Halkın Partisi (HP) Girne milletvekili Jale Refik Rogers, ülkedeki ilaç sorununun bu kadar uzun sürmesinin kabul edilmez olduğunu söyledi.
Hükümet edenlerin, pandemiden dolayı ilaca erişimin zorlaştığını ve Türkiye’nin de ilaç ihracatını durdurduğunu söylediğine dikkat çeken Rogers, bunu söylemenin yeterli olmadığını, çare de bulmak gerektiğini vurguladı.
İlaç sorununun çözülmesi konusunda Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a da görev düştüğünü belirten Rogers, Türkiye yetkilileri ile ilişkilerinin iyi olduğu intibaı yaratan ve sıkça Türkiye’ye giden Tatar’ın bu konuda Türkiye yetkilileri ile konuşup bu sorunu çözmesi gerektiğini vurguladı.
İlaç sıkıntısı nedeniyle kanser, MS, AIDS hastaları başta olmak üzere birçok hastalıkla ilgili sıkıntılar yaşandığına dikkat çeken Rogers, “AİDS ve MS hastaları devlet dışında hiçbir yerde parası olsa bile ilaç alamaz. Ülke yöneticileri ilaç sorununu acilen çözülmelidir” dedi.
Jale Refik Rogers, Haber Kıbrıs WEB TV’de yayınlanan “Markaj” programına katılarak, Ali Baturay’ın sorularını yanıtladı.
“BU SONUÇLARINI BEKLEMİYORDUK”
Jale Refik Rogers, erken genel seçim sonuçlarını değerlendirerek, “Seçim sonuçları istediğimiz gibi olmadı ve meclisteki sayımız azaldı. Bu sonuçları beklemiyorduk ama halkın iradesine saygı duyuyoruz. Parti içinde çalışmalara ve örgütlenmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı
“İKİLİ HÜKÜMETTE UBP İÇİNDE NİSAP SORUNU YAŞANABİLECEĞİ BİZE SÖYLENDİ”
UBP ile hükümet kurma çalışmaları kapsamında yapılan görüşmelere değinen Rogers, şöyle konuştu:
“UBP-HP hükümet kurma çalışmaları sürerken, UBP aynı zamanda UBP-HP-YDP hükümeti için de görüşmeler yaptı. UBP’nin HP ile görüşmesi bu nedenle kamuoyunda UBP-DP- YDP Hükümeti için pazarlık payını yükseltme amaçlı algılandı. Üçlü hükümette yer almak istemedik, çünkü üçlü hükümet olması durumunda HP’nin hayır dediği noktalarda diğer ortağın evet demesiyle istenilenler yapılabilirdi. İkili hükümete de UBP Genel Başkanı sıcak bakmadı. İkili hükümet kurulması durumunda, UBP içinde nisap sorunu yaşanabileceği bize söylendi. 27 sayılı ikili hükümette HP nisap sorunu yaşatmayacaktı.”
“TÜRKİYE’NİN ADI KULLANILARAK BAHANELER ÜRETİLİYOR”
Bakanlık verilmeyenlerin hükümette sorun çıkarabileceği iddia ve haberlerine değinen Rogers, şunları söyledi:
“Bakanlık verilmesi konusunda liyakat konuşulması gerekirken, başka şeyler konuşuluyor. Bakanlık verilmeyenlere Türkiye’nin adı kullanılarak, ‘Türkiye istemedi’ denilerek bahaneler üretiliyor. 4 yılda 4 kez hükümet programı dinledim. Yazılanlar hayata geçmiyor. Cruise gemilerinin gelebilmesi için limanda düzenleme yapılacağı söylenir. Turizm Bakanı kaç yıldır görevdedir neden bunlar bu sürede hayata geçirilmiyor. Girne Limanı ve Girne Kalesi yıkılmak üzeredir, yıllardır bu konuda tedbir alınmadı. Şimdi ‘yapacağız’ deyip hükümet programına koyuyorlar.”
