Çimento ihracatı izne bağlanarak, iç piyasaya daha çok ürün sürülmesinin yolu açıldı
ÇİMENTO FİYATLARINA PROTESTO… Türkiye’de müteahhitler, 9 Eylül’de başladıkları iş durdurma eylemini sonlandırdı. Müteahhitler, çimento fiyatlarında artış nedeniyle iş durdurma eylemine gitmişti. İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu (İMKON) kamu nezdinde girişimlerde bulunduklarını ancak, çözüm arayışlarının sonuçsuz kaldığını ileri sürerek, 15 günlük iş bırakma eylemi başlatmıştı.
ÖNEMLİ ÖLÇÜDE BAŞARIYA ULAŞTIK… İMKON konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, “fahiş çimento fiyatlarını” boykot kararına istinaden iş durdurma eylemine başladıklarını hatırlattı. Açıklamada şöyle denildi: “Türkiye ekonomisinin stratejik sektörleri arasında başı çeken inşaat sektörünü en çok etkileyen girdi mallarının başında gelen, çimentoya yapılan fahiş zamlara karşı boykot ve iş durdurma kararımız ve eylemimizle yetkililere, muhataplarımıza ve kamuoyuna farkındalık açısından gerekli mesajı vererek, boykot ve iş bırakma çağrısı önemli derecede başarıya ulaşmıştır.”
EKONOMİ KAVGA VE KAOSLA BÜYÜMEZ… Boykot ve iş durdurmada asıl hedefin; fahiş zamlarla birlikte durağanlaşan inşaat sektörünün; 250 alt tedarikçisinin geleceği, konuta erişim planı yapan milyonlarca tüketicinin mağduriyeti, kentsel dönüşüm projelerinin durması, ekonomide dengelerin bozulması ve yüz binlerce işçinin işsiz kalma riskine karşına dikkat çekmek olduğunu bildiren İMKON, “Ülkemiz ekonomisinin büyümesi kavga ve kaos ile değil; sürdürülebilir üretim şartlarına, dengeli ekonomi ile ve sağlıklı fiyat istikrarıyla mümkün olacaktır” ifadelerini kullandı.
ÇİMENTO İHRACATINA KISITLAMA GELDİ… Müteahhitlerin eylem kararıyla birlikte 07 Eylül 2021 tarihinde 31588 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “İhracı Kayda Bağlı Mallara İlişkin Tebliğinde” listeye çimento ve klinker malları da eklenirken, iç piyasaya daha çok mal sunulması ve fiyatların düşmesi amacıyla ihracata kısıtlama getirilmişti. İMKON’nun açıklamasında, “İç pazar ihtiyacının ülkemizde enflasyon ile doğru orantılı olacak şekilde fiyat istikrarının tam anlamıyla bir an önce sağlanmasını temenni ediyoruz” denilirken, “Bundan sonraki sorumluluk tamamen hükümetin ve ilgili kurumlarındır. Makul maliyetlerle inşaatların bir an önce üretime geçmeleri gerekir, aksi durumda konut fiyatları ve kira artışlarının önüne geçilemeyecektir” şeklinde devam edildi.
