KıbrısManşetSpor

Sporun genç gazetecileri

Spor yazarı öz kaynağında müthiş bir kuşak geliyor. Hemen hemen hepsi de yabancı dil ve teknolojiye hakim üstelik de hepsi mektepli. En önemlisi de son derece çalışkan, araştırmacı, önyargısız ve sorgulayıcı

Kıbrıs Adası’nın ilk türkçe gazetesi Saded’ten sonra çok sular aktı, eski çamlar bardak oldu. Hatta ve hatta eski hurmalar bile kalmadı artık. Kitle iletişim araçlarının adı “medya” oldu mâlum. Geleneksel medya yerini yeni akım medya’ya, sonrasında o da kendini yeni akım medya’nın sosyal medyasına bıraktı. 5N 1K gazeteciliği de 5N 2K’ya (Kim söyletti?) bıraktı ki yine mâlum tapeler filan tavan yaptı.

Her meslekte olduğu gibi kimisi “Nerde o eski hurmalar” diye söze başlar, kimisi ise doğadaki her objenin her zaman olumlu yönde ileriye gitmesini savunur. Bendeniz de ‘Doğadaki her şey ileriye gider, hiçbişey geriye gitmez’ tezini savunanlardanım. Büyüklerime saygısızlık etmek istemem ama eski futbolcular balandıra ballandıra müthiş performanslarını anlatırlar hep. Hani o topu en yukarıya yükseltenin sulu muhallebiyi prim olarak aldığı yıllardan bahsederim. Herkes kendince birer Ronaldo ama eski nostaljik maç DVD’lerini izleyenler büyüklerimizle hemfikir olmazlar, tıpkı benim gibi.

Klişe bir laftır ama birkez daha vurgulayalım; Yasama, yürütme ve yargı yanında medya dördüncü güçtür. Gerçi birkaç ülke hariç medya artık birinci güç oldu. Gazetecilik ortamına yeni düşen biri olarak çok da gevezelik yapmamız doğru olmaz ama “Dışı seni yakar, içi de beni” tarzındaki düşüncelerimiz baskın bu aralar.

Neyse konumuza gelelim, Kolay değil, kurucu başkan Özcan Özcanhan’dan günümüz başkanı Burhan Gürkan kardeşimize kadar olan süreçte, her başkan ve yönetimi gurur ve onur duyulası işler başardı. Araba bagajında gezen dernek arşivlerinden tam teşekküllü bir dernek binası, yüzme havuzu, müthiş bir sabit gelir getirici sosyal tesis, iletişim merkezleri, eğitim faaliyetleri ve son zamanlarda ivmelenen çok katılımlı yurt dışı açılımlar kazandırıldı derneklerine. Derneklerine dedim çünkü hâlen KTSYD üyesi değilim. O yüzden yazdıklarım kimseye ‘Ayna ayna güzel ayna, söyle en güzel kim?’ fikri vermesin.

Spor yazarı öz kaynağında müthiş bir kuşak geliyor. Hemen hemen hepsi de yabancı dil ve teknolojiye hakim üstelik de hepsi mektepli. En önemlisi de son derece çalışkan, araştırmacı, önyargısız ve sorgulayıcı. Artık yavrular palazlandı ve kanatlarıyla uçmaya başladılar artık. En az iki yıl sonunda birçoğumuz bu gençler yanında sabun köpüğü kalacağız gibime geliyor. Yeter ki destek verilsin ki şimdilik veriliyor. Gelecekte nolur bilmem ama IV. Murad’ın da dediği gibi “Yaş kesen, baş keser” veya herkes bindiği dalı keser. Gazetenin en çok okunan bu yazarlarına destek vermek lâzım zira çaylak yazarlar mesleğe başlamadan bırakmak üzereler.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu