Tansu Cidan cinayeti için şok iddia! “Cezaevi Müdürlüğü tarafından biliniyor olmasına rağmen önlem alınmadı”

Güney Kıbrıs’ta Merkezî Cezaevi’nde hapis olduğu sırada öldürülen Tansu Cidan (41) cinayetiyle ilgili araştırmalar ve Cezaevi müdürlüğünün sorumluluğuyla ilgili “amansız soru işaretlerine” dikkat çekildi.

Haravgi “Biliyorlardı… Maktulü Korumak İçin Zamanında Önlem Almadılar… Cezaevi Müdürlüğünün Kıbrıslı Türk’ün Ölümüyle İlgili Sorumluluklarına Dair Soru İşaretleri” başlıklı haberinde, Cidan’ın son dönemde kötü muameleye maruz kaldığının, bunun Cezaevi Müdürlüğü tarafından biliniyor olmasına rağmen önlem alınmadığını yazdı.

Gazete edindiği bilgileri şu cümlelerle aktardı: “Son iki hafta içerisinde maktule dayaklar yoğunlaştı ve işkence sıklığı arttı. Gardiyanlar Cezaevi Müdürlüğü’nden defalarca, hayatı tehlikede olduğu için Kıbrıslı Türk’ün başka bir kanada nakledilmesini istedi. Müdürlük, ‘öyle bir şey yok’ diyerek gardiyanları yatıştırdı. Nihayetinde maktul yükümlüler tarafından, cezaevine düşmesine sebep olduğu başka bir mahkûmun hücresine götürüldü ve ölene kadar dövüldü. Sonrasında gardiyanlar onu (Cidan’ı) revire götürdü. Adli Tabip Eleni Antoniu, 40 dakika önce öldüğünü teşhis etti. Buna rağmen Cezaevi Müdürlüğü, olay yeri inceleme yapmasına yardımcı olmak için polise bilgi vermeksizin Kıbrıslı Türk’ü, Acil Servis’e göndermeye karar verdi. Şunu belirtmek gerekir ki polise vukuatla ilgili bilgi gazeteci tarafından verildi. Bu nedenle birçok soru işareti var. Müdürlük neden yapmak zorunda olduğu gibi derhal polisi çağırmadı?  Cinayetin işlendiği kanadın yetkilisi neden açığa alınmadı? Cezaevi Müdürlüğü araştırılıyor mu? Öyle ise, neden açığa alınmadı?”

Gazete devamla Rum Başsavcı Yardımcısı Savvas Angelidis tarafından 27 Temmuz’da Rum Merkezî Cezaevi içerisinde cezai suç (cezaevi içerisine cep telefonu, uyuşturucu sokulması ve kullanılması ve diğer suçlar) işlenmiş olması ihtimalini araştırmak üzere atanan 4 sorgu memurunun hazırladığı raporun dün Hukuk Dairesi’ne teslim edildiğini yazdı.

Gazete, Hukuk Dairesi’nin resmî Twitter hesabından yapılan paylaşıma dayanarak Daire’ye, rapora ek olarak kabarık bir kanıt-şahadet malzemesi de sunulduğunu kaydetti.