Fileleftheros gazetesi, kuzeyde bulunan eski Kıbrıslı Rum taşınmazlarını satın alan, başta İsrail vatandaşları olmak üzere Rusya, İran ve diğer yabancı ülke vatandaşlarına yönelik yeni bir hukuki mücadele başlatma hazırlığı yapıldığını yazdı.
Gazete, Kıbrıs hükümetinin, kuzeyde taşınmaz mal satın alan ve haklarında dava açılması sonrası söz konusu mülkü terk eden İngilizleri hatırlatarak, “Orams davası” olarak bilinen bu davanın, adanın kuzeyinde taşınmaz mal alan diğer yabancı ülke vatandaşlarına karşı başlatılacak hukuk mücadelesinin temelini oluşturacağını aktardı.
Dolayısıyla buradan da anlaşılacağı üzere Rum Hükümeti kuzeydeki malları alan yabancılara dava açma hazırlığında!
Diyeceğim o ki Rumlar kuzeydeki toprakların yabancıların eline geçmesinden oldukça rahatsız ve hukuki bir argümanla bunun önüne geçmeye çalışıyor. Bizler Kıbrıs’ın kuzey yarısında özellikle İsrail, Rus, Ukrayna ve İran gibi ülkelerin vatandaşlarına sahip çıkarken bizimkilerde çatır çatır satıyorlar.
Belli ki devletin de bu konuda izlediği bir politika yok. Dolayısıyla belirlenen kota üstü satışların da aracılar tarafından yasal kılıfa uydurularak yapıldığı anlaşılıyor. Dağ, taş, toprak, konut ne varsa satışa açılıyor.
Yerli sermaye dahil, halkın da ekonomik nedenlerden ötürü ilgisinin az olduğu inşaat ve emlak talebinin açığını fazlasıyla yabancı yatırımcılar karşılıyor. Zaten satışa sunulan mülklerin içe dönük planlandığı gibi bir strateji izlenmediği talep edilen fiyatlardan belli. Bundan mütevellit hazineye girişin yoğun akışı içinde hükümetin de bunu sorgulayabilecek durumu haliyle ortadan kalkar. Ama diyeceksiniz ki yabancılara mülk satışı belli bir kota üzerinden yapılması gerekmiyor mu? Bu doğru, ve fakat hukukçuların oldukça etkin olduğu bu sektörde mevzu yukarıda da belirttiğim gibi paravan şirketler üzerinden yasal mevzuat bir şekilde bypass edilerek maksadına uygun hale getiriliyor..
Şimdi şöyle bir düşünelim, dünyanın hangi yerinde yerli nüfusun üzerinde yabancılar mülk sahibi olabiliyor?
Var mı bu absürt durumun bir örneği? Yok?
Peki bu durumu kim izah edecek bize?
O da yok..
