KıbrısManşetSiyaset

Referansınız nedir ki zaman istiyorsunuz?

Öncelik olarak fakirleşmenin önüne geçecek somut adımların atılması gerekiyor. Akabinde haksız kazancın önüne geçerek, hayatı ucuzlatacak icraatlarını ortaya konması elzem bir ihtiyaç olarak karşımızda duruyor. Fakat hükümetin yönetim anlayışına baktığım zaman çok üzgünüm ama bunları hayata geçirebilecek bir iradeye maalesef sahip olmadığını görüyorum

Bakanlar Kurulu’ndan işverene destek çıkarken, işçi sınıfı satın alma kabiliyetini kaybediyor, ve her geçen saat yok olmaya sürükleniyor.  Bakanlar Kurulu toplantısı sonrasında açıklama yapan Başbakan Faiz Sucuoğlu, işveren katkı payını yüzde 11’den yüzde 65’e yükseltme kararı aldıklarını, uygulamanın Pazartesi başlayacağını duyurdu. Başbakan Sucuoğlu: Bize 10-12 ay zaman verin. Eğer yapamıyorsak ne isterseniz söyleyin” dedi.

İyi güzel de bu anlayışla yönetmeye devam ederseniz 10-12 ay da bu sıkıntılara dayanacak kaç kişi/aile var bu ülkede?

Bence bunu bir düşünsünler.

Ve bunun üzerinden özellikle dar gelirli insanların hayatına olumlu dokunuşlar yapsınlar. Kısa ve orta vadede yapılması gereken budur. Böylesi bir ekonomik buhranda bir başbakan olarak çıkıp bize 10-12 ay zaman verin deme lüksünün olmadığını bilmesi gerekiyordu sayın Başbakanın. Bırakın 10-12 ayı bu ülkede yaşamını idame ettiren insanların 2 ay bile dayanacak gücü kalmamıştır.

10-12 ay bize zaman verin sonra yapmazsak konuşursunuz, eleştirirsiniz genişliği zamana oynamaktan başka bir niyeti içinde barındırmıyor.

Dolayısıyla kısa vadede dar gelirli aileleri rahatlatacak önlemlere acil ihtiyaç vardır.

Sonra da yapılması gerekenler planlanmalıdır.

Kayıp ekonominin önünü almakla başlanabilir işe, adil bir vergi sistemi ile devam edilir, kamu harcamaları gerçek anlamda disiplin altına alınır, temel gıda maddeleri sübvanse edilir, dışa bağımlılığı azaltmak adına  ithalat azaltılır, ihtiyaçlar doğrultusunda planlı üretime ağırlık verilir. Belli başlı fonlar belli bir süre sıfıra çekilir, hayatın ucuz olması sağlanır.

Dar gelirli insanlara  ve küçük işletmelere yönelik derhal acil durum destek  paketi oluşturulur. Yoksa bize şu kadar zaman verin, bu kadar süre tanıyın demekle olmuyor. Dolayısıyla halkın çoğunluk olarak beklentisi acil ihtiyaçlara öncelik verilmesidir. Nedir bu acil ihtiyaçlar?

Fakirleşme ve alım gücünü kaybetme.

O halde öncelik olarak fakirleşmenin önüne geçecek somut adımların atılması gerekiyor. Akabinde haksız kazancın önüne geçerek, hayatı ucuzlatacak icraatlarını ortaya konması elzem bir ihtiyaç olarak karşımızda duruyor. Fakat hükümetin yönetim anlayışına baktığım zaman çok üzgünüm ama bunları hayata geçirebilecek bir iradeye maalesef sahip olmadığını görüyorum. Nitekim Başbakan Sucuoğlu bize şu kadar zaman tanıyın söyleminin dışında samimiyetini ortaya koyan referansları halka göstermesi ve güvence vermesi gerekiyor.

Var mı böyle bir referansı?

Şu ana kadar ben görmedim.

Yani sayın başbakanın hükümeti adına verebileceği bir referansı yok.

Üstelik 2 aylık görev süresi boyunca kötü  emsallerle dolu icraat dosyası.

Hoş referansı yoksa güvenceyi nasıl verecek, halkı nasıl ikna edecek?

Kaldı ki hükümet bugünkü anlayışla devam edecekse değil 10-12 ay, size bir ömür verseler de halkın yararına bir adım atamayacağınız çok açık değil mi?

Diğer Haberler

Başa dön tuşu