“ZAMANINDA YAPILMADIĞI İÇİN ELEKTRİĞE DAHA ÇOK ZAM YAPILACAK”
KIB-TEK’te bakım onarım ve yatırımların zamanında yapılmaması ve kurumun zor duruma düşürülmesi yanında, elektrik ücretlerine artışın da zamanında yapılmadığını belirten Rogers, “Zam yapılmayınca, KIB-TEK’te borçlanmaya gidildi. Kurumun mali yükü daha da arttı. Şimdi elektriğe halkın ödeme gücünü aşacak daha çok zam yapılacak. Maliyetlerin düşürülmesi, daha temiz bir yakıt için bizim dönemimizde doğal gaza geçilmesini önermiştik” ifadelerini kullandı.
“KAMU REFORMUNDAN ÇEKİNİYORLAR”
Şu anda iktidarda olan partilerin kamu reformuna dokunmaya çekindiğine dikkat çeken Refiker, “Kamu içler acısı durumdadır. Kamu reformu ile ilgili çalışmak isteyeni ben görmedim. Kamuda kurumsal hafıza kalmadı. Üçlü kararname ile atamalardan vazgeçilmeli. Kamuya sınavla istihdam yapılmalı” dedi.
“ÇALIŞANLARIN GERÇEK MAAŞI ÜZERİNDEN YATIRIMLAR YAPILMALI”
Çalışma hayatı ve sosyal yaşamdan da bahseden Rogers, “Çalışan kadınlar için kreşler önemlidir. Yaşlı Bakımevleri ve özel eğitim merkezleri yapılmalı ve yasal zeminleri hazırlanmalı. Çalışanların gerçek maaşı üzerinden yatırımlar yapılmalı. Vergilerde düzenleme yapılmalı, belki düşürülmeli ama herkesin ödemesi teşvik edilmeli” diye konuştu.
“KARA KAPILARINDAN TESTSİZ GEÇİŞLERLE İLGİLİ GÖRÜŞME YAPTIK”
Covid-19 salgınına da değinen Rogers, “Risk grubunda olanların aşı olması teşvik edilmeli. Omicron, kronik hastalarda, altta yatan hastalıklarda etkili olabiliyor. 1 Marttan itibaren PCR testine gerek kalmadan turistlerin gelecek olması sevindiricidir. Güneye geçişlerde de test istenmemesi için İki Toplumlu Teknik Komite’de görüşme yaptık, görüşlerimizi ilettik ama henüz sonuç almadık” dedi.
“İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ ÖNEMLİDİR”
Gazeteci Ali Kişmir’e yazdıklarından dolayı 10 yıla kadar hapis cezası istenmesiyle ilgili konuşan Rogers, “İfade özgürlüğü önemlidir. Temel haklardandır. Tazminat davası yerine ceza davası olması korku yayma ve baskıcı bir durumdur. Ali Kişmir benimle ilgili gerçek olmayan iddialar ortaya atmıştı ve kendisini dava etmiştim. Benden özür diledi, davayı geri çektim” ifadelerini kullandı.
“AİDS VE MS HASTALARI SADECE DEVLETTEN İLAÇ ALABİLİR”
İlaç sıkıntısı hakkındaki soruyu yanıtlayan Rogers, “İlaç ve Eczacılık Dairesi bir kara deliktir. Otomasyon sistemine geçilmedi. Elimizde ne kadar ilaç olduğunu bilmiyoruz. Sağlık Bakanlığı stok programına geçmeli. Pandemiden dolayı ilaca ulaşım zorlaştı. Eğer Türkiye pandemiden dolayı ilaç ihracatını durdurduysa, o zaman Cumhurbaşkanı ilaç sorununu Türkiye yetkilileri ile görüşmeli. AİDS ve MS hastaları devlet dışında hiçbir yerde parası olsa bile ilaç alamaz. Ülkeyi yönetenler ilaç sorununu acilen çözülmelidir. Sağlıkta taşeron firmalarıyla ilgili yaşanan sorun çözülmeli” dedi.
