İş adamı ve hukukçu Doğukan Şemiler, “Sırf pandemi var diye insan sağlığı mı önemli hukuk mu önemli denilerek konu hukuksuzluğa taşınamaz” uyarısında bulundu. Son günlerde bir takım işletmelerin çalışanlarını aşı olmadıkları gerekçesiyle işten çıkardıklarını ifade eden Şemiler, “Özellikle aşı olmak istemeyen otel personeline yönelik işveren tarafından “aşı olmazsan seni işten atarım” şeklinde tehditlere dair pek çok şikâyet geldiğini ifade etti.
Aşı olmak istemeyene yaptırım uygulamasının ayrımcılık olduğunu ve anayasaya aykırı olduğunu dile getiren Şemiler, “Ülkemizde hiçbir aşının zorunlu olmadığı gibi aşıyı zorunlu tutmak ya da aşı olmayanların bir yerlere girip çıkmasını engellemek kişinin seyahat özgürlüğüne, maddi ve manevi vücut bütünlüğüne yönelik bir yaptırımdır” dedi.
İş adamı ve hukukçu Doğukan Şemiler’in Kıbrıs sorunu konusunda önemli değerlendirmelerde ve önerilerde bulunduğu yazısının tamamı şu şekilde:
“Son günlerde bir takım işletmeler, çalışanlarını aşı olmadıkları gerekçesiyle işten çıkarmaktadırlar. Özellikle aşı olmak istemeyen otel personeline yönelik işveren tarafından “aşı olmazsan seni işten atarım” şeklinde tehditlere dair pek çok şikâyet gelmektedir.
Aşı olmak istemeyene yaptırım uygulaması ayrımcılıktır ve anayasaya aykırıdır. Ülkemizde hiçbir aşının zorunlu olmadığı gibi aşıyı zorunlu tutmak ya da aşı olmayanların bir yerlere girip çıkmasını engellemek kişinin seyahat özgürlüğüne, maddi ve manevi vücut bütünlüğüne yönelik bir yaptırımdır. Tüzük veya idari bir kararla bu tarz uygulamalar yapılamaz.
Anayasaya göre temel sağlık gibi nedenlerle, temel hak ve özgürlükler ancak yasa ile sınırlandırılabilir demektedir. Dolayısıyla mecburi aşı ancak kanunla düzenlenebilir.
Diğer taraftan sırf pandemi var diye insan sağlığı mı önemli hukuk mu önemli denilerek konu hukuksuzluğa taşınamaz.
Diğer dünya ülkelerinde market, restoran gibi işletmelerde aşıya teşvik maksatlı indirimler uygulanmaktadır. Örneğin son günlerde Dubai’de artan vaka sayıları ile birlikte ilk dozu aldıklarına dair kanıt gösterebilen yemek yiyenlere yüzde 10, her iki dozda da yüzde 20 indirim uygulanmaktadır.
Bu gibi devlet tarafından destekli teşvikler diğer ülkelerde olumlu sonuçlar vermiş keza ekonomiye de katkı sağladığı verilerle ortadır. Dolayısıyla aşının gönüllülük ilkesine dayandığı gerçeği ile hükümetin aşı politikasının sadece aşı olun çağrısı yanında teşvikler oluşturması gerekir.”
