeki vakaların çokluğu ileri sürülerek ve üst düzeyde yüksek vakaları olduğu açıklanıp güneyin kırmızı bölge olduğu belirtilerek hala daha açılmaması oldukça manidardır” dedi.

Çağlar, “Kuzey Kıbrıs’ta nüfusun yaklaşık %2’sine her gün test yapılıyor ve günlük ortalama test sayısının yaklaşık %0,25’i kadar pozitif vaka bulunuyor. Güney Kıbrıs’ta ise nüfusun yaklaşık %10’una her gün test yapılıyor ve test sayısının yaklaşık %0,16’sı kadar pozitif vaka bulunuyor” bilgilerini paylaştı.

“Türkiye’de benzer verilere bakıldığında nüfusun yaklaşık %0,25’ine test yapıldığı ve test sayısının yaklaşık %5’i kadar pozitif vaka bulunduğu görülmektedir” ifadelerini kullanan Prof. Dr. Çağlar, ” Bu verilere bakıldığında, Türkiye’de gerek Kuzey gerekse Güney Kıbrıs’a kıyasla oransal olarak hem daha az test yapılmakta hem de daha fazla vakaya rastlandığı görülüyor. Bunun yanı sıra, yukarıdaki veriler Güney Kıbrıs’ta oransal olarak Kuzey Kıbrıs’ta yapılan test sayının 5 katı kadar test yapıldığı, yapılan test sayısına göre görülen vaka sayısının ise Kuzey Kıbrıs’takine oranla %36 daha az olduğu da görülmektedir” dedi.

Prof. Dr. Mehmet Çağlar paylaşımında şu ifadeleri kullandı;

“Hal böyleyken Kıbrıs’ın kuzeyi ile güneyi arasındaki kapılardan geçişlerin, kuzeydeki yetkililer tarafından güneydeki vakaların çokluğu ileri sürülerek ve üst düzeyde yüksek vakaları olduğu açıklanıp güneyin kırmızı bölge olduğu belirtilerek hala daha açılmaması oldukça manidardır. Temennim gerek Kıbrıs’ın kuzeyinde gerekse de Türkiye’de ve Kıbrıs’ın güneyinde vakaların giderek daha da azalması, aşılamanın hızlanarak artması ve toplumsal bağışıklık kazanılarak koronavirüsün olumsuz etkisinin minimize olmasıdır”

Diğer Haberler

Başa dön tuşu