Tercih sizin
“Sen yoksan bir kişi eksiğiz diyorlar, gidiyorsun ama en uzak yerden bile izlemek için 100 TL istiyorlar. Hepsini tek tek tanıyorsun, biliyorsun ama hiçbiri seni tanımıyor. Soğukta donma pahasına maçlarını izliyorsun, hepsi lüks arabasına binip evlerine gidiyorlar ama sen eve otobüsle dönüyorsun
“Sen yoksan bir kişi eksiğiz diyorlar, gidiyorsun ama en uzak yerden bile izlemek için 100 TL istiyorlar. Hepsini tek tek tanıyorsun, biliyorsun ama hiçbiri seni tanımıyor. Soğukta donma pahasına maçlarını izliyorsun, hepsi lüks arabasına binip evlerine gidiyorlar ama sen eve otobüsle dönüyorsun.
Trilyonlar kazanıyorlar ama sana bir çay bile ısmarlamıyorlar. Evin her tarafını renkleriyle resimleriyle donatıyorsun ama beraber çekilmiş hiçbir resminiz yok. Tutku, aşk ve sevgi ile bağlanıyorsun, hiç satmıyorsun ama onlar üç kuruş fazla para veren takıma gitmekte tereddüt bile etmiyorlar. Yetmiyor, dönüp sana bir de gol atıyor, atarken sevinmeye devam ediyor, ‘profesyonellik’ deyip işin içinden çıkıyorlar. Sen; ‘Gool” diye bağırdığında çoğu zaman onun bir gol’den çok daha fazla şey olduğunu, onların hesaplarına primler yattığını görmüyor musun? Velhâsıl; Büyütmeyin!
Abartmayın! Kırmayın sevdiklerinizi ve başkalarını. Bu kadar rahatken, rahatınızı bozduğunuza değmez! Futbol borsada değil, tarlada oynandığı ve üç kornerin bir penaltı sayıldığı hâliyle güzeldi. Kısacası sömürü olan futbola fazla kafanızı yormayın! Saçma sapan sohbetlere dalıp çocuğunuzun rızkını saçma sapan maçlarda harcamayın! Küfrün olduğu yerlere de çocuklarınızı götürmeyin!” diye yazdı yazar Ersin Akın. Katılmamak elde değil.
Yukarıdaki yazıyı değerli hocamız Prof. Dr. Uğurcan Akyüz gönderdi geçen. Güzel hocamız özellikle heykel işlerinde dünyaca ünlü bir sanatçı. Geçmişte üniversitemizde birlikte çalıştık. Sanat bir yana bu aralar bolcana da kitaplar dolusu sevgiler yazıp, imza günlerinde gençlerle hasbihâl ediyor ne güzel.
Uğurcan Başkan geçmişte her sabah ofis penceremizin yanından geçer ve şu soruyu sorar ve yine kendisi cevaplardı; “Sanat için sanat mı, yoksa toplum için sanat mı?” diye sorar ve arkasına da yine kendisi cevaplardı; “Kendin için sanat be Nazım Hoca, kendin için” diye diye ülkeden uçtu gitti ne yazık ki onu çok özlüyoruz.
Sonuç olarak Gölgede ve Güneşte Futbol’da okuduğumuz üzere vahşi kapital tüm sporcuların ruhunu da satın almış. Daha üç ay olmuş geleli forma öpmeler, bayrak öpmeler filan yanında abuk sabuk taraftar forması maymunlukları, artistik hareketler ve söylemler ve de taraftara şirin görünmek için akıtılan timsah göz yaşlarına bayılırız. Abartmaya devam edin esasen veya abartmayın! Tercih sizin.
